İsrail'in etki ajanları yine devrede! 'Ambarlı' üzerinden kirli oyun: Kim bu provokatör Metin Cihan?

Son günlerde, Ambarlı Limanı'ndaki ZIM şirketine ait konteynerler üzerinden kirli algı operasyonunun düğmesine basıldı. Türkiye, 2 Mayıs 2024 tarihinde İsrail'le tüm ticaretin durdurulduğunu ilan etmesine rağmen, siyonistlerin etki ajanları 'İsrail'le ticaretin devam ettiği' iddiasını ortaya atarak 'içeriden zayıflatma' hamlesini devreye aldı. Bu kara propagandanın kaynağı olan ve hakkında tutuklama kararı bulunan Metin Cihan isimli provokatörün sicili tartışma konusu olurken, uzmanlar Filistin destekçilerine “manipülasyonlara dikkat” uyarısında bulundu.

Hakkında tutuklama kararı olan ve yurt dışına kaçan Metin Cihan isimli provokatörün Filistin hassasiyeti üzerinden yaptığı paylaşımlar, kara propagandayı körüklüyor.

İstanbul’un Beylikdüzü ilçesinde bulunan Ambarlı Limanı’nda sevkiyata hazırlanan ZIM firmasına ait bir geminin İsrail’e mühimmat taşıyacağının iddia edilmesi üzerine kirli bir algı operasyonunun fitili ateşlendi. Onlarca kişi, firmanın isminin olduğu tırların geçişine izin vermedi. Eylem nedeniyle uzun tır kuyruğu oluştu.

'İsrail’le ihracat ve ithalat 2 Mayıs 2024 tarihinde tamamen durdu'

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, protestoların sürdüğü esnada, sevkiyatın Filistinlilere yapıldığını belirterek şu açıklamayı yaptı:

“Hükümetimiz, İsrail kalıcı ateşkes ilan edinceye ve Gazze Şeridi’ne yeterli miktarda ve kesintisiz insani yardım akışına izin verinceye kadar, İsrail’le ilgili ihracat ve ithalat işlemleri 2 Mayıs 2024 tarihinden itibaren ise tüm ürünleri kapsayacak şekilde tamamen durdurmuştur. Bu tarihten sonra, ülkemizden İsrail’e yönelik ihracat ve ithalat için tescil edilmiş hiçbir gümrük beyannamesi bulunmamaktadır. Aynı şekilde İsrail’den ülkemize hiçbir sevkiyat bulunmamaktadır. İsrail ile ticarete yönelik olarak gümrük sistemimiz tamamen kapalıdır.

'Filistin ile ticaretimize ait olduğu ticaret verilerimizden anlaşılmaktadır'

Diğer taraftan, 2 Mayıs 2024 tarihindeki Kararımızda belirttiğimiz üzere, Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze’yi kapsayan yaklaşık 6 milyon nüfuslu Filistin’in ihtiyaç duyduğu ürünlerin tedariki amacıyla, Filistin Milli Ekonomi Bakanlığı’nın isteği üzerine varılan karşılıklı mutabakat çerçevesinde ihracata, ancak “Filistin varışlı ve alıcının Filistinli ithalatçı olduğunu” Filistin Milli Ekonomi Bakanlığı’yla resmi yoldan teyitleşilmesi halinde müsaade edilmektedir. Bu malların münhasıran Filistin tarafından kullanıldığı, Filistin Milli Ekonomi Bakanlığı tarafından da birçok kez açıklanmış olup; mezkur malların Filistin ile ticaretimize ait olduğu ticaret verilerimizden de anlaşılmaktadır. Nitekim 2022 yılında yaklaşık 7,7 milyar dolar yıllık toplam ithalatı, 6 milyona yakın nüfusu bulunan Filistin, her yıl dolaylı ya da doğrudan ithalatının yaklaşık %25’ini ülkemizden yapmaktadır. 2024 yılında Filistin’e yönelik ihracatımız istatistik sisteminde artık kendi kodu ile giriş yapılmaya başlanmış ve daha önceden İsrail kayıtlı olarak giden Filistin alımları, ülkemizin istatistik sisteminde artık Filistin’in kendi kodu ile kaydedilmeye başlanmıştır. Kurulan ve zaman içerisinde güçlendirilen Türkiye-Filistin ikili ticaret mekanizmasında, her bir sevkiyat için Filistinli ithalatçılar, Filistin Milli Ekonomi Bakanlığına başvurmakta ve sevkiyata ilişkin mutabık kalınan bilgilerin elektronik ortamda Bakanlığımız koordinasyonunda teyitleşilmesi sonrasında, sevkiyatlara ilişkin tescil işlemleri gerçekleştirilmektedir. Bu kapsamda, ihracat beyannamelerinde gideceği ülke Filistin olarak beyan edilen sevkiyatlarda da, Filistinli ithalatçı firmalar öncelikle Filistin Ulusal Ekonomi Bakanlığına başvurmakta; Bu başvurunun uygun bulunması durumunda Filistin Ulusal Ekonomi Bakanlığınca düzenlenen teyit mektubu ülkemiz elektronik teyit kanalına ulaştırılmaktadır.

