Fasulyenin iyisi Fasuli'de yenir

Ramazan Bingöl
00:0024/02/2008, Pazar
G: 23/02/2008, Cumartesi
Yeni Şafak
Fasulyenin iyisi Fasuli'de yenir
Fasulyenin iyisi Fasuli'de yenir

Bu soğuk havalarda içinizi ısıtmak ve kendinize bir ziyafet çekmek isterseniz Mehmet Akif Bey'in deyimiyle milli yemeğimiz kuru fasulye ve Fasuli'nin mis gibi tereyağı kokan pilavı iyi bir tercih olur

Dışarıda kar fırtınasının olduğu bir günde bu haftaki yazımın ne olacağı konusunda düşünürken canımın şöyle tereyağıyla pişmiş nefis bir ispir kuru fasulyesi çektiğini fark ettim. Sıcacık, tereyağı kokan buharını sanki hissetim ve soluğu tophanedeki 'Fasuli'de aldım. Buranın sahibi Mehmet Akif Köse 7 yıldır bu işi yapıyor. Dört şubeli Fasuli, kuru fasulye seven herkesin uğrak yeri. Sanat, siyaset, spor camiasından birçok ünlü isim buraya kurufasulye yemeye geliyor. Mehmet Akif Bey, işini severek yapmanın yanı sıra üniversitede okuyor. Tam anlamıyla işinin ustası ve hastası. Hâlâ mutfakta sabahları fasulye pişiriyor. Nerden geliyor bu aşk deyince: “Kuru fasulye bizim milli yemeğimiz. Derdimiz ise fasulyeye itibarını geri kazandırmak. Dünyanın başka hiçbir ülkesinde bu derece milli olabilecek başka bir yemek yok” diyor.


YEMEKLER AĞIZLARA LAYIK

Karşımda bir usta olunca yemek konusunda onun tavsiyelerine kulak veriyorum. Mehmet Akif Bey, önce süzme mercimek çorbasıyla başlayalım dedi. Bence de süzme mercimek çorbası başlangıç için iyi bir tercihti. Çorbanın yanında tadımlık gelen karalâhananın ise vasat bir tadı vardı. Bir yandan yemeğimizi yerken bir yandan Mehmet Akif Beyle sohbet ediyoruz. Yeni şubelerini Sirkeci Meydanı'nda açtıklarını ve 12 Mart'ta resmi açılış yapacaklarını anlatıyor. Sohbetimiz devam ederken çorbalarımız bitti ve arkasından fasulyemiz geldi. Hakikaten bugüne kadar yediğim en lezzetli fasulyeydi. İşte kuru fasulye böyle olur demekten kendimi alamadım. Tereyağının nefis kokusu ve yumuşaklığıyla tabir yerindeyse helva gibi ağızda dağılıyor. Böyle nefis bir kuru fasulye yiyince Mehmet Bey'e bu lezzetin sırrını sordum. Öncelikle fasulyenin cinsinin İspir olduğuna değinen Mehmet Bey, kurunun bakır tencerelerde üç saat boyunca piştiğini ve fırınladığını anlattı. Birde kendilerine has, özel bir sos kullanıyorlarmış. Tabii işin içine orijinal Trabzon tereyağı ve işini çok sevmenin verdiği sevgi de girince böyle nefis bir lezzet çıkıyor ortaya.


FASULYENİN OLMAZSA OLMAZI

Bilindiği gibi fasulyenin yanında olmazsa olmaz şey tabii ki pirinç pilavıdır ve onun da kıvamı çok önemlidir. Gelen pilav da tane tane olmuş ve mis gibi tereyağı kokuyordu. Tabii turşuyu da unutmamak lazım. Bugün tam bir Karadeniz mutfağı olsun diye mıhlama da söyledik. Bol tereyağlı ve içindeki tel peyniriyle tam bir lezzet ve vitamin deposu. Mutfak kültürümüzün yaşaması çocuklarımızın sağlıklı beslenmesi için sabahları özelikle yemenizi ve çocuklarınıza yedirmenizi tavsiye ediyorum. Mıhlamanın ardından gelen bol sarımsaklı Akçaabat köftesinin değişik bir lezzeti vardı. Alışılmış köfte tadından farklı olarak gerçek dana etinden bir köfte yediğinizi hissediyorsunuz. Köfteler orijinal olsun diye vakumlu bir halde Akçaabat'tan geliyormuş. Yolunuz Fasuli'ye düşer de tadına bakacak olursanız bu kadar zahmete değer bir köfte diyeceğinizden eminim. Biz finali Laz böreğiyle yapalım dedik; ama hemen belirteyim herkesin damak tadına uygun bir lezzet mevcut burada. Sıcacık böreğimizin içindeki muhallebi gerçek bir Ilgaz böreği tadı vermiş. Bu soğuk havalarda içinizi ısıtmak ve kendinize bir ziyafet çekmek isterseniz Mehmet Akif Bey'in değimiyle milli yemeğimiz kuru fasulye ve Fasuli'nin mis gibi tereyağı kokan pilavı iyi bir tercih olur bence. Tabii yanında deneyebileceğiniz ekstra lezzetler de mevcut. Hatta bence buraya çocuklarınızla gelin ki onlarda hem bu lezzeti hem de Türk mutfak kültürünü tanısın.


AMERİKALILARA KURU YEDİRECEK

Mehmet Akif Bey, idealist bir kişilik. İlk şubelerini Cerrahpaşa'nın altında Samatya Caddesi üzerindeki mütevazı bir yerde açtıklarında içeride sadece dört masa varmış. Talepler artınca masa sayısını sekize çıkarmışlar. Daha o zamanlar bile birçok ünlü, Mehmet Akif Usta'nın kuru fasulyesini yemeye geliyormuş. Zamanla talepler daha da artmış ve tophanedeki 450 kişilik 5 katlı merkez şubeyi kurmuşlar ve kurumsallaşma sürecinin de startını vermişler. Ardından Mehmet Akif Usta'nın kaptanlığında Çapa ve Sirkeci'deki şubeleri açarak 4 şubeye ulaşmışlar. Benim küçük ve mütevazı başlangıçlardan gelip büyüyebilenlere ilgim her zaman başka olmuştur. Çünkü işin ardında yatan büyük bir çabanın ve azmin olduğunu görebiliyorum. Mehmet Akif Bey, ilk başlandıklarında sadece 3 kişi istihdam ederken bugün tam 60 kişiye istihdam sağladıklarını anlatıyor. Yakın bir zamanda üretim tesisi kurma hedefleri olduğunu söyleyen Mehmet Akif Bey, başta Amerika olmak üzere Avrupa'nın önemli başkentlerinde şubeler açmak istiyor. Mehmet Akif Bey'in hedefleri oldukça büyük ve umarım bu hedeflerine ulaşır.