Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Kurulu, Gezi Parkı odaklı olaylara ilişkin davada tahliyesi ve beraatine karar verildikten sonra başka suçtan tutuklanan Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala'nın bireysel başvurusunda, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediğine hükmetti.
Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü, 15 Aralık'taki gündem toplantısında, başvurunun Genel Kurula sevkine karar vermişti.
Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Osman Kavala'nın bireysel başvurusunu bugünkü gündem toplantısında ele aldı.
Genel Kurul, Kavala'nın Anayasa'nın 19. maddesinde güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediğine karar verdi. Kararın 7 üyeye karşı 8 üyenin oy çokluğuyla alındığı öğrenildi.
Osman Kavala ile ilgili yargısal süreç
Gezi Parkı odaklı olaylara ilişkin davada "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs", "mala zarar verme", "nitelikli yağma", "tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması veya el değiştirilmesi", "kasten yaralama", "ağırlaştırılmış yaralama" ve "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet" suçlarından İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince yargılanan Kavala'nın, suçların işlendiğine dair mahkumiyete yeter derecede hukuka uygun somut ve kesin delil bulunmadığı gerekçesiyle beraati ve tahliyesine karar verilmişti.
Kavala hakkında ayrıca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında sevk edildiği mahkeme tarafından 9 Mart'ta "devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme" suçundan tutuklanma kararı verilmişti.
"Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan 2 yıllık tutukluluk süresinin dolduğu gerekçesiyle 20 Mart'ta tahliyesine karar verilen Kavala, casusluk suçundan tutuklu bulunduğu için cezaevinden çıkamamıştı.
Daha önce yaptığı başvuru reddedilmişti
Osman Kavala'nın avukatlarının, "tutuklama tedbirinin hukuki olmaması, soruşturma dosyasına erişimin kısıtlanması ve tutukluluk incelemelerinin hakim/mahkeme önüne çıkarılmaksızın yapılması nedenleriyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği" iddialarıyla ilgili daha önce yaptığı bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi Genel Kurulunca 22 Mayıs 2019'da reddedilmişti. Genel Kurul, kararı 5'e karşı 10 üyenin oy çokluğuyla almıştı.