Biraz ara verdik

Fehmi Koru
00:0025/10/2009, Pazar
G: 25/10/2009, Pazar
Yeni Şafak
Biraz ara verdik
Biraz ara verdik

Mahmur Kampı ve Kandil'den gelen 34 kişilik PKK'lı grubun karşılanması sırasında arzu edilmeyen durumlar ortaya çıktığını kaydeden Başbakan Erdoğan, "Bir tarafı yaparken diğer tarafı yıkma hakkımız yoktur. Bu nedenle biraz ara vermeye, 28 Ekim'de Avrupa'dan gelecek grubu ertelemeye karar verdik. Ben Türkiye'ye dönünce tekrar değerlendireceğiz" dedi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa'dan 28 Ekim tarihinde Türkiye'ye gelmesi beklenen grupla ilgili olarak, 'Bu Avrupa grubuyla alakalı şeyi şu anda ertelemiş durumdayız. Yani öyle birşeyi kabul etmiyoruz' dedi. Başbakan Erdoğan, beş gün sürecek Pakistan ve İran ziyaretinin ilk gününde, kendisini izleyen gazetecilere uçakta 'demokratik açılım süreci' konusunda önemli açıklamalar yaptı.

Erdoğan, 'Siz 28 Ekim'de Türkiye'ye dönüyorsunuz. 28 Ekim'de Almanya'dan bir grup da dönüyor' hatırlatması üzerine, '28 Ekim'deki bu Avrupa grubu ile alakalı şeyi şu anda ertelemiş durumdayız. Yani öyle bir şeyi kabul etmiyoruz. Bunu zaten açıkladı Bakanım' dedi.

Demokratik açılım süreciyle ilgili olarak Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

SÜREÇ PROVOKE EDİLDİ GÜVEN BUNALIMI DOĞDU
  • Avrupa'dan gelmesi beklenenler konusu da böyle. Biz 'dağ, Mahmur ve Avrupa' diye üç zemin düşünüyoruz. Avrupa için hazırlıklarımızı yaparken, ilk gelişte arzu edilmeyen görüntüler burada bir ara vermemizi gerektirdi. İstişareler neticesinde tekrar çalışalım, süreci öyle devam ettirelim kararı çıktı. Arkadaşlar dün ve bugün çalıştı; çalışmalar ben dönene kadar devam edecek. Döndükten sonra yeniden değerlendireceğiz ve belirlenen esaslar çerçevesinde süreci devam ettireceğiz. Atılması gereken adımları bundan

    sonra da atacağız.

    SONUÇLARINI DÜŞÜNMEK BİZİM SORUMLULUĞUMUZ
  • Bölücü terör örgütü ile milletimizin arasına duvar örmek ana hedefimiz. Kürt kökenli vatandaşlarımızın istismarını da önlemek lazım. Kürt kökenli vatandaşlar benim kendilerine olan sevgimi ve hizmet anlayışımı biliyorlar. Kürt kökenli vatandaşımın benden hiç farkı yok: Parlamentoya giriyor, cumhurbaşkanı oluyor, başbakan adayı oluyor, en üst devlet görevlerine gelebiliyor. Önü açık, daha ne olsun?