Türkiye’nin markaları

Yeni ekonomi dergisi Z Raporu, Eylül sayısında, Türk tüketicisinin markalara yönelik bakış açısını yansıtan kapsamlı bir araştırma dosyasını kapağına taşıdı. Areda Danışmanlık tarafından Z Raporu için ilk defa gerçekleştirilen ‘Benim Markam’ araştırması, Türk tüketicisinin marka eğilimlerine ilişkin çarpıcı sonuçlar sunuyor.

Haber Merkezi
Fotoğraf: Arşiv

Yeni ekonomi dergisi Z Raporu’nun Eylül sayısı, gazete bayilerinde ve seçkin kitabevi raflarında yerini aldı. Z Raporu için Areda Danışmanlık tarafından hazırlanan ‘Benim Markam’ araştırmasının sonuçları, Türkiye’nin en çok güvendiği, beğendiği ve sürekli tercih ettiği markaları ortaya koyuyor.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2019/09/02/11/51/resized_b4a89-1093c822kapakgorseli.jpg

MUHATAPLAR SADECE MÜŞTERİ DEĞİL AYNI ZAMANDA ORTAK

Markaların muhataplarına sadece tüketici veya müşteri olarak değil, ortak olarak bakması gerektiğine ilişkin bir iddia ile yola çıkan ‘Benim Markam’ araştırması, marka sahiplerine, rakiplerine karşı avantajlı konuma geçmek için pek çok ipucu ve içgörü sağlıyor.

Araştırma gıda, dayanıklı tüketim, giyim, finans ve hizmetler başta olmak üzere toplam 27 kategoride yapıldı. Geniş bir yelpazeye yayılan araştırmanın sonuçları, Türkiye’nin lider markalarıyla tüketiciler arasındaki güven, beğeni ve sadakat ilişkisini detaylarıyla ortaya koyuyor.

KÜRESEL BİLEK GÜREŞİNİN YENİ SIKLET MERKEZI: HÜRMÜZ BOĞAZI

Hürmüz eksenli İran-ABD gerilimi, iki ülke ile sınırlı bir mücadele mi, yoksa daha büyük bir bulmacanın parçalarından biri mi? ABD, küresel rakibi Çin'i kuşatmak için, Doğu Akdeniz kıyılarından Hürmüz'e kendi varlığını geliştirmenin peşinde. Son üç ayda bölgede yaşanan gelişmeler, gerilimin sadece İran ile ilgili olmadığını, İran’ın paravan olarak kullanıldığı bir matruşka stratejisinin parçası olduğunu gözler önüne seriyor. Matruşka açıldıkça ortaya çıkan gerçekler, Z Raporu’ndaki kapsamlı bölge dosyasında…

ÖZEL OKULLAR KÜRESEL ÇAPTA YAYGINLAŞIYOR

Eylül, her şeyden önce, çocukları okula başlayacak aileler için ciddi kararlar aldıkları, özel bir ay olma özelliği taşıyor. Z Raporu'nun sayfalarına taşıdığı özel okul incelemesi, eğitim sektörüne global bir bakış açısıyla yaklaşıyor. Son 15 yılda orta gelirli ülkelerde özel okullara kayıt olma oranında kayda değer bir artış gözleniyor. Türkiye’de ise bu rakam yüzde 15 düzeyinde, özel okul sayısı ise 11 bin 694. Özel okullar sadece Türkiye’de değil, küresel çapta yaygınlaşıyor. Dosyada yer alan ilginç bir bulgu ise, gelişmiş ülkelerde devlet okullarına, gelişmekte olan ülkelerde ise özel okullara yönelik ilginin arttığına işaret ediyor.

EKONOMİ
Büyümenin eşiğindeyiz