Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz'dan üçüncü doz aşı açıklaması: Çalışmaları yapmak istiyoruz

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, koronavirüs geçirenlerde de aşı olanlarda da bir süre sonra bağışıklığın azaldığı ve her iki gruba da hatırlatma dozu adı verilen üçüncü doz aşılamaların yapılması gerektiği konusunda bilim dünyasının uzlaşmaya vardığını söyledi. Yavuz, "CoronaVac aşısı için de üçüncü doz muhtemelen 6 ay sonra gerekecek. Ancak bunu verilerle ortaya koyabilmemiz gerekiyor. CoronaVac Faz- 3 çalışmasına katılan gruplarda, iki doz aşılamanın üzerinden 6 ay geçtiği için, bu kişilere üçüncü doz olarak BioNTech veya üçüncü doz olarak CoronaVac ile aşılama yaparsak nasıl bir bağışıklık elde edeceğiz, buna dair çalışma yapmak istiyoruz" dedi.

Serap Şimşek Yavuz

Avrupa İlaç Ajansı EMA’nın eksi 70 derecede saklanması gereken BioNTech aşılarının, 2-8 derecelik normal aşı dolaplarında da bozulmadan saklanabileceğine onay vermesinin ardından Sağlık Bakanlığı, BioNTech aşılamalarının aile sağlığı merkezlerinde de yapılmaya başlanacağını açıkladı.

Önümüzdeki günlerde Türkiye’ye gelmesi beklenen 30 milyon doz aşı ile geniş çaplı aşılamaların başlayacağını, bu nedenle aşıyla ilgili bazı kaygıların sıkça gündeme geldiğini vurgulayan İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, aşının güvenliği ile üçüncü doz hatırlatma aşılarının ne zaman yapılması gerekeceği ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

KORONAVİRÜS
Üçüncü doz yerli olacak

"Farklı aşılar ardışık olarak denendi, sonuçlar yüz güldürücü"

Dünyada yapılan çalışmalarda ardışık olarak bir doz mRNA, bir doz adenovirüs aşısı yapılarak oluşan bağışıklığa da bakıldığını söyleyen Prof. Dr. Yavuz, sözlerini şöyle sürdürdü:

KORONAVİRÜS
Yerli aşı da acil kullanım onayı alabilir: Çin aşısında da bu yol izlenmişti

"Hasta olmak da sonsuz bir bağışıklık kazandırmıyor"

Hastalığın geçirilmesinde de aşılanılmasında da ek dozlara ihtiyaç duyulacağını vurgulayan Prof. Dr. Yavuz, “Hastalığı geçirsek bile uzun süre yüzde 100 korunamayacağımızın artık yüksek bir risk olduğunu biliyoruz. Hastalığı ağır geçirenlerde biraz daha uzun olabilmekle birlikte, ortalama 6 ay gibi bir korunmamız olduğu görülüyor. 6 ay iyi bir bağışıklığımız oluyor ancak sonrası için ne olacak konusunda, çalışmalar hala devam ediyor. Dolayısıyla hastalığı geçirenlerde de aslında bir hatırlatma dozu gerekebiliyor. BioNTech aşısı hastalığı geçirmiş kişilerde 3 ay sonra tek doz uygulanarak denendi dünyada. Son derece güzel bir bağışık yanıt oluşturduğu görüldü. Yine (hastalanmadan) iki doz olmuş kişilerde ise, şimdilik 1 yıllık bir koruma sağlandığını görüyoruz” diye konuştu.

KORONAVİRÜS
Aile hekimleri de BioNTech yapacak

Tüm aşılardan sonra üçüncü doz gerekecek, sadece süreleri farklı

Türkiye’de yaygın olarak kullanılan Çinli Sinovac firmasına ait CoronaVac aşısında ise antikor yanıtlarının BioNTech’e göre biraz daha düşük olduğunun en başından beri bilindiğini söyleyen Prof. Dr. Yavuz, hatırlatma dozuna dair çalışmaların bu aşı için de yapılması gerektiğini belirterek, şu bilgileri verdi:

"Hem gebeyi hem doğan bebeğini koruyor"

Son dönemde artış gösteren gebelikte ağır Kovid vakalarının da dikkat çekici olduğuna işaret eden Prof. Dr. Yavuz, hem inaktif aşı olan CoronaVac, hem de mRNA aşısı olan BioNTech aşılarının gebelerde de son derece güvenli olduğunu söyledi.

Yüksek riskli grup içerisinde tanımlanan gebelerin de aşılanması gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Yavuz, "Gebeler de Kovid hastalığı açısından risk grubu olarak tanımlandı. Daha ağır geçiriyorlar çünkü. Dolayısıyla bunlarda da aşılamanın yapılması çok önemli. Aşıların güvenliği ile ilgili ise, CoronaVac zaten inaktif bir aşı olduğu için gebelerde tecrübe çok, güvenle yapılabileceğini zaten başından beri söylüyorduk.Aynı şekilde BioNTech aşısı ile ilgili de hem Amerika hem de İngiltere'de çalışmalar yapıldı. Gebelerde bu aşının ne anneye ne de bebeğe herhangi bir istenmeyen etkisi olmadığı görüldü. Hatta doğan bebekte de güzel bir antikor yanıt oluşturduğu, emzirme süresi boyunca hastalıktan koruyacağı gösterildi. Dolayısıyla biz de hekimlerinin uygun görmesi halinde gebelerin de aşılanması gerektiğini öneriyoruz” şeklinde konuştu.

"Asıl kısır olmak istemeyen aşı olmalı"

Önümüzdeki üç ay boyunca da çok fazla nüfusa mRNA aşısı yapılacağı için insanların kafasında pek çok soru işaretinin de yeniden gündeme geldiğini açıklayan Prof. Dr. Yavuz, bunlar içerisinde en çok sözü edilen "aşı kısırlık yapıyor" iddialarına da son noktayı koydu:

Kovid 19 aşısı gripten korur mu?

Bu yıl grip vakalarının da çok az görüldüğüne işaret eden Prof. Dr. Yavuz, yaygın aşılama ile ileride gribe karşı da bir korunma sağlanıp sağlanamayacağı ile ilgili henüz net bir şey söylenemeyeceğini ancak böyle bir hipotez olduğunu söyledi.

Yavuz, "Grip bu sene çok görülmedi. Eskisi gibi sürveyansı tam olarak yapılamadı gerçi ama dünyada da çok az saptandı. Aynı Güney yarımkürede olduğu gibi, böyle de bekleniyordu zaten, Kuzey yarımkürede de grip sezonu çok çok sönük geçti. Bir aşı yaptığınız zaman, özgül olmayan bağışıklık sistemi hücrelerimiz var, onları da biraz eğitiyorsunuz. Bu sadece bir hipotez ama mesela BCG (verem) aşısında gösterildi bu. Gerçekten de BCG aşısı yapılanlarda (diğer) üst solunum yolu enfeksiyonları da çok daha az görülüyor. Yani bu eğitilmiş immünite, özgül olmayan hücrelerimizin eğitilmiş olması, diğer hastalıklardan da koruyabilir. Bununla ilgili bir birtakım kanıtlar var. Ama başka çalışmalarla da desteklenmesi gerekiyor" dedi.