Yargıtay eski Cumhuriyet Savcısı Ahmet Gündel, Yüksek Mahkemenin askerlere sivil yargı yolunu açan ve askerî yargının görev alanını daraltan yasa değişikliğini iptal etmesinin, Anayasa değişikliğini tetikleyeceğini söyledi.
Ergenekon soruşturması ve davalarının, yasa değişmeden önce başladığı için sivil mahkemelerde görülmeye devam edeceğini dile getiren Gündel, demokrasi ve hukuk devleti noktalarından olumsuz bir karar olduğunu vurguladı.
CİHAN muhabirinin sorularını cevaplayan Gündel, Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararın herkesi bağlayıcı nitelikte olduğunu belirtti. Gönlünden, Anayasa Mahkemesi'nin önüne gelen iptal davası hususunda, demokrasiden ve hukuk devletinden yana bir yorum koyması ve iptal davasının müzakerelerinde bunu göz önünde bulundurmasının geçtiğini anlatan Gündel, ancak Anayasanın 145. maddesinin lafzi yorumundan, oradaki yazan kelimelere takılmaktan kaynaklanan bir yorumla hareketle bu yasal düzenlemenin iptal edildiğini ifade etti.
Kararın ardından birçok televizyon ve gazetelerde askerlerin de içinde bulunduğu davalarda görevsizlik kararları verilerek, askeri mahkemelere gönderilmesi gerektiğininin ifade edildiğini hatırlatan Gündel, "Bu tamamen yanlış bir yorum. Ergenekon soruşturması ve davası, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen bu yasal düzenlemeden çok çok önce başlamış olan bir soruşturmaydı. Kafa karışıklıkları giderilsin diye yasal düzenleme sonradan getirildi. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a yönelik süikast iddiaları, Dursun Çiçek'e ait olduğu ileri sürülen ıslak imzalar, muvazzaf subayların bir takım silahları gömmesi olayları, balyoz darbe planı olayları tamamen hükümeti ortadan kaldırmaya ve Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik darbe girişimi suçları kapsamında olduğu için muvazzaf olsun, emekli olsun sivil mahkemelerde görülmeye devam edecektir. Değişen birşey olmayacaktır. Ellerindeki dosyaları askeri mahkemelere göndermeyecektir. Olay bundan ibaret. Darbe suçlarına bakmak dediğimiz olay, askeri ceza yasasından kaynaklanıyor. Darbeye teşebbüs suçları, hükümeti ve Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik olduğu için, hitap ettiği alan sivil alanlardır. Bu itibarla darbeye teşebbüs suçları, görevli askerler tarafından işlenmiş olsalar bile sivil alanlarda bir hüküm, sonuç icra edeceğinden bu yönden zaten askeri suç adli soruşturma mercileri tarafından bakılmaları gereken davalardır. Darbeye teşebbüs suçları askeri suçlar değildir." dedi.
Kararın demokrasi ve hukuk devleti noktalarından olumsuz bir karar olduğunu vurgulayan Gündel, ancak bu durumun Anayasa değişikliğini de tetikleyici mahiyette olacağını savundu. İptal kararının Anayasa değişikliğini tetikleyeceğini belirten Gündel, "Daha öne alınmasını sağlayacaktır. Bu noktadan da olumlu bir etki ortaya çıkaracaktır." diye konuştu.