Suriye Geçici Hükümeti Başkanı Doktor Cevad Ebu Hatab, ABD-İsrail-Avrupa ittifakının Suriye’de yeni bir işgal haritası üzerinde anlaştığını söyledi.
“PKK koridoru tamamlanırsa çok daha geniş coğrafyalarda yeni işgal planları devreye sokulacak” diyen Hatab, ülkeleri bölme, onlarca kenti de harap etme planını sadece Türkiye’nin boşa çıkarabileceğini kaydetti.
Geçici hükümet başkanlığını 2016 yılından bu yana yürüten Cevad Ebu Hatab, İslam dünyasını bekleyen yeni gelişmeleri Yeni Şafak’a şöyle anlattı:
SONRAKİ HEDEF GOLAN
“Suriye’nin doğu ve kuzey bölgelerinde kurulmaya çalışılan PKK terör devleti projesinin tamamlanması durumunda bir sonraki işgal bölgesi Golan olacak. Daha sonra güney hattında daha içlere inecekler. Bu sürecin, Ürdün, Suudi Arabistan, Katar, Yemen, Libya, Tunus, Mısır, Bahreyn ve Lübnan’da çok daha üst yansımaları olacak. İslam coğrafyasını kan gölüne dönüştürecekler ve bu vahşi proje dahilinde Türkiye’yi de bölme hesapları var.”
İŞGAL KARŞITI İRADE BUNA İZİN VERMESİN
“Suriye halkı tarafından başlatılan devrim bu süreçte hayati rol oynuyor. Devrim istenilen sonuca ulaşamasa da tamamen boğulmasına izin verilmemeli. Türkiye’nin öncülük ettiği işgal karşıtı irade bu konuda direnişe destek vermeye devam etmelidir. Aksi durumda Suriye kesinlikle parçalanır. Esed, 2011 yılından bu tarafa, hem Batılı güçlere hem de müttefiklerine her türden taviz vermeye devam ediyor. Onun tek derdi iktidarda kalmak ve en büyük korkusu işlediği cinayetlerden dolayı uluslararası mahkemelerde hesap vermek.”
ŞAM O BÖLGEDEN VAZGEÇTİ
“Suriye, diktatör babasına (Hafız Esed) 1970’te ihanetinin bedeli olarak bahşedildi. Oğul Esed’in (Beşar) Suriye’ye herhangi bir aidiyet bağı yok ve ABD, İsrail, İran, Fransa, İngiltere, Rusya, PKK ya da başka bir güce her istediğini vermekte tereddüt etmeyecek. PKK bölgesini de diyet olarak ödemeye hazır. Zaten şu an yeraltı zenginliklerimiz farklı ülkelere ipotek edildi. Şam, PKK bölgesini de yargılanmama karşısında diyet olarak vermeye hazır ve Esed, PKK bölgelerinden vazgeçti.”
SADECE TÜRKİYE BOZABİLİR
“Türkiye’nin Fırat’ın doğusu konusunda sergilediği hassasiyet tüm Ortadoğu için hayati önem taşıyor. Burada sergilenen tavır aslında nüfusu 350-400 milyonu bulan bölge ülkeleri adına sergilenen direniştir. Emperyal güçler PKK üzerinden bölgede tutunmaya çalışıyor. Türkiye bu planı gördü ve siyasi, askeri hamlelerde bulundu. Hiçbir anti-emperyalist unsurun Fırat’ın doğusu konusunda geri adım atma lüksü yok. Münbiç, Rakka, Haseke, Ayn el-Arab ve diğer işgal alanlarından başlayarak Ortadoğu ülkeleri için hazırlanan işgal haritasını boşa çıkaracak en etkin güç Türkiye’dir ve bu oyunu yalnızca Türkiye bozabilir.”
KENTLERİMİZİ YIKACAKLAR
“Şu an Fırat Kalkanı bölgesinde yaşayan halkın yüzde 43’ü PKK ve Esed bölgelerinden kaçan sivillerden oluşuyor. Suriye’nin bombalanmayan köyü kalmadı. Yüzyılın en kanlı kimyasal cinayetleri işlendi. Aynı tablo Musul’da, Diyala’da, Kerkük’te, Bağdat’ta, Tikrit’te yaşandı. Gelinen nokta itibariyle Fırat’ın doğusu çok önemli bir eşik. Şayet bu eşik aşılırsa biz Ortadoğu ölçeğinde onlarca Hama, Humus, Musul tablosu oluşacak.”