Çocuklarımızdan uzak dur internet

Günümüzde teknolojinin ilerlemesiyle birlikte hepimizin evine giren internet kullanımının, çocukların gelişiminde ciddi etkileri olduğunu biliyoruz. Kitap okumaktan uzaklaşan, kendini bilgisayar oyunlarına kaptıran çocuklar için internet maalesef yalnızca olumsuz çağrışımlar doğuruyor

Kitap kokusu bambaşka bir anıdır herkeste. Bir kitabı okumak, o serüvene dahil olmaktır. Bir çocuğun kitap okuması onun okulda öğrendiği her şeyin dışında yeni bir dünyadır. Kültürün dünyasıdır. Bir çocuğu bundan mahrum eden şey yalnızca modern dünyanın katı ve soğuk icatları olabilir. Bunun hayatımızdaki en belirgin örneği ise bilgisayardır şüphesiz. Bilgisayar dünyaya hakim olma ve bilgiye kolay erişme anlamında oldukça faydalıdır. Bunu kimse inkar edemez. İstediğiniz bilgiye bir tıkla ulaşma, gündemi takip edebilme olanakları bir yana, dünyanın diğer ucundaki biriyle görüntülü konuşma fırsatı sunması oldukça önemlidir. İnsanlar yakın zamanlarda işlerini, eşlerini, evlerini internette bulmaya başladı. İşte bütün bunlar bilgisayarın hepimizin hayatına girişini kolaylaştırırken olumsuz yönlerini görmememiz için bir perde indirdi gözlerimize. Kanımıza giren, bizi tembelleştiren, ruhumuzu yok eden bu durumla karşı karşıya kaldık.

VALİLİK ÖNLEMLERE BAŞLADI

2006 yılında yapılan tespitlere göre bugün İstanbul'da toplam 2 bin 806 tane internet cafe var. İstanbul Valiliği, internet cafelerde yaşanan olumsuz gelişmeler karşısında bir dizi önlem çalışması başlattı. Özellikle üzerinde durulan nokta, internet cafelerde ruhsata uygun olmayan faaliyetlerin yürütülmesinin ve çocukların sosyal kişiliğinin bozulmasının önüne geçebilmek. Şu anda İstanbul Valiliği'ne bağlı kuruluşların yaptığı gözlemlere göre internet cafelerde yetişkinler ve çocuklar uzun süre aynı ortamı paylaşıyor. Genelde internet cafelerde sigara da içiliyor. İnternet cafelerin çoğu loş, havasız ve sağlıksız yerler. Özellikle çocukların 'Okula gidiyorum' diye evden çıkıp internet cafelere gittikleri ve zamanlarının çoğunu orada geçirdikleri tespit edilmiş. Oynadıkları oyunların birçoğu da adam öldürmeli ve silahlı. Yasaklanmış olan online oyunların birçok internet cafede tercih edildiği, terörist, hırsız, katil ve kapkaççı gibi tiplerle özdeşleşme riski taşıyan oyunların da burada bulunduğu tespit edilmiş. Oyunlar genellikle şiddet ve olumsuz mesajlar içeriyor.

YASAKLANMIŞ SİTELERE DENETİM

Birçok internet cafe çocuklar için yasaklanmış sitelere girmeyi engelleyemiyor. Cafelerle ilgili yönetmelikte “Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, anayasal düzene, genel güvenliğe ve genel ahlaka zararı dokunacak internet sayfalarına erişimin sağlanması yasaktır” hükmü var. Yani bu sayfalara girilmemesi için bilgisayarların bu tür oyunları yapan sayfaların kapatılmasını sağlayacak filtre yazılımlarının kullanılması zorunlu hale gelmeli. Bu bir mecburiyet aslında. İnternet cafelerin denetimi ilçe ve il kademe belediyelerine ait. İstanbul'da da ilçe ve il kademe belediyelerinin, sağlık müdürlüğü, ilçe milli eğitim müdürlüğü ve istendiğinde ilgili meslek teşekkülü temsilcilerinin bulunduğu daimi denetim ekibi oluşturulmuştur. Bu ekipler hem periyodik olarak hem de sondaj usulüyle denetimlerini sürdürecektir.

