Türkiye her yıl Yunanistan'a yaklaşıyor

Cihan
00:0012/12/2008, Cuma
G: 12/12/2008, Cuma
Yeni Şafak
Türkiye her yıl Yunanistan'a yaklaşıyor
Türkiye her yıl Yunanistan'a yaklaşıyor

Yunanistan'ın, 1821'de bağımsızlığını kazanmasından itibaren Türkiye-Yunanistan ilişkileri, Atatürk ve İnönü'nün cumhurbaşkanlığı dönemleri dışında hep gerginlikler ve savaşlarla belirlendi. Ege denizindeki adalar, kıta sahanlığı, Batı Trakya Türkleri ve Kıbrıs sorunları iki komşunun arasının her zaman açık olmasına neden oldu. Ancak son yıllarda iki ülke arasındaki buzların erimesi ve başta Türkiye'nin AB üyelik süreci ve Kıbrıs konusundaki olumlu yaklaşımları iki halkı birbirine yakınlaştırırken bir ilginç yakınlaşmanın da coğrafi açıdan yaşandığı ortaya çıktı. Jeoloji uzmanlarına göre, Türkiye'nin üzerinde bulunduğu kara parçası levha hareketleri çerçevesinde her yıl Yunanistan'a doğru ilerliyor. Afrika, Avrasya ve Arabistan levhaları tarafından sıkıştırılan Anadolu levhası kendisinden daha sert kara parçası olan Ege levhasının altına giriyor. Her yıl gerçekleşen bu olay Türkiye'yi Yunanistan'a 2,5-3 santimetre yaklaştırıyor.




Yeryüzünün Pangea adında tek bir kıtadan parçalanarak zamanla günümüzdeki yerlerine ulaştığını belirten Kayseri Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Adnan Evsen, "Yüzey şekillerinin jeolojik zaman boyutu içinde oluşumu levha hareketleri çerçevesinde gerçekleşir. Yer kabuğu ve hemen altındaki manto katmanının birleşmesinden oluşan taş küre, yavaş bir hareketle yer değiştiren 12 ayrı 'levha' halinde, değişken bir yap-boz tablosu oluşturur. Yerin altında yaklaşık 17 bin santigrat derece sıcaklığı sahip magma tabakası, zaman zaman yoğunlaşarak hacim artışı sonucu 12 levhanın birleşme noktalarını kırar. Bu da kara parçalarını hareketlendirir. Hareketlenen kara parçaları birbirine çarpar." dedi.


Levha hareketlerinin kara parçalarında küçük oranlarda kaymalar oluşturduğunu anlatan Evsen, "Levhalar ortalama olarak yılda birkaç santimetre ölçeğinde hareket ederler. Bu kayma en uç örnek olan Pasifik levhası için yılda 15 santimetreye ulaşmaktadır. Hareket halindeki levhaların birbirleri arasında yaklaşma, uzaklaşma, yan yana kayma olmak üzere üç tür ilişkisi olabilir. Yeryüzünün alanı sabit olduğuna göre yaklaşma sınırlarında bir miktar levha yüzeyinin yok olması, uzaklaşma sınırlarında ise yeni levha yüzeyi yaratılması gerekmektedir. Bu nedenle birinci tür levha sınırlarına 'yıkıcı', ikinci tür sınırlara ise 'yapıcı' sınırlar adı verilir. Üçüncü tür, 'yanal doğrultulu' ya da 'dönüşüm' sınırlarıdır. " diye konuştu.


Levha hareketlerinin Türkiye'yi hasmına yaşlaştırdığını ifade eden Jeoloji Mühendisleri Odası Temsilcisi sözlerini şöyle sürdürdü: "Anadolu levhası 11 milyon yıl önce Afrika levhasının çarpması sonucu hareketlenmiştir. Çarpmanın etkisiyle öncelikle Doğu Anadolu ve diğer bölümler sıkışıp kalınlaşmıştır. Bu kalınlaşmanın kıta kabuğunun karşılamayacağı bir seviyeye ulaşması sonucu Anadolu batıya doğru hareket etmeye başlamış ve Ege levhasıyla yakınlaşma ilişkisine girmiştir. Bu arada Akdeniz'in tabanı da Girit'in altına dalıp batıyor. Böylece biz Yunanistan'a yaklaşıyoruz. Yunanistan da Libya'ya yaklaşıyor. Ege levhası nispeten ilerleme hızı düşüktür. Anadolu'nun bu hareketiyle orada sıkışan kara parçalarının etkisiyle Ege'de küçük adaların oluştuğu görülmektedir. Tabi ki bu çok uzun süreçlere dayanan bir olgudur." (CİHAN)