2011 yılındaki genel seçimlerden hemen sonra sahneye konulan şike tezgahının Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) hükümeti hedef alan ilk kumpası olduğunu mahkeme tescilledi. FETÖ’nün en büyük kumpaslarından olan ‘Futbolda şike kumpası’ davasının gerekçeli kararını açıklayan İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi, kumpası 17/25 Aralık ve 7 Şubat krizine benzeterek “Hedefleri kulüpler üzerinden kaos çıkarmak ve devleti/hükumeti işlevsiz hale getirmekti” vurgusu yaptı.
TEK HAMLEDE ÇOK KAZANÇ
- Gerekçeli kararda spor kamuoyunu ve milyonlarca taraftarı bulunan camiaları karşı karşıya getirmek ve kaos ortamından faydalanmak isteyen FETÖ’nün, özellikle emniyet ve yargı içerisindeki elemanları vasıtasıyla harekete geçirdiği kumpas organizasyonu ile tek bir hamle ile birden fazla çıkar sağlamayı amaç edindiği belirtildi.
AMAÇ HÜKÜMETİ YIPRATMAK
Örgütün bu yolla toplumsal kutuplaşma ve huzursuzluk ortamı oluşturarak devleti ve hükumeti bu kaotik ortamdan sorumlu göstermeyi amaçladığı, böylelikle Fenerbahçe kulübünün yönetimini ele geçirmeye çalışarak sahibi olduğu taraftar kitlesinden ve finansal gelirden nemalanmaya çalışmayı hedeflediği de kararda anlatıldı. FETÖ’nün genel hareket tarzının devlet içerisindeki kadrolara sinsice yapılanmasının yanı sıra toplumsal kaostan beslenmesi olduğu ifade dilen kararda, daha önce 17/25 Aralık ve 7 Şubat MİT Kumpası yargılamalarında olduğu gibi kumpasların ana temasının toplumu, hedefindeki algıya yönelterek kaos çıkarmak ve böylelikle devleti ve hükumeti yıpratmaya ve işlevsiz hale getirmeye çalışmak olduğu aktarıldı.
MANKURT HAYATA ADANMIŞLAR
- FETÖ’nün toplumun sinir uçlarına yerleşmiş bir virüs gibi toplumun duyarlılık göstereceği konuları istismar etmeyi bir yöntem olarak kullandığını belirtildiği gerekçeli kararda örgütün kimi zaman çevreci eylemleri, kimi zaman etnik kimlikleri, kimi zaman da kadın cinayetlerini herhangi bir ideoloji kalıbı gözetmeksizin istismar edip provoke eden ve bundan her anlamda devleti ve hükumeti sorumlu tutarak yıpratmaya çalıştığı da vurgulandı. FETÖ’nün sadece yurt içinde değil yurt dışında da kara propaganda yaptığının belirtildiği kararda
- denildi.
- Dava sonunda gazeteci
- de aralarında olduğu 48 sanığa 5 yıl 1 ay ile bin 971 yıl arasında değişen hapis cezası verildi.
Para kaynağı olarak gördü
2 bin 899 sayfalık gerekçeli kararda futbolun sadece bir spor dalı olmaktan öte sponsorluklar, yayın gelirleri, reklam ve isim hakları ile birlikte tek başına küresel bir endüstri haline geldiği belirtilerek ekonomik yönden sürekli olarak bir arayış içinde olan FETÖ’nün uzun yıllardır futbol üzerinde durduğu ve yapılanma çabasına girdiği anlatıldı. FETÖ’nün futbol içerisinde 1990’lı yıllardan itibaren eleman ve üye devşirdiği, ilerleyen süreçte üyesi olan sporcular ve spor adamları sayesinde ‘himmet’ geliri sağladığı kararda belirtildi. Örgütün futbol endüstrisi içindeki yapıya ait organizasyonlarla gelir kaynağını artırdığı ve milyonların severek takip ettiği sporcu yüzleri ile kendisini sempatik gösterme çabası ile hareket ettiği de karara yazıldı. Kararda, FETÖ’nün teknik adam ve oyuncu transferine kadar nüfuz ettiği de anlatıldı. Örgütün bilerek soruşturmanın yönünü futbol federasyonu ve Fenerbahçe’ye çevirdiği de vurgulandı.
Türk sporunda derin yara açtı
- Gerekçeli kararda,
- değerlendirilmesinde bulunuldu.