Mevsimin sonbahardan kışa doğru ilerlediği şu günlerde hastalıklar her an kapınızı çalabilir. Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada, kış hastalıklarından korunmak için doğru bitkilerden yardım alabileceğimizi söylüyor
Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada, kış aylarının yaklaştığı bu günlerde bağışıklık sistemini desteklemek için doğru bitkisel ürünlere yönelmemiz gerektiğini ve bağışıklık sistemimizin esasında bir 'tasarruf hesabı' ya da 'kumbara' gibi olduğunu belirtiyor. Ayrıca farklı kaynaklardan sağlanacak farklı özellikteki doğal ürünlerin akılcı bir şekilde kullanılması ile bağışıklık sistemimize yapacağımız katkıların, hastalıklara karşı direncimizi güçlendirmemize yardımcı olacağını vurguluyor. Yeşilada, ekinezyanın soğuk algınlığı ile savaşta önemli bir bitki olduğunu belirterek, “Öncelikle güvenilir kalitede ekinezya ürünü seçilmeli ve önerilen miktarlarda uygulanmalı. Yeterli seviyede etki sağlanabilmesi için en az bir ay kullanılması gerekir” diyor.
Soğuk algınlığı denince ilk olarak aklımıza gelen bitkilerden bir diğeri de sanırım “ıhlamur” çiçekleri. Prof. Dr. Erdem Yeşilada, birkaç yıl önce yayımladığı bir araştırmanın sonuçlarına göre ıhlamur çiçeklerinin de ekinezya gibi “iltihap giderici” etkisi bulunduğunun deneysel olarak ortaya konulduğunu, yürüttükleri çalışmanın sonucunda ıhlamur içerisindeki bileşenlerden bazılarının (flavonoit) iltihap giderici ve ağrı kesici etki gösterirken, bazı bileşenlerin (müsilaj) de boğazda tahrişi önlediğini ve bu suretle soğuk algınlığı şikayetlerinin hafifletilmesinde tedaviye yardımcı olduğunun görüldüğünü belirtiyor. Ağız ve boğaz iltihaplarında etkili olduğu bilinen bir başka bitki ise 'adaçayı'. Özellikle bitkinin içerdiği uçucu
bileşenlerin ağız ve boğaz iltihaplarında (farenjit, jinjivit gibi) yararlı olduğunu söyleyen Yeşilada, çay şeklinde hazırlanan adaçayı ile hazırlanan gargaranın bu amaçla kullanılmasını öneriyor. Sonuç olarak, özellikle soğuk algınlığı riskinin arttığı sonbahar ve kış dönemlerinde doğanın bizlere sunduğu bu etkili ve güvenilir silahlardan yararlanmak en akılcı yaklaşım olacaktır. Hiç şüphesiz, öncelikli hedef “hastalığa yakalanmamak”, bu konuda bağışıklığı destekleyici bu tip ürünler koruyucu olarak yararlı olabilmektedir.