Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Yunanistan'a, 'müttefik ülkelerin birbirlerinden korkmaması gerektiği' mesajını verdi ve silahlanmayı azaltma önerisinde bulundu.
Atina'da yayımlanan Ta Nea gazetesine demeç veren Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türk-Yunan ilişkileri, silahlanma, Türkiye'nin AB süreci ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Atina ziyaretine değindi.
'Silahlanma için diğer müttefiklerimiz kadar harcama yapmalıyız, karşılıklı kısıtlama yönünde ilerlemeliyiz, bence bunu başarabiliriz' diyen Bağış, 'Yunanistan'daki ekonomik krizin nedenlerinden birinin silahlanma maratonu olduğu' değerlendirmesinde bulundu.
'Birbirimizden korunmak yerine birbirimizi korumalıyız' diyen Bağış, 'Başka denizaltı istemiyoruz. Uyanmalıyız. Bazı ülkeler bizim silahlanmamızdan kazanıyor. Kriz bir fırsattır' diye konuştu.
Yunanistan Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yakında Atina'da yapacakları görüşmede 'her şeyin olası' olduğunu belirten Bağış, 'Başbakan Erdoğan eylem adamıdır. Bunu da kanıtlamıştır. Gerek iç, gerekse dış konulara ciddiyetle yaklaşmaktadır ve Atina'ya çok sayıda dosya ile geliyor' dedi.
Bağış, turizm alanında işbirliği konusunda, 'Ege'nin 'it dalaşı' bölgesinden barış ve turizm bölgesi haline gelmesi' arzusunu dile getirdi. İki ülkenin turizm alanında daha sistemli ve geniş bir şekilde çalışma iradeleri olduğunu ve bu yönde Türkiye'nin Ege adalarını ziyaret edecek Türk turistlere vize uygulamasının kaldırılması fikrini gündeme getirdiğini ifade eden Bağış, 'Keşke vize kaldırılsa' dedi.
Egemen Bağış, 'Papandreu ve Erdoğan ile, bugünkü fırsata benzer başka bir fırsatımız olmayacak. İki liderin icraatta bulunma arzuları var ve biz de bu büyük liderleri desteklemeliyiz' diye konuştu.
'Yunanistan'ın dinamik ve faal olmasını dünyanın diğer ülkelerinden daha fazla Türkiye'nin istediğini' kaydeden Bağış, 'Bize güvenebilirsiniz. Ortak geleceğimiz elimizde, bunun için çaba göstermeliyiz' dedi.
Başbakan Erdoğan'ın Batı Trakya'yı ziyaret etmeme kararına da değinen Bağış, Erdoğan'ın 2004 yılındaki Yunanistan ziyaretinde Batı Trakya'yı da ziyaret ettiğini ve burada azınlığa hitaben konuşmasında halkın refah içinde olmasının Yunan hükümeti sayesinde olduğunu söylediğini hatırlattı.
'Buna rağmen söz konusu ziyaretin olumsuz eleştirilere yolu açtığını ve ortamı da olumsuz etkilediğini' vurgulayan Bağış, 'Yunan hükümetinin içinde bulunduğu ekonomik kriz ve alınan ekonomik önlemlerin yarattığı ortamda durumun daha da kötüleştirilmesinin istenmediğini' söyledi.
Öte yandan, Ankara'nın Trakya'daki Müslüman azınlık ile Fener Rum Patrikhanesinin hakları konusunda mütekabiliyet tezini gündeme getiren Devlet Bakanı, 'Tek taraflı hareket olmamalı. Trakya'daki azınlık sorunlarının ve Rum Ortodoks Patrikhanesinin sorunlarının çözümlenmesi için eş zamanlı iyi niyet adımları atılması gerekir. Bunlar sadece cesur hareketlerle çözümlenecek' dedi.
Türkiye'nin AB sürecine de değinen Bağış, 'Türkiye'nin Avrupa perspektifinin zor ilerlediği' şeklindeki değerlendirmeyle ilgili olarak şunları söyledi:
'Sabır gerekiyor. Mevzuat sonuçtan daha önemli, çünkü Türkiye böylece gelişiyor. Müzakereler sona erene kadar Avrupa başka bir yer, Türkiye ise başka bir ülke olacak. Reformlara devam etmeye hazırız. Avrupa da Türkiye'nin AB dışında kalmasının maliyetini düşünmeye başlamalı.'
Erdoğan hükümetinin Türk-Yunan ilişkilerinin iyileştirilmesi yönündeki iradesinin arkasında da AB teşviki bulunduğunu belirten Bağış, 'Türkiye kendisiyle barışıyor. İçimizde barış yapıyoruz ve komşularımızla da barışa hazırız' dedi.
Bu arada, Ta Nea gazetesi, 'Başbakan Erdoğan'ın sağ kolu' olarak nitelendirdiği Bağış'ın, 'Erdoğan ve Papandreu'nun özellikle silahlanma ve azınlık konularını ele alacakları' şeklinde ifadelerde bulunduğunu yazdı.