Temmuz ayında açılacak olan Baksı Müzesi Hüsamettin Koçan'ın uzun yıllardır hayalini kurduğu bir proje. "Bayburt'ta müze mi açılır?" diyenlere cevap niteliği taşıyan müze çağdaşla gelenekseli buluşturması açısından da önem taşıyor
Şimdi bir şehir düşünün ki bugüne dek sanatsal faaliyetler anlamında bir adım bile atılmamış. Öyle ki şehre Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası gelmiş, orada yaşayan insanlar bunu bir zulüm olarak görmüş. Hep anlatılagelen hikâyeyi bilmeyeniniz yoktur. Bahsettiğimiz şehir Bayburt. Bu habere konu olan yönü ise şehre yeni bir müzenin açılması. Ressam ve eğitimci Prof. Dr. Hüsamettin Koçan doğduğu köy olan Bayburt'a bağlı, eski ismi Baksı olan Bayraktar Köyü'nde çağdaş sanat ve geleneksel el sanatları yan yana sergileneceği bir müze kurdu. Temmuz ayında açılacak olan müzenin adı Baksı Müzesi. Baksı, Kırgız dilinde şaman anlamına geliyor. Uzun yıllardır üzerine çalışılan bu müze Koçan'ın doğduğu şehre dair bir hayaliymiş. Çoruh Vadisi'ne bakan bir tepede kurulan müze çağdaş ve geleneksel sanatları buluşturacak. Koçan, mimarisini üstlendiği müzeyi kurma fikrinin 2000 yılında ortaya çıktığını belirtiyor. Baksı Müzesi, uluslararası ölçekte de farklı bir proje olması nedeniyle, Bayburt'un sanat hayatına da önemli bir katkı sunmuş olacak. Müzenin kuruluş döneminde birçok farklı problemle karşı karşıya kaldıklarına değinen Koçan “Öncelikle müze mekânının seçimi, müzenin finansmanı ve daha sonra bu projenin o bölge insanı nezdinde meşrulaşması konusunda problem yaşadık. Çünkü bu proje alışıldık ve gelir amaçlı bir proje değil. Bu nedenle kendini kolay anlatan bir proje de değil. Farklı ve makul sorularla karşı karşıya kalan, aykırı ve makul olmayan bir projenin yaşadıklarını biz de yaşadık” diye de belirtiyor.
Müzenin bir hayal olduğunu düşünenlerin artık yanıldığını belirten Koçan “Çevremde, müzenin burada ne işe yarayacağı, onun yerine köye bir gölet yaptırmanın daha iyi olacağı, bu projenin hayalin ötesine geçemeyeceği ve bunun geçici bir merak olduğu yönünde düşünceler oluştu. Biraz delice bir tutum olduğu konusunda epeyce yaygın kanaatleri varmış, bunu da benden uzun süre sakladılar; ama çocuklar, gurbetçiler ve sanatçılar bu projenin heyecanına kendilerini kaptırarak bana büyük destek sağladılar” diyor. Müzenin koleksiyonu halk resimleri, Bayburt'a ait etnografik ürünler ve çağdaş sanat yapıtlarından oluşuyor. Müzenin diğerlerinden farkı ise Bayburt'ta bir ilk olmasının yanı sıra tüm farklılıkları, geleneksel ve çağdaşın herhangi bir hiyerarşi gözetmeksizin sergilenmesi. Müzede açılacak sergiler haricinde çeşitli atölyeler de bulunacak. Bayburt'a özgü ehram, halı, kilim, el sanatları, çömlek ve çağdaş sanat ile ilgili atölyelerde sürekli üretim yapılacak. Bu üretimler vakıf aracılığı ile pazarlanarak yöre halkına iş olanağı sağlanacak. Baksı Müzesi, aynı zamanda kültür turizmine de ciddi ölçek katkı üretecek. Öte yandan konuk evleri de yine toplantılar ve turizm için bir alt yapı oluşturulacak. Müzede ayrıca prestij kitaplar da yayınlanacak. İlk projede Bayburt çevresinin ozan ve düşünürleri var. İstanbul Modern'le kardeş müze olan Baksı'ya en büyük desteği ise Oya Eczacıbaşı veriyor.