'Ülkemiz Filistin halkının ihtiyaçlarını karşılamaya devam edecek'

Söz konusu bildirim konusu ihracata ilişkin gümrük beyannamelerinin gümrük idarelerince tesciline, ancak iletilen teyit mektubunun hem bu süreç içerisinde gerçekleşmiş olması, hem de ürünler ile ilgili değerlendirmelerin yapılması akabinde onaylanması halinde izin verilmektedir. Ülkemize, Filistin’den yapılan ithalatlarda ise; Filistinli ihracatçıların ülkemize yönelik ihracat başvurusunun, Filistin Ulusal Ekonomi Bakanlığı tarafından uygun bulunması durumunda, ülkemize iletmesi sonrasında ve geldiği ülke olarak Filistin olduğunun tevsiki onaylanmaktadır. Ayrıca, Filistin’e Serbest Bölgeler ve antrepolardan yapılacak ithalat ve ihracat işlemleri de, aynı elektronik onay mekanizması kapsamındaki teyitleşme sonrasında tamamlanabilmektedir. Ülkemiz bu mekanizma ile mazlum Filistin Halkının ihtiyaçlarını karşılamaya ve Filistin’in bu haklı davasında ekonomik olarak da yanında destek olmaya devam edecektir."

Her ZIM gemisi İsrail’e gitmiyor

1945 yılında kurulan ve dünyanın en eski deniz taşımacılığı yapan şirketlerden biri olan ZIM; Maersk, MSC, CMA-CGM global şirketler gibi kıtalararası taşımacılıkta rol oynuyor. Dünya genelinde büyük bir gemi filosuna ve on binlerce konteynere sahip olan ZIM, Ambarlı Limanı dahil Türkiye’nin tüm limanlarında faaliyet gösteriyor.

Yani her ZIM konteynırı/gemisi İsrail’e gitmiyor ya da İsrail’den gelmiyor. Bu konteynerler, Avrupa’dan Asya’ya, Güney Kore’den Çin’e birçok farklı destinasyona ulaşabilir. Filistin’e deniz yolu ile yapılan yardımlarda da yine bu şirket kullanılıyor. Üstelik Filistin’e ürün taşıyan her gemi İsrail’in denetiminden geçmek zorunda. Bu durum, taşıyan şirketin kim olduğundan bağımsız olarak değişmiyor. ZIM'in yerine başka bir şirketin kullanılması da bu denetim zorunluluğunu ortadan kaldırmıyor.

Siyonistlerin etki ajanları devrede

Her fırsatta Filistin'i desteklediğini ve İsrail'in uluslararası hukuk önünde hesap vermesi gerektiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümetinin açıkça hedef alınması, içerideki etki ajanları sayesinde Türkiye'nin içerden zayıflatılmaya çalışılması hamlesi olarak yorumlanıyor.

Kim bu provokatör Metin Cihan?

ZIM üzerinden yapılan kara propaganda, bir süredir yurt dışında yaşayan ve hakkında tutuklanma kararı bulunan PKK destekçisi Metin Cihan gibi isimlerin sosyal medya paylaşımlarıyla alevlendi. Sosyal medyada birçok yalan ve iftirayı ortaya atarak algı operasyonuna soyunan Metin Cihan'ın asıl isminin Cihan Yücel...

