İsrail-Filistin barış görüşmeleri tekrar başladı

Aa
00:009/05/2010, Pazar
G: 9/05/2010, Pazar
Yeni Şafak
İsrail-Filistin barış görüşmeleri tekrar başladı
İsrail-Filistin barış görüşmeleri tekrar başladı

Filistinli Başmüzakereci Saib Erekat, İsrail ile Filistinliler arasında yaklaşık birbuçuk yıldır kesilmiş bulunan barış görüşmelerinin, "yakınlaşma" adı altında yeniden başladığını ilan etti.

Erekat'ın açıklaması, iki taraf arasında dolaylı barış görüşmelerini başlatmak üzere, geçen salı akşamından beri bölgede temaslarda bulunan ABD Orta Doğu Temsilcisi George Mitchell'in, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile Ramallah'ta bugün yaptığı görüşmenin ardından geldi.

Abbas ile Mitchell arasındaki toplantının ardından basın mensuplarına açıklamada bulunan Erekat, "Yakınlaşma görüşmelerinin başladığını bugün resmen ilan edebilirim" diye konuştu.

Amerikalı arabulucu, böylece önümüzdeki 4 ay süreyle taraflar arasında mekik diplomasisi yoluyla görüşmelerde bulunacak, taraflar arasındaki görüş farklılıklarını gidermeye çalışacak.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da, bugünkü Bakanlar Kurulu'nda, dolaylı görüşmelerin bir barışa götürmeyeceğini, taraflar arasında barış için bir an önce doğrudan müzakerelere geçilmesi gerektiğini belirtmişti.

İsrail ile Filistinliler arasında, Filistin devletinin kurulmasını hedefleyen barış görüşmeleri, İsrail'in 2008 yılı sonunda Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılar nedeniyle kesilmişti.

Dökme Kurşun Operasyonu adı verilen bu saldırılarda Gazze'de 1400 dolayında Filistinli hayatını kaybetmiş, 5 bine yakın kişi yaralanmış, bölgede birçok ev yıkılmış ya da hasar görmüştü.

Bu arada Haaretz gazetesi, Obama yönetiminin, İsrail ve Filistin tarafları doğrudan müzakerelere geçmeden Orta Doğu konusunda bir barış planı ortaya koymayacaklarını söylediğini duyurdu.

Gazetenin haberinde, Amerikalı üst düzey yetkililerin Filistinli muhataplarına, "Washington'un bir an önce doğrudan müzakerelere başlanması gerektiğine inandığını" söyledikleri belirtildi. 

Buna göre Obama'nın Abbas'a, nihai statü konularını da ele alan, gerçek ve sürekli doğrudan müzakereler başlamadan, arabuluculukla ilgili öneriler veya bir Orta Doğu barış planı ortaya koymayacaklarını söylediği ifade ediliyor.