RESMEN DİLENEN BİLE VAR

İnternet cafelerin en iyi müşterisi olan ilköğretim öğrencilerinin oyunları oynamak için dilendiği bile ortaya çıktı. Öğrencileri cafelerden uzak tutmak için dedektif gibi internet cafeleri gezen İstanbul'daki Ayhan Şahenk İlköğretim Okulu Müdürü Ergün Nart, internet bağımlısı ortaokul öğrencisi A.Y'nin havaalanında dilendiğini, havaalanı yetkililerinin kendisini arayarak haber verdiğini anlatıyor. A.Y'yi defalarca internet cafeden çıkardığını söyleyen Nart, durumu aileye aktardıklarını ve bir sonuç alamadıklarını belirtiyor.

HAKKARİ'DE HİÇ CAFE YOK

Türkiye'de kayıtlı 19 bin 800 internet cafenin yaklaşık yüzde 10'u İstanbul'da faaliyet gösterirken internet cafelerin en yoğun olduğu iller İzmir, Bursa, Ankara ve Antalya. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) verilerine göre 2009 sonu itibariyle Türkiye'de kayıtlı internet cafe sayısı, genel olarak il nüfusuna paralellik oluştururken Doğu ve Güneydoğu'da bu durum değişiyor.

258 bin nüfuslu Hakkari'de kayıtlı internet cafe bulunmazken internet cafelerin en az olduğu iller Şırnak, Ardahan, Tunceli ve Bayburt.

Sosyal paylaşımları azaltıyor

Aynur Sayım:

Çocukların ve gençlerin yaşamlarının her anında internetle bütünleşmiş olduğunu söyleyen Etiler NPİSTANBUL Uzman Çocuk Psikologu Aynur Sayım, görüşlerini “Bilgisayar, internet hepimizin yaşamında önemli yer kaplıyor ama gerektiği ölçüde. Yaşam kalitemizi yükseltme, iletişim, eğitim-öğretim, kolay bilgiye ulaşma anlamında şüphesiz vazgeçilmez ama bağımlılık halinde kullanımı, çocuk-genç, hatta herkesin sosyal paylaşımlarını azalttığı gibi içe yönelme, sanal bir dünyaya eğilim, gerçek sorun çözme becerilerinden yoksunluk, dikkat ve konsantrasyon, dolayısıyla öğrenme hızında yavaşlık ve sosyal ilişkilerde bozulmalara yol açabilmektedir.

Herkes sorumluluk almalı

Nevzat Tarhan:

İnternetin yaygın bir biçimde kullanılmasının yalnızca Türkiye'nin değil dünyanın sorunu olduğuna değinen Prof. Dr. Nevzat Tarhan, bilgisayar kullanım yaşının aşağılara çekildiğini belirtiyor. Fakat çocuğun bilgisayarda olmasından ziyade orada neyle ilgilendiğinin önemine dikkat çeken Tarhan bilgi almak, e-kitap okumak ya da ödev araştırmak için de internetin kullanılabileceğini söylüyor. Sosyalliğin internette gün yüzü olmayan bir alan olduğuna vurgu yapan Tarhan, “Çoğunlukla da anne babalar bunu teşvik ediyor. Çocukların dışarıda olmasındansa evde olmasını istiyor. Ama çocukların ve gençlerin internet yoluyla her şeye ulaşabilmesi adeta canlı örnek etkisi bırakıyor. Bu gibi pornografik uyarıların artmasıyla birlikte ergenlik 1-2 sene önceye çekildi. Çocuklar ruhsal olgunluğa erişmeden cinsel olgunluk kazanıyor. Pornografi insanların geleceğini tehdit ediyor. Çocuklarda cinsel suçun artması, boşanma, romantizmin erotizme indirgenmesi gibi toplumsal durumlar internetin kullanımının boyut değiştirmesiyle alakalı.

Herkesin sorumluluk alması gerekiyor” diyor.

Erken keşif çocuğa zarar verir

Zehra Erol:

Önce eğlence için başlanılsa da bir süre sonra bilgisayar bağımlılığına dönüşen durumun çocuğu sosyal çevre ve gerçek yaşamdan uzaklaştırdığını belirten Memory Center Nöropsikiyatri Merkezi Uzman Psikologu Zehra Erol, “Bitmek bilmeyen sohbetler ve oyunlar günlük yaşamın sorumluluklarının yerini almaya başlıyor. Oyunların, sohbetlerin olduğu sitelerde yanda küçük pencere içinde açılan cinsellik, şiddet içeren görüntüler ve bunların merakıyla başlayan erken keşifler çocuğa zarar verir” düşüncesinde. Bunun yanı sıra Erol, burada oluşan arkadaşlıkların da çocuk için zarar verici olması konusunda bizi uyarıyor.

YASAL UYARI