İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) bağlı Spor İstanbul’da 2009 yılında işe başlayan ve 4 Eylül 2019’da işten çıkarılan Hasan Danalıoğlu işe dönüş davası açmıştı. Danalıoğlu’nun işe dönüş davası karara bağlandı.
İstanbul 27. İş Mahkemesi’nde görülen duruşmaya davacı Hasan Danalıoğlu’nun avukatı Fatih Bilal Danalıoğlu ile İBB avukatı katıldı. Dava dilekçelerini tekrar ettiklerini beyan eden davacı Hasan Danalıoğlu’nun avukatı Fatih Bilal Danalıoğlu, taleplerinin doğrultusunda karar verilmesini istediklerini belirtti. İBB avukatı ise davanın reddine karar verilmesini istediklerini ifade etti.
“Sözleşmelerine dokunmayacaklarına dair namus sözü verildiyse de gelinen nokta malumdur”
Karara ilişkin davacı avukatı Fatih Bilal Danalıoğlu yazılı bir basın açıklaması yaptı.
Davacının 2009’dan bu yana İBB’ye bağlı Spor İstanbul’da çalıştığını belirten avukat Danalıoğlu, “Babam İBB’ye bağlı eski adı Spor A.Ş. yeni adıyla Spor İstanbul isimli iştirak şirketinde Kasım 2009’dan bu yana çalışmaktaydı. 23 Haziran seçimlerinde CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun İBB Başkanı seçilmesiyle büyükşehir bünyesinde köklü değişiklikler başladı. Her ne kadar, seçim propagandası sürecinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından İBB personelinin sözleşmelerine dokunmayacaklarına dair namus sözü verildiyse de bugün gelinen nokta herkesin malumudur” dedi.
“İşe iade ve yasal haklarımızın tazminini talep ettik”
Avukat Danalıoğlu, “Babam İBB’den çıkartılan binlerce personelden sadece birisidir. Ancak ihbar öneline bile uyulmaksızın apar topar işten çıkarılmasının sebebi, sayın cumhurbaşkanımızın ardında geçen 30 yıllık siyasi çizgisinin İBB başkanının çizgisiyle uyuşmamasıdır. Özellikle hali hazırda dava süreçleri devam eden çalışanlar için faydalı olması bakımından dosya hakkında hukuki bilgi vermek gerekirse; babamın işten çıkarılma sebebi, şirketin kadrosunun gençleştirilmesi amacıyla emekliliğe hak kazananların iş akitlerinin feshedilmesi olarak gösterildi. Biz bu fesih sebebinin, 4857 sayılı İş Kanunu uyarınca geçerli bir fesih olmadığını değerlendirdik. Bu sebeple de yasal süresi içerisinde hukuki yollara başvurarak işe iade ve yasal haklarımızın tazminini talep ettik” ifadelerini kullandı.
“İktidara yakın görüşte olanların iş akdini sona erdirmesi için taktik olduğunu ortaya çıkardık”
Sözlerinin devamında avukat Danalıoğlu, “Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre de işçinin emekliliğe hak kazanması tek başına işveren açısından iş akdinin feshi için geçerli bir sebep oluşturmamaktadır. Ancak iş sözleşmesinde emekliliğe hak kazanmış bir çalışanın iş akdinin feshedilebilmesi özellikle bir hükme bağlanmışsa, bu fesih geçerli bir fesih sebebi olabilir. Ancak müvekkilim olan babamın iş sözleşmesinde böyle bir husus söz konusu değildir.
Nitekim Spor İstanbul’un kadromuzu gençleştiriyoruz bahanesi, iktidara yakın görüşte olanların iş akdini sona erdirmesi için geliştirdiği bir taktik olduğunu da dava sürecinde ortaya çıkardık; çünkü 1964 doğumlu olan babamın iş akdi sonlandırıldıktan sonra babamla yaşıt hatta emekli olan kişiler dahi yönetici olarak idari kadroya alınmıştı. Hatta şirketin genel müdürünün kendisi dahi 1973 doğumludur. Davanın kesinleşmesini müteakip eğer işe iade edilmezse icra marifetiyle boşta geçen sürenin ve işe başlatmama tazminatının tahsilini yine yasal yollara başvurarak icra marifetiyle gerçekleştireceğiz” şeklinde konuştu.