Lisans üstü eğitim için gitti: Yüz tanıma şirketi kurdu

Türkiye'de üniversiteyi bitirdikten sonra cebinde 350 dolarla lisans üstü eğitim için gittiği Japonya'da, ülkenin ilk yüz tanıma şirketi Ayonix'i kuran Doç. Dr. Vural, kanser, parkinson, alzaymır gibi hastalıkların analizlerinin yüzden yapılabilmesi için çalışma yürütüyor. Vural, "Yüzden hastalık analizinin yapılmasını sağlayacak çalışmayı İngiltere ile yürütüyoruz. Araştırma ve geliştirme aşamasının yaklaşık yüzde 90'ı bitmiş durumda" dedi.

Doç. Dr. Vural, eğitim için gittiği Japonya'da yüz tanıma şirketi kurdu.

Türk bilim insanı Doç. Dr. Sadi Vural, geliştirip ürettiği, şu an dünyanın 30 ülkesinde kullanılan yüz tanıma sistemiyle yakında kanser, parkinson, alzaymır gibi hastalıkların analizlerini de yapmaya başlayacaklarını bildirdi.

Türkiye'de üniversiteyi bitirdikten sonra cebinde 350 dolarla lisans üstü eğitim için gittiği Japonya'da, ülkenin ilk yüz tanıma şirketi Ayonix'i kuran Vural, yaptığı açıklamada, sistemin sağlık alanında kullanılabilmesine yönelik çalışmalarda son aşamaya geldiklerini anlattı.

"Yüzden hastalık analizinin yapılmasını sağlayacak çalışmayı İngiltere ile yürütüyoruz. Araştırma ve geliştirme aşamasının yaklaşık yüzde 90'ı bitmiş durumda." diyen Vural, ürünü ilk aşamada doktorların mı yoksa bireylerin mi kullanacağına henüz karar vermediklerini, bunun ilerleyen süreçte netleşeceğini söyledi.

Cep telefonlarında kullanılabilecek

Vural, yüzden hastalık analizinin yapılmasını sağlayacak sistemin ileride ulaşacağı en son noktaya ilişkin, "Son kullanıcı olarak insanlar cep telefonlarını açtıklarında anlık olarak hastalık konusunda yüz analizlerini yapabilecek. Yani bir sağlık sıkıntısınız varsa, cep telefonunuz en yakın sağlık kurumuna gitmeniz gerektiğine ilişkin uyarı verecek. Anbean tedavinizin ilerleyişini de yine telefondaki yüz tanıma programından takip edebilecek ve durumunuzun iyiye gidip gitmediğini görebileceksiniz." bilgisini paylaştı.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2019/08/12/12/28/resized_3599c-95ef848020190812_2_37739119_46748867.jpg

Birçok hastalığın belirtilerinin yüze yansıdığını anlatan Vural, "Yüzde bazı noktalar var. Örneğin kalple ilgili bir rahatsızlığınız varsa yüzün bazı kısımlarında değişimler başlıyor. Beyne giden bazı damarlar yüzden geçiyor, şişmeler, basınç değişikleri doğrudan yüzdeki mimikleri etkiliyor. Bunları aktif şekilde araştırıyorum, hastanelerle birlikte çalışıyoruz. Şu ana kadar çok güzel sonuçlar aldık, yakında ürün olarak vermeyi planlıyoruz" dedi.

"Göğüs kanserini birinci evre olmadan yüzden tespit edebiliyoruz"

Kanserin tüm dünyanın sorunu olduğuna, özellikle göğüs kanserinin kadınlarda çok yaygın görüldüğüne dikkati çeken Vural, şöyle devam etti:

"Bu yöntem 'önleyici tıp' olarak adlandırılıyor. Örneğin şu an her 9 kadından birinde yaşa bakmaksızın ortaya çıkma potansiyeli olan göğüs kanserini, birinci evre olmadan kişinin yüzünden tespit edebiliyoruz. Sadece göğüs değil mide, akciğer, pankreas kanserlerini de tespit edebilmek için çalışmalarımızı yürütüyoruz. Örneğin Apple'ın kurucusu Steve Jobs, pankreas kanserinden vefat etti. Kullandığı Iphone'da kanserin vücudunda ilerleyişini yüzden görebilseydi belki de bugün hala aramızdaydı.

Kanser çok boyutlu ve çeşitli. Her kanser türünün yüzde oluşturduğu değişim farklı. Örneğin göğüs kanserinde yanak ve çene etkileniyor. Pankreas burun uçlarını, akciğer kanseri ise göz altlarını etkiliyor. Biz tüm bu özellikleri cep telefonu kamerasından çekilen selfie ile 1-2 saniye içerisinde inceleyip, sonucu görebiliyoruz. Bunu herkesin elindeki cep telefonlarıyla, özel bir alet kullanmadan hızlıca ve yüzde 90'ın üzerinde doğrulukla gerçekleştirebilmemiz büyük avantaj."

"Farklı milliyet, yaş ve cinsiyetten binlerce hastaya ulaştık"

Vural, kanserle ilgili çalışmaların yanında halk arasında "bunama" olarak bilinen demans, parkinson, alzaymır ve kalp krizi risklerini de önceden tespit edebileceklerini anlatarak, "Bu noktada dünyada birkaç tıp merkeziyle araştırmalarımızı aktif yürütüyoruz. Farklı milliyet, yaş ve cinsiyetten binlerce hastaya ulaştık. Hem klinik çalışmaları sürdürüyoruz hem de testlerimizi yapıyoruz." dedi.

Vural, "Bizim hem yüz tanıma sistemlerinde 20 yılı aşkın süre Ar-Ge yapmamız hem de tıp konusunda üstün bilgimizin bulunması başarılı sonuçlar elde etmemizi sağlıyor. Bundan sonraki süreçte daha çok hastane ve hekimle iş birliğine gitmeyi, onları da çalışmamıza dahil edebilmeyi istiyorum" değerlendirmesinde bulundu.

EKONOMİ
Yargıtaydan 'yıllık izin' kararı

EKONOMİ
Küresel yatırım son 9 yılın en düşük seviyesinde

EKONOMİ
Türkiye ile Afrika arasındaki ticaret hacmine THY dopingi