YTB'nin "Türkiye Bursları" programı kapsamında 2014'de geldiği Türkiye'de Hacettepe Üniversitesi Antropoloji Bölümünde yüksek lisans programından mezun olarak ülkesine dönmeye hazırlanan Mina, neden Müslüman olduğu ve Türkiye'deki anılarını anlattı.
Her şeye tamam dedim
İlk defa turist olarak 2012'de Türkiye'ye geldiği sırada İstanbul'dan Şanlıurfa'ya otobüsle 20 saat süren bir yolculuk yaptığını ifade eden Mina, "Yanımda çocuklu bir abla oturuyordu. Yol uzun olduğu için mümkün olduğunca yer vermeye çalıştım. O zaman hiç Türkçe bilmediğimden bana anlattığı her şeye tamam cevabı verdim" diye konuştu. Mina, yolculuğun sonunda otobüste tanıştığı kişinin kendisini evinde misafir ettiğini söyleyerek, "Orada bir hafta kaldım. Çok büyük bir ailesi vardı. Düğüne katıldım, birlikte dans ettik. Bana elbise ve ayakkabı verdiler. Çok ilgi gösterdiler" dedi.
Burada yaşadıklarından çok etkilendiğini aktaran Mina, şöyle devam etti:
Yardım ve samimiyeti unutmayacağım
Mina, yüksek lisans eğitimini başarıyla tamamladığı için mutlu, ancak Türkiye'den ayrılacağı için üzgün olduğunu belirterek, "Ezan sesini çok özleyeceğim. Buradaki insanlardan gördüğüm yardım ve samimiyeti unutmayacağım. Borcumu nasıl öderim bilmiyorum. Çünkü herkes Kore'ye gidemiyor" dedi.
Nasıl Müslüman oldu?
Mina, Güney Kore'deyken İslamiyete ilgi duymaya başladığını söyleyerek, "Bu İslam nedir ki? İnsan hayatını neden bu kadar etkiliyor?" diye merak ettiğini söyledi. Güney Kore'deki Müslümanları araştırdığını, Kur'an-ı Kerim ve Hadis-i Şerif tercümelerini okumaya başladığını aktaran Mina, Türkiye'ye geldikten sonra dil sınıfında Malezya, Pakistan, Çad ve Yemen gibi ülkelerden Müslüman arkadaşları olduğunu belirtti.
Mina, farklı ülke ve coğrafyalardan gelen insanların Müslümanlık çatısı altında hemen bağ kurup kardeş gibi olmalarından çok etkilendiğinin altını çizerek, "Hani insanlar, sokakta çok yakışıklı ya da çok güzel birini gördüğünde merak eder ya. Acaba hangi kuaföre gidiyor, elbisesini nerden almış diye. Ben de (Müslümanları) öyle merak ettim" ifadesini kullandı.
Mina, Çadlı arkadaşının yanında Kelime-i Şehadet getirerek Müslüman olduğunu anlatarak, "Türk halkı, Müslüman olmama benden daha çok mutlu oldu. Dini kitaplar, başörtü, seccade hediye ettiler, namaza gittiklerinde benim için dua ettiler. Ben de onlar için dua ediyorum" şeklinde konuştu.