Seçimlerin ardından hemen her gün yeni bir örneğini duyduğumuz 'HDP'li belediyelerin teröre desteği' konusu İçişleri Bakanlığı'nın operasyonuyla adli bir sürece dönüştü.
Diyarbakır, Van ve Mardin büyükşehir belediye başkanları görevlerinden uzaklaştırıldı. Üç büyükşehir belediye başkanlığı binası da polis çemberine alındı. Üç ilde de valiler, vekaleten belediye başkan vekili olarak atandı.
Bu adımın atıldığı saatlerde İçişleri Bakanlığı Türkiye'nin dört bir yanında operasyon için düğmeye bastı ve 29 ilde 418 kişi terörle bağlantıları nedeniyle gözaltına alındı.
HDP'li belediyelerin çatışma bölgelerine sıcak yemek göndermekten, terör örgütüne kaynak aktarımına, dağa terörist bulmaktan belediyenin tüm imkanlarını terör örgütüne peşkeş çekmeye kadar örgüte yönelik türlü destek adımları attığı biliniyordu.
Askeri operasyonda öncelik 'arkanızın' sağlamda olması
Emekli Tuğgeneral Fahri Erenel, terör örgütünün bulunduğu bir bölgeye düzenlenecek operasyonda önceliğin her zaman 'gerinizin sağlam olması' düşüncesine olduğunu vurguladı.
Teröristlerin dağ yapılanmasının güvenlik güçlerinin çok büyük çabalarının ardından ciddi yara aldığının altını çizen Erenel, şöyle devam etti:
"PKK'nın kış tertiplenmesine darbe üzerine darbe indirildi. Dağda aradığını bulamayan örgüt, HDP'li belediyeler üzerinde süreci şehirlere yaymak istedi. Siz dağdaki yeme-içme-barınma şartlarını yok ediyorsunuz, belediye bu teröristlere şehirde aynı imkanları veriyor.
İç güvenlik operasyonları kapsamında örgütün en büyük darbeyi yediği şehirler, bu sabah operasyonların yapıldığı şehirler. Lider kadrosu dağda etkisiz hale getirilen teröristler son çare olarak şehre yöneldi ve bu sabah itibariyle o bağları da koparıldı.
Yapılacak Suriye operasyonu ile arasında bağ var
Türkiye'nin Suriye'deki terör bölgesine düzenleyeceği operasyonla bu sabah bazı HDP'li belediyelere karşı atılan adım arasındaki bağa dikkati çeken Erenel, "Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyinde terörle bu denli mücadele ederken içeriyi kendi başına bırakamazsınız. Devlet, terörle hem içeride hem dışarıda mücadele ederken terör artıklarını da etkisiz hale getirmek zorundaydı ve getirdi. Devletlerin kendi bekaları için bu tür adımlar atmaları son derece normal ve hukuki bir durum" şeklinde konuştu.
Operasyonlar devam edebilir
Terör ve Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, konuyla ilgili açıklamasında son derece hassas ve tehlikeli bir sürece girildiğine işaret ederek, "Bir taraftan sınırı aşan alanlarda uğraştığımız bir terör örgütü var ki bunlar Irak ve Suriye'nin kuzeyinde. Diğer tarafta Türkiye'de toplumsal katmanları ve siyaseti maniple edebilecekleri bir alan oluşturmuşlardı." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin gelecekte söz konusu bölgelerde belediyeler üzerinden yapılacak provokasyonlarla karşı karşıya kalabileceğine vurgu yağan Ağar, şöyle devam etti:
"Tabi şartlar böyle olunca gerek içeride gerek dışarda terör örgütünün bileşenlerine müdahale kaçınılmaz bir hal aldı. Demokrasi önemli ama devletin iradesini göstermesi de hayati derecede önemli.
HDP'li belediyelerin terörün insan kaynağını fonlanması gibi bir görev üstlenmesi herkesin gördüğü bir şeydi.
Sınırın içinde terörle mücadelede son derece iyiyiz ancak Türkiye, Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyinde de adımlar atmak zorunda. Türk ordusu ve Türkiye olmadan Irak ve Suriye'nin kendi sınırları içindeki terörü ortadan kaldıracak bir potansiyeli yok."
Bu operasyonun, dışarıda yapacağımız operasyonlarla da doğrudan bağlantısı olduğuna inanıyorum. Dağdaki teröristi aşan bir süreç var. Terörün ve teröristlerin küreselciler tarafından desteklendiği çok kritik, çok hassas ve çok tehlikeli bir sürecin içinden geçiyoruz."