ORHAN ORHUN ÜNAL - SERBEST PİYASA
Sıfır Atık Projesi sayesinde kağıt toplayıcılarına gün doğdu. Sayısı artan geri dönüşüm tesisleri sayesinde işleri artmış. Ancak onların asıl istediği, ‘Bizsiz sıfır atık olmaz’ dedikleri projeye dahil olup, kayıt dışılıktan ve kötü çalışma şartlarından kurtularak, bu işi kadrolu yapmak.
Memleket gündemini meşgul eden ücretli poşet uygulamasına alışmaya çalışan vatandaşın tersine bir meslek gurubu var ki ömürlerini sadece bu işe adamış durumda. Kağıt toplayıcıları. Onlar, 2017’de başlatılan ‘Sıfır Atık Projesi’ni uzun yıllardır kendilerine uğraş edinip, bundan gelir sağlıyor. Kağıt toplayıcısı olarak bilinseler de poşet, alüminyum yani her türden çöpü değerlendirip, ayrıştırıyorlar.
50 LİRA İÇİN GECE YARISINA KADAR MESAİ
Günde 50 lira kazanmak için kilolarca atık toplamak zorundalar. Sadece bu iş için tasarlanmış demir arabalara monte edilen dev çuvalları ile sabahın erken saatlerinden gece yarısına kadar çalışıyorlar. Sayıları son dönemde ciddi anlamda artmış durumda. Sebebini sorup soruşturunca birçoğunun işaret ettiği taraf aynı: ‘Sıfır Atık Projesi’. Bizler, çöp ayrıştırma, poşeti dikkatli kullanma konularına acemi olsak da onlar bu işin ustası. O zaman ayrışmadan, birkaç dakikalık toplanıp taleplerine kulak verelim. Umut ettikleri şey bu haberin mesajından daha anlamlı: bir iş, bir güvence bir üniforma...
2019 KRİTİK YIL OLACAK
Türkiye, 2017’ye kadar yüzde 5’ini geri dönüştürebildiği atıklarının kıymetini bilmediği için sadece plastik üretiminde bile yüzde 85 ithalata bağlıydı. 2019 ise proje için kritik yıl olacak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hazırladığı yasa taslağına göre tüm çöpler kaynağında ayrışacak ve her 250 bin nüfusa bir atık toplama merkezi kurulacak. Projenin tüm ülkeye yayılmasıyla ekonomiye 20 milyar liralık katkı sağlanacak.
STRATEJİK ÖNEMDE
Belediyelere, büyük görev düşen bu süreçte, yüzlerce yerde geri dönüşüm tesisi açılmaya devam ediyor. OSB, okullar, şirketler sıfır atık belgesi almak zorunda kalacak. 2019, toplayıcılar için de birçok şeyin değişeceği bir yıl olabilir. Kıymetini pek de bilmediğimiz bu iş kolu, stratejik önem kazanacak gibi duruyor. Kağıt ve karton yanında şimdilerde naylon poşet ve plastikleri de topluyorlar.
1 KİLO KAĞIT 0,20 LİRA
Özel sektör yatırımlarıyla işleri artmış, ücretler aynı olsa da artık müşteri sayıları fazla. Hemen piyasadan rakamları verelim. Bir kilo kağıt 0,20 lira, bir kişi günde yaklaşık 400 kilo kağıt topluyor. Günlük kazanç, 80 lira. Naylon ve plastik 0,3 lira iken 15 saatlik mesaide günde ortalama 100 kilo birikiyor, 30 lira gelir bırakıyor. Cumartesi, Pazar ve özel günlerde bu kazancın iki katına çıkabildiğini, ama kara kışta da bir o kadar düştüğünü öğreniyoruz.
En büyük istekleri ise Sıfır Atık Projesi kapsamında devletin bir babalık yaparak, kendilerine istihdam sağlaması. Daha insani ve yaşanabilir bir şartlarda çalışmayı umut ediyorlar.
