Vücudun her iki yanının eşit şekilde etkilendiği bu hastalıkta, yaşanan cilt büyümesine ağrı eşlik ediyor. Diyet veya egzersiz uygulandığında yanıt vermeyen bu durumun düzeltilmesi için tedaviye ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Şule Arslan, “Hastalık erken fark edilip tedavi edilmezse ilerliyor. Estetik bir sorun olmanın yanı sıra lipödem, hastaların hareket yetisi ve yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor” dedi.
AĞRI VARSA HEKİME GİDİN
Hastalığın ileri evrelerinde eklem ağrıları, yürüme güçlüğü, hareketsizlik nedeniyle bazı hastalıkların kontrolünün zorlaşması, tekrarlayan şişlik ve enfeksiyon görülebildiğini anlatan Arslan, “Lipödem konusunda farkındalığın az olması, hastaların sorunlarını ‘selülit’ zannederek hekime geç başvurmaları sonucu tanı genellikle geç konuluyor. Erken teşhis için kol ve bacaklarda şişlik varsa ve dokunulduğunda bu şiş bölgeler ağrıyorsa veya kolay morarıyorsa mutlaka hekime başvurmalı” diye konuştu.
YANMA HİSSİ DİKKAT ÇEKİYOR
Çoğunlukla kadınlarda görülen, ergenlik dönemi sonrası veya 30’lu yaşlarda belirginleşen lipödem semptomları menopoz ile birleştiğinde şiddetlenebiliyor. Lipödem belirtileri, vücutta anormal yağ birikimi olan bölgelerde ortaya çıkıyor. En sık görülen şikayetler vücutta simetrik şişlik ve ağrı/hassasiyet olarak sıralanıyor. Bacaklar kolaylıkla morarabiliyor, akşama doğru lipödemli bölgelerde şişlik daha çok görülebiliyor. Prof. Arslan, hastaların ağrılarını bazen bacakta yanma hissi şeklinde ifade ettiklerini belirterek, hastaların bir yere çarpmadıkları halde kol ve bacakların kolayca morardığını dile getiriyor" değerlendirmesi yaptı.