BÜŞRA KARAGÖZ
31 Mart 2015 günü Türkiye Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın Çağlayan Adliyesi’ndeki makam odasında DHKP-C’li teröristler tarafından rehin alınması haberiyle sarsıldı. Adliyeye avukat gibi giren teröristler Şafak Yayla ve Bahtiyar Doğruyol, Gezi Parkı Olayları sırasında hayatını kaybeden Berkin Elvan’ı bahane ederek Savcı Kiraz’ı saatlerce rehin tuttu ve sonrasında vahşice katletti. Çağlayan Adliyesi’nde can pazarı yaşanırken savcıya değil teröriste üzülen sözde sanatçı ve yazarlar; Kiraz’ın rehin alınması sırasında başına silah dayandığı ana ilişkin fotoğrafları yayınlayan gazeteler; savcının cenazesine bile katılmayan muhalefet akıllardan silinmedi. Tüm bunlara rağmen Yeni Şafak Gazetesi’nin sergilediği “milli duruş” her zaman olduğu gibi okuyucuya yansıdı.
OLAY GÜNÜ NELER YAŞANDI?
Avukat gibi hareket ederek, aranmadan silahlarıyla 31 Mart 2015 saat 10.50 civarında Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na giren DHKP-C’li teröristler Şafak Yayla ve Bahtiyar Doğruyol, Gezi eylemleri sırasında ölen Berkin Elvan’a ilişkin soruşturmayı da yürüten Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın 6. katta bulunan makam odasına girdi. Adliye içinde rehin tutma eylemi devam ederken, olay yerine gelen yetkililer, savcının kurtarılması için yoğun çaba harcadı. Terör örgütü üyeleri Savcı Kiraz’ın başına silah dayalı haldeki fotoğrafını sosyal medya hesapları üzerinden yayınlayarak taleplerini söyledi. DHKP-C’li militanlar, Berkin Elvan’ın ölümünden sorumlu tutulan polislerin canlı yayına çıkarılmasını ve sözde halk mahkemelerinde yargılanmasını istediklerini duyurdu.
Teröristler talepleri yerine gelmez ise Savcı Kiraz’ı 15.36’da öldürecekleri şantajını yaptı.
SAMİ ELVAN ‘DURDURUN’ DEDİ
Teröristlerle müzakereler son ana kadar devam etti. Polislerin yanı sıra İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal ve avukat Şükriye Erden de teröristleri teslim olmaya ikna etmeye çalıştı. Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan da ‘Eylemi sonlandırın çağırısı yaptı’, ancak sonuç alınamadı. Teröristler Kocasakal’ın ardından CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ile görüşmek istedi. Ancak Tanrıkulu’na ulaşılamayınca teröristler saldırıya geçti. Ailesi, arkadaşları ve yakınlarının yanı sıra ekranları başındaki kamuoyunun bekleyişi, rehin alınma olayından yaklaşık 6 saat sonra duyulan silah sesleriyle yerini endişeye bıraktı. Teröristlerle görüşmeler sürerken saat 20.26’da savcının tutulduğu odadan silah sesleri geldi. Odaya giren özel harekat birimleri 2 teröristi etkisiz hale getirdi. Başına 3, karnına 2 kurşun isabet eden savcı Kiraz ambulansla hastaneye kaldırıldı. Kiraz’ı hayata döndürmek için yapılan tüm çabalar sonuçsuz kaldı.
Kiraz, saat 23.20 sıralarında hayatını kaybetti.
TERÖRİSTLERİN YUNANİSTAN BAĞLANTILARI ORTAYA ÇIKTI
Adliyedeki eylemle ilgili başlatılan soruşturma kapsamında 18 Mart 2016’da Özdemir Sabancı suikasti sanığı DHKP-C terör örgütü üyesi İsmail Akkol’un ifadesi alındı. Savcılık, saldırıyı gerçekleştiren teröristlerin, rehin alma sırasında Yunanistan ile telefon görüşmesi yaptıkları ve söz konusu görüşmelerde savcının öldürülmesi talimatını aldıklarını tespit etti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede ise Sanık Murat Canım’ın olay öncesi silah temin ederek olayın asli faillerinden Şafak Yayla’nın kuryesi Mustafa Koçak’a verdiği bilgisi de yer aldı. İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesinde 22 Kasım 2018’de yapılan ilk duruşmada mahkeme heyeti, firari 9 sanık hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı ve kırmızı bülten çıkarılmasına karar verirken Murat Canım, 31 Mart 2018’de tutuklandı. Sanıkların yargılanması halen sürüyor.
CENAZEYE BİNLERCE KİŞİ KATILDI
Türkiye, DHKP-C’li teröristlerin şehit ettiği Savcı Mehmet Selim Kiraz’a ağladı. Kiraz’ı görev yaptığı Çağlayan Adliyesi’nde yargı mensupları uğurladı. Yeni Şafak binlerce kişinin katıldığı tören sonrası savcının, arkasında binlerce Mehmet Selim bıraktığınu duyurdu. Olayın ardından şehit savcının isminin, İstanbul Adliyesi’ne verilmesi ise “Adı Saray’da Yaşayacak” başlığıyla iç sayfalarda tarihe kazındı. Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın cenaze namazına katılmayan muhalefet ise eleştiri konusu oldu. Kiraz’ın cenazesi, Eyüp Sultan Camisi’ndeki törenin ardından Eyüp Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Teröre karşı dik durduk
Yeni Şafak, DHKP-C törününü “Alçaklar” başlığıyla duyurdu. Saldırıyı an be an takip eden gazetemiz, olaya ilişkin tüm ayrıntıları kamuoyuna duyurdu. Bazı gazetecilerin saldırıyı sosyal medya hesaplarında meşru göstermeye çalışmasına karşı, Yeni Şafak omurgalı duruşuyla terörü ve terör destekçilerini kınadı.
Erdoğan Yeni Şafak’ı
örnek gösterdi
Savcı Mehmet Selim Kiraz’ı rehin alan teröristlerin progragandasını yapan gazeteler eleştiri konusu oldu. Bazı yayın organları, savcının başına silah dayalı görüntülerini manşetlerine taşıdı. Bu konuda gazetemiz oldukça hassas davranarak medyaya örnek oldu. Saldırı sonrası Romanya ziyaretini yarıda keserek İstanbul’a gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan Çağlayan Adliyesi’ne yönelik saldırıda üst akıl olup olmadığı sorusu üzerine Yeni Şafak’ın Fetullah Gülen’in ilişkilerini deşifre eden haberlerine dikkat çekti.