‘BİZSİZ SIFIR ATIK PROJESİ OLMAZ’
Sigortalı ve yerel yönetimlerle işbirliği içinde çalışmak istediklerini söyleyen Atık Toplayıcılar Derneği Başkanı Mehmet Karaca, “Bu projeyi zaten 40 yıldır uyguluyoruz. Bizsiz Sıfır Atık Projesi olmayacağına inanıyoruz. Yönetmelikte atık toplayıcıların da yerinin olması gerektiğini düşünüyoruz” açıklamasını yapıyor.
Türkiye'de yaklaşık 500 bine yakın kayıt dışı bu işi yapan insan bulunduğunu söyleyen TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baran Bozoğlu’nun önerisi önemli: "Uygun olmayan koşullarla kendilerince hayat mücadelesi veren insanları görüyoruz. Bu insanlar, çöplerimizi kaynağından ayrıştırıp ekonomiye kazandırmak için çaba harcıyor. Sıfır atık konusu, sokaktaki toplayıcılar için bir fırsat olabilir."
‘DEVLET BABA’ BİZE SAHİP ÇIKMALI
Atık toplayıcısı Fethi Yılmaz, sektör içindeki aracılardan şikayetçi. Kilosu 10 kuruştan kendilerinden alınan bir kilo kağıdın, aracılar tarafından dönüşüm tesislerine en az 3 katı farkla satıldığını söylüyor. “Bu işin çilesini çekenleriz, ama birileri oturduğu yerden kazanıyor” diyen Yılmaz, “Bize de, şu projede yer verseler, bir işimiz bir de üniformamız olsa” mesajını gönderiyor. Üniforma isteğini sorduğumuzda cevabı haberin anlamını da aşıyor: “Bizi pis görüyorlar, hani temiz de sayılmayız ama dışlanmak, hor görülmek kötü. Hani üniformam olursa, belki itibarım da olur. Güvencem olur.”
Ekonomiye katkısı 20 milyar lira olacak
Projenin hayata geçirildiği yaklaşık bir yıllık dönemde; 2,2 milyon ton ambalaj atığı, 58 bin ton atık elektrikli ve elektronik eşya, 38 bin ton bitkisel ve 80 bin ton madeni atık yağ,184 bin ton ömrünü tamamlamış lastik kaynağında ayrı toplanarak geri kazanıldı. Tüm bu çalışmalarla hedef yıllık; 100 bin kişiye doğrudan istihdam, 20 milyar liralık ekonomik kazanç, İstanbul’un bir yıllık su ve elektrik ihtiyacı eşdeğeri tasarruf, 2 Belgrad Ormanı kadar ağacın kurtarılması. Cari açığın da yüzde 8 oranında azaltılması sağlanacak. İşte tüm bu dönüşüm ve ekonomik katkı içinde kağıt toplayıcıları da sürece dahil edilerek kendilerine iş verilmesini bekliyor.
Bu yükü herkes taşıyabilir mi?
6‘DA BAŞLAYAN MESAİ
Sabah 6’de başlayan mesaisinin gece yarısına kadar sürdüğünü anlatıyor. Hamza Ateş ise, Şişli ve çevresini mesken tutmuş, 15 yıldır işin içinde, sıfır atık projesinden haberi yok sözlerinde ise anlam var: “Elimdeki telefonla bir müzik dinlerim abi, okumam yazmam yok. 10 kişi aynı depoda yatar kalkarız. Geçen gün Tarlabaşı’nda bir evdeki yangında ölen 2 genç bizim arkadaşımızdı. Günlük kazançları 35 liraydı.”
Anlayacağınız, Sıfır Atık Projesi, birçok çevre için şimdiden umut oldu. Belki buradaki umut, bir yerlere ulaşır, o yerlerdekiler, bu yerdekilere bir yer gösterir. Bu haberi yazan bir yerdeki biri de çevreye verdiği mutluluktan dolayı şükür eder.