Küresel hisse senedi piyasalarındaki satışlar sağanağa dönüştü. Dünyadaki çöküşten Türk hisse senetleri de payına düşeni aldı. İMKB'deki dev şirketlerin piyasa değerleri kelepir seviyelere geriledi. Uzmanlar, fırtınanın nerede dineceği konusunda artık bir şey söylemenin zor olduğunu belirtiyorlar
Piyasanın içi dışına çıktı. Küresel hisse senedi piyasalarındaki çalkantı dün de sürdü. İstanbul Borsası'ndaki değer kaybı yüzde 3,20 seviyesinde gerçekleşirken, İMKB-100 Endeksi önceki güne göre 701 puan azalarak 21 bin 228 seviyesinden kapandı. Bileşik endeks son olarak 2004'ün Eylül ayında bu seviyeleri görmüştü. Düşüşün temelinde yoğun yabancı satışlarının olduğu belirtiliyor. Düşüşe neden olarak başta hedge fonların satışları gösterilirken, IMF belirsizliği ve küresel otomotiv sektöründeki sorunların da satış amacıyla kullanıldığı bilgisi veriliyor.
Piyasada oluşan mevcut rakamlar etrafında dibe çok yakın olduğumuz yorumları yapılıyor. Endeksin 20 binli seviyelere oturması ve burayı taban olarak oluşturması beklentilerinin temelinde düşüşün çok hızlı olduğu bir "soluklanma" sürecinin kaçınılmazlığı gösteriliyor.
İMKB'deki düşüşün nerede duracağı konusunda kafalar hayli karışık. Gelinen seviyeler itibariyle destek ve dirençten bahsetmenin pek de mümkün olmadığını belirten uzmanlara göre hisse senedi piyasalarına acil moral lazım. Bu moralin IMF anlaşması, dev otomotiv firmalarının kurtarılması gibi olası gelişmeler olabileceğini belirten Eti Menkul Araştırma Kurumsal Finansman Yönetmeni Adem Özen'e göre İMKB-100 Endeksi'nin şu an için 20 binli seviyelerde dengelenmesi gerekiyor. Bu seviyelerde tutunma sağlanırsa kısa vadeli bir yatay hareketin gerçekleşme olasılığından söz eden Özen'e göre, IMF anlaşmasına dair olumlu bir açıklama gelirse, mevduata güvence konusunda yeni bir çalışma gerçekleştirilirse veya piyasaya güven verici başka bir ekonomik adım atılırsa yukarı dönüşe şahit olabiliriz.
Böyle bir tepki yükselişinde üst sınır olarak maksimum 26 bin-28 binli seviyelerin görülebileceğini anlatan Özen sözlerini şöyle sürdürüyor: "Endeksin bu noktaların üzerine çıkabileceğini düşünmüyorum. 28 binli seviyelerin geçilebilmesi için dünyada ekstra gelişmeler yaşanması gerekir. Tepki hareketi olarak nitelendirebileceğimiz bu hareket esnasında ekonomik açıdan güven verici adımlar atılırsa, yurtdışında da hava düzelirse yükselişi sağlayacak hisseler finans hisseleri olur. Mali sektör hisselerindeki hareketler daha çok tepkisel olarak geliştiği için 26 bin-28 bin seviyelerine kadar mali sektör hisselerinde hareketler olabilir."
İMKB'deki tüm hisselerin değeri cuma günü kapanışı itibariyle 107 milyar dolar seviyesindeyken bu rakam dün 87 milyar dolara geriledi. Dünkü kapanışla beraber borsadaki hisselerin değeri 4 günde 20 milyar dolar erimiş oldu. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem gören dev şirketlerin piyasa değerlerinde son 1 yıldır ciddi erozyon yaşanıyor. Özelleştirme esnasında 8,5 milyar dolara satılan Tüpraş'ın piyasa değeri dün itibariyle 1,5 milyar dolara kadar geriledi. Yine aynı şekilde 12 milyar dolar piyasa değeri üzerinden Oger'e satılan Türk Telekom'un değeri ise 6,2 milyar dolara kadar indi. Erdemir, Petkim, Koç ve Sabancı Holding gibi ekonominin devlerinde de benzer bir erime yaşandı. Uzmanlar son tahlilde fiyatların bu kadar düşük seviyelerde olmasına izin verilmeyeceği ve tepkinin kaçınılmaz olduğu görüşünde birleşiyorlar.