Murat Ülker kaleme aldı: Osmanlı'da Hanım Sultanlar

İş insanı Murat Ülker kişisel internet sitesinde, New York'taki Türk Başkonsolosluğu ve içerisindeki Türkevi'nde ziyaretçileriyle buluşan ve Üsküdar Belediyesi tarafından gerçekleştirilen 'Hanım Sultanlar' sergisini kaleme aldı.

İş insanı Murat Ülker ve Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen

İş insanı Murat Ülker, New York'taki Türkevi'ndeki 'Hanım Sultanlar' sergisinde yer alan, Osmanlı Saray hayatı ve o dönemde kadınların sosyal, kültürel ve sanatsal alanlarda üstlendikleri rolleri anlatan eserler hakkında yorumlarını ve saray kadınlarının yaşamlarını aktardığı bir yazı kaleme aldı.

Ülker, yazısında, "New York Türkevin'de bir Goya' başlığıyla yayımladığı yazında, "Dünyanın dört bir yanında sürekli olarak GOYA yapıyoruz. Bu sefer oldukça keyifli bir sanat GOYAsından bahsetmek istiyorum sizlere. New York’taki Türk Başkonsolosluğu ve içerisindeki Türkevi, ev sahipliği yaptığı sergilerle kültürümüzü anlatma adına muazzam işler yapıyor. Bana da heyecan ve hayranlıkla bunları size anlatmak düştü. Bilir misiniz ki hanım kelimesi eski Türkçede han kelimesinin kadın versiyonu olarak türetilmiştir. Nereden mi çıktı? THY New York uçağından inerken maskeli bir şahıs yanıma yaklaştı, konuştuk… Üsküdar Belediye başkanımızdı. Bakın sonra neler oldu, okursanız öğreneceksiniz, keyifli okumalar" ifadelerini kullandı.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/07/11/12/54/resized_f28c8-1dfd3ea32.jpeg

Ülker, "New York Goya ziyaretimde Türk Konsolosluğu’ndaki Türkevi’ni gezme olanağı buldum. New York Türkiye Başkonsolosluğu çok güzel bir lokasyonda. United Nations binasının karşısındaki tek bina ve çok güzel bir manzarası var" dedi.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/07/11/12/56/resized_f1b75-619c84351.jpeg

Ülker, yazısında sözlerini şöyle sürdürdü:

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/07/11/12/57/resized_c470e-060af77e65.jpeg

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/07/11/12/58/resized_ab041-17fadd4525.jpeg

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/07/11/01/05/resized_7ac97-dda7e61355.jpeg

HÜRREM SULTAN

(1504-1558)

Kanunî Sultan Süleyman’ın Hasekisi, II. Selim’in Vâlidesi

Hürrem Sultan’ın kaftanı, Topkapı Sarayı Müzesi’nde bulunan klasik döneme ait kaftanın model ve desenine uygun olarak hazırlanmıştır. Kumaşta yer alan lâle motifi, Osmanlı sanatında Allah’ı temsil etmesi açısından önemlidir. Kaftanın içinde kullanılan hafif ipekliden iç entari, şalvar, iç entari üzerine takılan ve “cevherî kemer” denilen mücevherli kemer, bu kemeri süsleyen mücevherli hançer, çaprastlar, başlıkta kullanılan alın çatkısı (kaşbastı) 16. yüzyılın giyim özelliklerini yansıtmaktadır.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/07/11/01/01/resized_3828b-ef99f83bhc3bcrrem.jpeg

ESMA SULTAN (KÜÇÜK)

(1778-1848)

I. Abdülhamid’in Kızı, II. Mahmud’un Kız Kardeşi

16. ve 19. yüzyıllar arasında Osmanlı Sarayı’nda padişahların ve harem kadınlarının giyiminde kürk yaygın olarak kullanılmıştır. Esma Sultan’ın kaftanının içi de kürkle kaplanmıştır. 18. yüzyılın gösterişli ve sorguç adı verilen mücevherli baş süsleriyle zenginleştirilen hotozu dönemin modasını yansıtmaktadır. Ayakkabılar üzerinde mücevherlerin yanında işlemeler de kullanılmıştır. Ayakkabılarda iç elbisenin deseni uygulanarak işleme yapılmıştır.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/07/11/01/02/resized_9d24e-85933bf1esma.jpeg

GEVHERHAN SULTAN

(1642-1694)

Sultan İbrahim’in Kızı

Gevherhan Sultan’ın kaftanında krem rengi üzerine serpme motifler kullanılmıştır. Yeşil satenden iç elbisenin kol ve yaka ağızlarında sırma süslemeler kullanılıp, şeffaf bürümcük kumaştan dikilmiştir. Ayrıca iç elbisenin düğmeleri sırmadan yapılmıştır. Başlık, 18. yüzyılda yaygınlaşacak tarzda büyük ve mücevherlerle süslü olarak hazırlanmıştır.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/07/11/01/02/resized_d0a0b-afc3fb433.jpeg

HATİCE TURHAN VÂLİDE SULTAN

(1627-1683)

Sultan İbrahim’in Hanımı, IV. Mehmed’in Vâlidesi

16. yüzyılın büyük desenlerine karşılık, 17. yüzyılda sade kumaşlar yaygın olarak kullanılmıştır. Kadife kaftan uygulamasında kaftanın içi aslına uygun olarak tümüyle kürk ile kaplanmıştır. İç elbisesi ipek saten üzerine işlemelidir. 17. yüzyılda kadın başlıkları yükselmiş, kesik koni şeklinde sonlanmış ve yanlarına takılan sorguçlarla zenginleştirilmiştir. Kadın başlıklarında mücevherli ve tüylü sorguçlar sarayda çok yaygın olarak kullanılmıştır. Başlıkta dönemin özelliği yansıtılmıştır.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/07/11/01/03/resized_0424d-9cfc19b74.jpeg

RABİA ŞERMİ SULTAN

(1705-1732)

III. Ahmed’in Hanımı, I. Abdülhamid Han’ın Vâlidesi

Osmanlı’da Batı etkileri, 18. yüzyılda Sultan III. Ahmed (1703-1730) döneminde Lâle Devri’yle canlılık kazanmıştır. Lâle Devri’nde kadınların sosyal yaşantılarında olan değişiklikler giyinme ve süslenme anlayışını da etkilemiştir. 17. yüzyılda kullanılan ağır gramajlı ve tok ipekli kumaşların yerini hafif gramajlı ipekli kumaşlar almıştır. Rabia Şermi Sultan’ın kıyafetinde kumaşlarda görülen bu değişim yansıtılmıştır. Önden açık şalvar ve kaftan yerine, önü kapalı model uygulanmıştır.

Yurt dışında böyle çalışmaları görmek insanı mutlu ediyor. Değerlerimizin yaşatıldığını, onlara önem verildiğini ve onların geleceğe taşındığını görmek huzur veriyor; “Ne güzel bir yandan biz Türkiye için ve Türkiye’den global markaları yönetmeye çalışırken diğer yandan Türkiye markasını hak ettiği yere getirmek için de görev yapanlar var” duygusu yaşıyorsunuz, mutlu oluyorsunuz #MUTLUETMUTLUOL."