Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan hakkında 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan ve daha sonra itirafçı olan Ş.Ç.U., İstanbul’da üniversite okurken FETÖ’nün öğrenci evlerine nasıl katıldığını anlattı.
İstanbul Üniversitesine yeni başladığı dönem tanıştığı Nazmi A’nın örgütün evlerinde kalması için kendisini ikna ettiğini belirten Ş.Ç.U, “Gidiş geliş yaptığım evdeki ortamın yurt ortamından daha rahat olmasından dolayı bunu kabul ettim. Bu evde tam hatırlamamakla birlikte Çapa Tıp Fakültesinde sınıf arkadaşlarım olan Hüseyin Onur S., Mustafa U. ve Tokatlı Önder adında soyadını hatırlamadığım şahıs ve yukarıda bahsettiğim Nazmi A. ile kalmaya başladım.
"AYAKLARIMIZ HALIYA DEĞİYOR"
Bu şahıslarla birlikte kalmaya başladığımda bana yurdun karşısında arkadaşlarının öğrenci evi olduğunu, arada oraya oturmaya gittiklerini, çay içip muhabbet ettiklerini, yurtta banyo yapmak sıkıntılı olduğu için orada rahat rahat duş alabildiklerini, ’ayaklarımız halıya değiyor’, ’ev ortamı’ şeklinde güzellemelerle anlattıkları oluyordu. Yurtta kalmaya başlamamın 2-3. ayı sıralarında beni bahsettikleri bu eve götürdüler. Bu eve gittiğimde hatırladığım kadarıyla bizden başka 2-3 kişi daha vardı” ifadelerini kullandı.
'SÜRPRİZ' DİYEREK GÜLEN'İN SOHBETİNE GÖTÜRDÜLER
FETÖ mensuplarıyla aynı evde kalmaya başladıktan sonra kendilerini ‘sürpriz’ adı altında elebaşı Gülen’in sohbetine götürdüklerini söyleyen Ş.Ç.U., “Bu evde kaldığım dönem içerisinde uçak ile bizi Ankara’ya getirdiler. Hiçbir şekilde para vermeden bizlere uçak bileti alınmış. Bizleri ’Sizi Ankara’ya gezmeye götürüyoruz, sürpriz yapacağız’ şeklinde getirdiler.
"KONUŞMALARINDAN PEK BİR ŞEY ANLAMADIM"
Bizi Ankara’da adresini bilmediğim bir özel okula getirdiler. Özel okulun konferans salonuna getirdiler. Konferans salonunda beklerken Fetullah Gülen olduğunu ilk defa orada öğrendiğim, yüzünü, şeklini ilk defa orada gördüğüm teröristbaşı oradaki katılanlara vaaz şeklinde sohbet verdi. Bu sohbetin ne ile ilgili olduğunu dahi hatırlamıyorum, zaten konuşmalarından pek bir şey anlamamıştım.
"KARŞISINDA İKİ BÜKLÜM OTURUYORLARDI"
Bu vaazda konudan ziyade insanların Gülen karşısında iki büklüm oturuşları, aciz şekilde durmaları, ona insan üstü bir varlıkmış gibi davranmaları beni olumsuz olarak çok etkilemişti. Bize buraya gelene kadar niçin geldiğimizi, uçak biletlerimizin ne şekilde alındığı gibi konularda hiçbir şekilde açıklama yapmadılar. Ardından tekrar İstanbul’a geri döndük” şeklinde konuştu.