Alman Elçi Cuntz'un, Erdoğan'la görüşmesini 'Marco'ya karşılık Deniz Feneri' iddiasıyla veren Hürriyet'in kriptolu belgeleri yayınlaması dikkat çekti. Hürriyet Ankara'daki haber ise anlamlıydı.
Almanya'nın Ankara Büyükelçisı Eckard Cuntz'un Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'le yaptığı görüşmenin kriptolu gizli belgelerinin Hürriyet gazetesine kim tarafından sızdırıldığı merak konusu oldu. Dün 'Marco'ya karşı Deniz Feneri' manşeti atan Hürriyet'in Ankara ekinde de Alman Büyükelçi Kuntz'u 'Doğa dostu büyükelçi' başlığı ile göklere çıkarması “tesadüfün bu kadarı dedirtti.'
Büyükelçi Eckard Cuntz'un talebi ile 2007'de Antalya'da tecavüz suçlaması ile tutuklanan Alman Marco'nun durumunun ele alındığı iki görüşme Doğan Grubu gazeteleri tarafından 'Marco'ya karşı Deniz Feneri pazarlığı yapıldı' iddiası ile verildi. Görüşmeler Almanya'daki Deniz Feneri davasının önceki günkü duruşmasında hakimin 'siyasi baskı yok' açıklamasına rağmen Başkomiser Alexsander Böhm tarafından gündeme getirildi.
Hürriyet dışındaki Doğan gazeteleri, haberlerini Frankfurt Kreminal Polis Şefi Başkomiser Alexsandır Böhm'ün “Alman Büyükelçi Cuntz, Başbakan Erdoğan ve Adalet Bakanı Şahin'le Marco davası için görüştü, görüşmede Deniz Feneri de gündeme geldi' ifadelerine ve Böhm'ün mahkemeye sunduğu belgelere dayandırdı. Hürriyet ise haberinde Erdoğan-Cuntz görüşmesinin gizli ve kriptolu belgelerine yer verdi. Ancak, Hürriyet'in aynı gün Ankara ekinde Alman Büyükelçi'yle yapılan röportaja yer vermesi, “tesadüfün bu kadarı' dedirtti. Röportajda “Doğa dostu' olarak sunulan Büyükelçi Cuntz'un göklere çıkarılması dikkatlerden kaçmadı. Röportaj, gizli ve kriptolu raporun büyükelçi tarafından Hürriyet'e sızdırıldığı şeklinde yorumlandı.
Doğan Grubu gazetelerinin manşet yaptığı Alman Büyükelçi'nin talebi üzerine gerçekleşen görüşmeyi Erdoğan, 7 Eylül Cumartesi günü İstanbul Bayrampaşa'da yaptığı konuşmada açıklamıştı. Erdoğan, 'davaya siyasi baskı var' iddialarına sert tepki göstererek şunları söylemişti: “Bu iftiranın dayandırıldığı belgeyi arkadaşlarım buldu. O belgede Alman yetkili diyor ki 'Biz Türk hükümetinden tutuklu bir Alman vatandaşı için talepte bulunmaya gittik. Onlar da bize yargının bağımsız olduğunu anlatıp Almanya'da tutuklu Türkler'in durumunu hatırlattı. Siyasi baskı söz konusu olmadı...' Bunu Alman söylüyor. Size ne oluyor?”
Alman Büyükelçiliği'nin görüşme haberlerini jet hızıyla doğrulaması da dikkat çekti. Büyükelçilik Sözcüsü Klemens Semtner, Cuntz'un 22 Kasım 2007'de Erdoğan'la ve 5 Aralık 2007'de Adalet Bakanı Şahin'le görüştüğünü doğruladı. Sözcü Semtner, “Görüşmelerin içeriği ve süren yargı süreçleriyle ilgili yorum yapamayız” dedi. Büyükelçiliğin gizli, kriptolu metninin Hürriyet'e sızması ve davada açıklanması konusunda sessiz kalması anlamlı bulundu.
Doğan Grubu gazetelerinin Başbakan Erdoğan'ın, 'davaya siyasi baskı var' haberlerine cevap verirken açıkladığı görüşmeyi manşet yapması anlamlı bulundu. Önceki günkü duruşmada Başkomiser Böhm'ün, 'Başbakanlığa ya da Başbakan Erdoğan'a para gönderildiğine ilişkin belge yok, Zahid Akman'ın kurye olduğunu söyleyemeyiz' açıklaması ile başta Hürriyet, Milliyet ve Vatan olmak üzere Doğan medyasının günlerdir dile getirdiği iddialar boş çıktı. Doğan gazeteleri Akman ve Erdoğan iddialarını sürdürecek malzeme çıkmayınca Büyükelçi görüşmesini büyülttü. Ancak Alman Büyükelçiliği kaynakları görüşmenin kendileri tarafından talep edildiğini, Marco konusu gündeme gelince Deniz Feneri soruşturmasının da konuşulduğunu dile getirerek 'Siyasi baskı sözkonusu değil' dediler.