Cumhurbaşkanlığı seçimleri artık geride kaldı. Ekonomi, hükümetin öncelikli konuları arasında ilk sıralarda yer alıyor.
Mevcut kabineden Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy dışındaki tüm isimlerin milletvekili seçilmesi nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yola tamamen yeni yüzlerle devam etmesi bekleniyor.
Anayasa’ya göre, milletvekilleri bakan olamıyor, kabineye atanacak isimler parlamento dışından seçiliyor. Eğer milletvekili seçilen bir isim bakan olacaksa vekillikten istifa etmesi gerekiyor.
Seçimden önce ekonomi yönetiminde görev alması muhtemel bakanlar tartışılırken Mehmet Şimşek ismi gündeme gelmişti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, seçimin ardından pazar akşamı yaptığı açıklamalar da bu konuda atılacak adımlar ve olası ekonomi yönetimi hakkında ipuçları verdi.
Herkesi şaşırtacak yeni bir ekonomik atılım yapılacak
Konuşmasında güven ve istikrar vurgusu yapan Erdoğan, şunları söyledi:
Artık tüm vaktimizi ve enerjimizi çalışmaya, eser üretmeye, hizmet vermeye tahsis edeceğiz.
Enflasyonun yol açtığı fiyat artışlarından kaynaklanan sıkıntıları gidermek, refah kayıplarını telafi etmek, önümüzdeki günlerin en acil konu başlığıdır.
Güven ve istikrar kavramı çok önemli, bununla yola devam edeceğiz. Güçlü bir ekonomi yönetimini bu iki kavram üzerine kuracağız. Uluslararası itibara sahip bir finans yönetimi, yatırım ve istihdam odaklı bir üretim ekonomisi tasarlıyoruz.
Sanayiden enerjiye her alanda giderek artan üretim gücümüzün sağladığı imkanları, herkesi şaşırtacak yeni bir ekonomik atılımın lokomotifi haline getireceğiz.
Sanayimizi bilhassa savunma sanayimizin marka değerini artıracağız.
Bizi dünya gıda sektörünün en önemli aktörlerinden biri haline getiren tarım ve hayvancılıkta girdi fiyatlarını düşüren, üretici gelirlerini artıran, tüketici erişimini kolaylaştıran bir sistemi hayata geçireceğiz.
Hizmetler sektörümüzün ana gelir kaynağı turizmde yakaladığımız ivmeyi sürdüreceğiz.
Sosyal yardım ve destek sistemimizi, milletimizin tek bir ferdinin bile kendisini sahipsiz hissetmeyeceği, dışlanmışlık duygusuna kapılmayacağı seviyeye getirene kadar geliştireceğiz. Kısacası önümüzdeki dönemin her anını Türkiye Yüzyılı’na yakışır eser ve hizmetlerle değerlendireceğiz.