Basın toplantısının soru cevap kısmında ise “Esed’in Suriye’deki yeri ne olacak?” sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle cevap verdi: “Her şeyden önce buradaki irade kişilere ait olan bir irade değildir. Esed’in durumunu belirleyecek olan irade Suriye halkının iradesidir. Suriye halkı kararı verecektir. Bize göre Esed, 1 milyona yakın insanı katletmiş bir insandır.
BUNUN BEDELİNİ NASIL ÖDEYECEĞİZ
Hala oradaki katliamlar devam etmektedir. İnşallah bu süreç son bulmuş olur. Suriye’deki insanlar hayatlarına rahat devam eder.
İdlib’te yaşayan bu insanlar oraya nereden geldiler? Onlar da Halep’ten kaçarak, ne yazık ki o varil bombalarından kaçarak İdlib’e geldiler. Son dönemlerde İdlib’te de yaşam hakları ortadan kalktı ve bu defa oradan nereye kaçacaklardı? Kaçacakları tek yer vardı. O da Türkiye. Öyle veya böyle kalıcı sürdürülebilir böyle bir ateşkesin devamı, tabii ki orada yaşayan insanları rahatlattı. Fakat, bütün o yıkılan binaları gördüğümüzde, o binaların altında kalan insanları -tasavvur edebiliyor musunuz?-, bunları gördüğümüzde tabii bizler siyasetçi olarak, devlet başkanları, cumhurbaşkanları olarak acaba bunun bedelini nasıl ödeyeceğiz diye düşünmek durumunda kalıyoruz.
KATILIMCILARIN SAYISI ARTABİLİR
Türkiye, Rusya, Fransa ve Almanya’nın aynı formatta bir daha bir araya gelip gelmeyeceğine ilişkin bir soruya cevap veren Putin şöyle konuştu: “Bu konuda henüz bir anlaşma sağlamadık. Her şey olabilir. Katılımcıların sayısının artırılması faydalıdır diye düşünüyorum. Soçi’de anayasa komitesi kurulması kararının üzerinden 9 ay geçtiği halde sonuç alınamadığına ilişkin bir soru üzerine Rus lider, “Evet, gerçekten istediğimiz kadar hızlı ilerleyemiyoruz ama başarılar elde edildi. Suriye hükümetini kendi listesini vermesi konusunda ikna ettik. Mevkidaşım sayın Türkiye Cumhurbaşkanı da kendi kendi üzerine düşeni yaptı. Muhalefetten bir liste ortaya çıktı. Şimdi de üçüncü listeyi hazırlıyoruz. Bu zorlu bir süreçtir"