Siirt'in Eruh ilçesinde jandarma komando olarak vatani görevini yaparken 1 uzman çavuşun şehit olduğu, 5 askerin de yaralandığı PKK'nın roketli saldırısında yaralanarak 10 gün hastanede tedavi gören Levent Elaslan, 16 yıldır gazilik mücadelesi veriyor.
Adana'da merkez Yüreğir ilçesinde hayatını sürdüren evli ve 2 çocuk babası Levent Elaslan (36), 16 yıl önce eline kına yakılarak davul zurna eşliğinde vatani görevini yapmak üzere askere gitti. 1974-1 tertip olarak askere giden Elaslan, Siirt'in Eruh ilçesinde jandarma komando olarak vatani görevini yapmaya başladı.
Elaslan vatani görevini yaparken sürekli bölücü terör örgütü PKK ile çatışmalara giriyor ve bu çatışmalarda arkadaşları ya şehit oluyor ya da gazi oluyordu. Askerliğinin bitmesine 8 ay kala Eruh İlçe Jandarma Komutanlığı'na teröristlerin Gedik Kaşar mevkiinde yol kestiği ihbarı geldi. Bunun üzerine Elaslan ve arkadaşları 2 BTR aracına binerek olay yerine hareket ettiler.
Tam olay yerine gelmek üzereyken Elaslan'ın bulunduğu BTR aracına teröristler tarafından roketli saldırı düzenledi. Roket, 7 askerin bulunduğu araca isabet etti. Saldırıda 1 uzman çavuş şehit oldu, Elaslar ile birlikte 5 arkadaşı yaralandı.
Arkadaşlarıyla birlikte Siirt Askeri Hastanesi'ne götürülen ve gözünden, başparmağından yaralanan Elaslan'ın vücudunun çeşitli yerlerinden ise şarapnel parçaları çıkarıldı. Elaslan, Siirt'te 10 gün tedavi gördükten sonra, Diyarbakır Askeri Hastane'ye sevk edildi, ancak Elaslan'ı kontrol eden komutanlar hastaneye gitmesine gerek olmadığını düşünerek onu tekrar birliğine götürdüler. Elaslan olaydan 10 gün sonra, vatani görevini tamamlamak üzere birliğine döndü. Elaslan, geriye kalan 8 ayı da tamamlayarak memleketine döndü.
Levent Elaslan, memleketi Adana'ya döndükten sonra evlenerek 2 çocuk sahibi oldu. Ancak askerde yaralanmasına rağmen gazi sayılmamasına içerledi. Gazi olmak için mücadele başlatan Elaslan önce Jandarma Genel Komutanlığı'na bir mektup yazarak gazi kabul edilmesi gerektiğini bildirdi.
Ancak Elaslan'ın mektubuna karşılık Jandarma Genel Komutanlığı'nca verilen cevapta, "Terörle mücadelede, görevinin sebep ve tesiri ile yaralanan personele iş verilebilmesi için, gördüğü tedaviden sonra askeri hastane tarafından "Askerliğe elverişli değildir" kararlı sağlık kurulu raporu verilmiş olması gerekmekte olup, size böyle bir rapor verilmediği için, şahsınıza iş imkanı sağlanması yönünde işlem başlatılması mümkün değildir" denildi.
Elaslan, bu cevabın ardından İçişleri Bakanlığı, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı'na mektup yazarak durumunu anlattı. Buralardan da gelen mektuplarda Elaslan'a Adana Valiliği ile görüşmesi gerektiği bildirildi. Elaslan, valilik ile görüşmesine rağmen ne gazi olabildi ne de bir iş bulabildi. Bunun üzerine Elaslan dava açmak için bir avukat tuttu. Şimdi avukat, Elaslan'ın gazi olabilmesi için dava açmaya hazırlanıyor.
18 ay vatanını canı pahasına korumasına rağmen bir türlü gazi kabul edilmediğini ve kendisine iş verilmediğini belirten Elaslan, "Ben PKK'lıların roketli saldırısında yaralandım. Gözümde ve parmağımda saldırıdan dolayı hasar vardı. Ama bunu görmezden geldiler. Hala gözlerimde ağrı var" dedi.
Gazi olmak için çalmadığı kapının kalmadığını söyleyen Elaslan, "Kıbrıs ve Kore savaşına katılan ve yara almadan dönen binlerce gazi var. Bunların hepsi az da olsa gazi maaşı alıyor. Ama ben canımı hiçe sayarak vatanımı savundum, çok sayıda çatışmaya girdim, üstelik yaralandım ama buna rağmen gazi olamadım. Benim gazi olabilmem için elimin, kolumun, ayağımın kopması, gözümün de çıkması mı lazımdı?" diye konuştu.
8 bin lira borcu olduğunu belirten Levent Elaslan, "Beni gazi kabul etmiyorlarsa iş versinler. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da köylülere, terör mağduru sayıp milyarlar verdiler. Ben vatanımı savundum, bana sahip çıkan yok. İçişleri Bakanlığı terör mağduru kapsamında bana iş verilebileceğini yazmış ama yıllardır bekliyorum. İş-Kur'a bile başvurdum ama bir sonuç yok. Şoförlüğüm var ama işim yok" dedi.