Yıllardır duyduğumuz, duydukça korktuğumuz ama hiçbir önlem almamakta ısrar ettiğimiz klasik cümlelerdir; "Türkiye deprem kuşağında yer alan bir ülke", "Her an büyük ve yıkıcı depremler meydana gelebilir" vs... Ahmet Mete Işıkara'dan Ahmet Ercan'a, Oğuz Gündoğdu'dan Berkan Ecevitoğlu'na kadar ne kadar jeolog, ne kadar deprem uzmanı varsa tanıyor, hepsini ağzımız kulaklarımızda dinliyoruz. E dinliyoruz da ne oluyor? Kaçımız bu uzmanların söylediği önlemleri aldık? Kaçımızın halihazırda bir 'deprem çantası' var, kaçımızın gardropları duvara sabitlendi?
Milliyetin haberine göre 1999 yılında yaşadığımız o korkunç 19 Ağustos depremi sonrası ülkenin üzerine çöken deprem korkusu, 2018 yılında da artarak devam edecek gibi görünüyor. Zira biliminsanları, bu yıl yıkıcı depremlerin sayısında artış yaşanabileceğini söylüyor. Dünya’nın kendi etrafındaki dönüş hızında yaşanan değişimin, özellikle de yoğun nüfuslu tropik bölgelerde sismik faaliyetlere neden olabileceği düşünülüyor.
Dünya’nın dönüş hızındaki bu fark, yer altı enerjisinin açığa çıkmasına neden olabilirmiş!
Bu depremlerin nerede yaşanacağını tahmin etmek zor ama en çok ekvator çevresinde olabileceği düşünülüyor. Yani Türkiye'de değil... Ama olur mu olur; bakarsınız Türkiye'yi de vurur. Ağzımızdan yel alsın! Siz yine de çantanızı hazır tutun, gardroplarınızı sabitleyin ve deprem uzmanlarının önerilerini dikkate alın. Zira bu depremlerin yaklaşık 1 milyar insanı etkileyeceği düşünülüyor.
DEPREM ÖNCESİ ALINACAK ÖNLEMLER