Sicili kabarık

1979'da Tunceli'de doğan Cihan Yücel, Metin Cihan isimli @metcihan rumuzlu Twitter hesabını yönetiyor. Yücel'in "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama", "Görevi Yaptırmamak İçin Direnme", "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa Muhalefet" suçlarından adli kayıtları da bulunuyor. Cihan Yücel, 1996 yılında başladığı Boğaziçi Üniversitesi Teknik Programlar bölümünden, 2006 yılında mezun oldu. 2006 yılında İstanbul Üniversitesi Fizik Bölümünde eğitime başladı. 2007'de "Seçim Kanununa Muhalefet" suçundan şüpheli olarak işlem gördü. 2011'de "Açıktan Hırsızlık-Güveni Kötüye Kullanma" suçundan şüpheli olan Yücel hakkında işlem yapıldı.

Ablası PKK/KCK'lı bir terörist

Yücel'in kendisinin yanı sıra ablasının da kirli bağlantıları ortaya çıktı. Yücel'in ablası Fadime Kıllı, PKK terör örgütünün kritik isimlerinden biri. Kıllı, Nazimiye'de doğdu. PKK/KCK'nın kırsal faaliyetlerini yürüttü. Kıllı'nın örgütte sözde kadınlar sorumlusu olduğu iddia ediliyor. Terörist Kıllı'nın 2010 tarihinde İstanbul Atatürk Havalimanından yurtdışı çıkıp Almanya'ya gittiği belirtildi.

TKP yöneticisi

Türkiye Komünist Partisi mensubu olan Yücel'in, 2013 yılında Tunceli İl Yönetim Kurulu üyesi olarak seçildiği, TKP faaliyetleri kapsamında etkinliklere katıldığı öğrenildi.

Gezi'de de parmağı var

Yine aynı sene Gezi Kalkışmasını provoke eden sosyal medya hesaplarını açan grubun içinde olduğu, sosyal hesap paylaşım bloklarında yer almasının sağladığı ve İstanbul'da düzenlenen eylemlere aktif olarak katıldı.

18 yurtdışı giriş-çıkış kaydı

2015'te "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa Muhalefet ve Görevi Yaptırmamak için Direnmek" suçlarından hakkında işlem yapıldı. 1 oğlu olan Yücel, 2017'de İstanbul'da yer alan Contentus Dil Hizmetleri Limited Şirketinde çalıştı. 2018'de "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama" suçunu işledi. Cihan Yücel'in 1992-2019 arasında toplam 18 adet yurtdışı çıkış-giriş kaydı bulunuyor.

2019'da yurtdışına kaçtı

Temmuz 2019'da İstanbul Atatürk Havalimanından Odessa (Ukrayna) Havalimanına giden Yücel, o zamandan beri yurtdışında firari olarak casusluk faaliyetlerine devam ediyor.

FETÖ paylaşımları

Cihan Yücel, FETÖ'nün sosyal medyadaki yayın organlarından Kronos Haber'in paylaşımlarını sık sık RT'liyor. Kronos Haber, Türkiye'ye yönelik iftira kampanyaları ve karalama çalışmaları yürütmesi ile dikkat çekiyor.

Erdoğan'a hakaret ve ayaklanma çağrısı

17-25 Aralık FETÖ'cü polis / yargı darbe girişimlerinden sonra da AK Parti'ye ve Erdoğan'a saldırılarını devam ettiren Cihan Yücel, seçim sürecinde Erdoğan ve partisine küfrettiğini itiraf etmişti. Cihan, "Seçim karnem: akepeye/tayyibe edilen küfürü: 1867. İlgili twit sayısı: 694. Görüşülüp ikna edilen akepeli sayısı: 0. Otur sıfır" sözlerini sarf etmişti. 2014'teki Yerel Seçimlerden sonra Erdoğan için diktatör hakaretinde bulunan, hatta devrileceği tehdidinde bulunan Cihan Yücel, "Her diktatör gibi devrileceği" ifadesi ile, ayaklanma çağrısı yapmıştı. 15 Temmuz FETÖ'cü darbe girişimi sırasında darbeye alkış tutan kesimin marketlere koşmasıyla birlikte, "Ekmek makarna kuyrukları oluştu" diye dalga geçen Yücel, AK Parti'nin son kozlarını oynadığını savunmuştu.

Filistin hassasiyeti manipüle ediliyor

Tüm bu bilgiler, 'İsraille ticaret' iddialarının tek kaynağı olan Metin Cihan isimli provokatörün söylemlerinin gerçekliğinin 'sorgulanması' gerektiği gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlar, İsrail'in maşaları aracılığıyla Türkiye'nin açıkça hedef alındığı yorumunda bulunarak, Filistin konusunda duyarlı olan vatandaşlara 'manipüle olmamaları' konusunda uyarıda bulunuyor.