Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, dün itibarıyla üst üste 13'üncü işlem gününü de yükselişle tamamlayarak, tarihinde ilk kez bu türde bir ralliye imza attı.
BIST 100 endeksi, 15 Mayıs'ta başlayan ve dünkü kapanışa kadar devam eden 13 günlük ralli ile tarihinin aralıksız en uzun soluklu çıkışını yaptı. Endeks tarihinin bir önceki en uzun rallisi, 13 Ağustos'tan 31 Ağustos'a kadar süren 1993'teki 12 günlük seriydi.
Analistler, özellikle holding, ticaret ve gayrimenkul yatırım ortaklığı hisselerinde yoğunlaşan alımların genele yayılması durumunda BIST 100 endeksinin 111.000 direncini aşabileceğini ve sırasıyla 115.000 ve 120.000 seviyelerinin gündeme gelebileceğini belirtti.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası vaka sayısındaki azalma ve hükümetlerin karantina tedbirlerini kaldıracağına yönelik iyimserlikle başlayan pay piyasalarındaki yükseliş, küresel ekonomilerde beklenenden iyi gelen makro ekonomik veriler, döviz kurlarında azalan oynaklık ve majör merkez bankalarının ekonomiyi desteklemeye devam edeceklerine yönelik açıklamalarıyla bugüne kadar devam etti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) politika faizini 50 baz puan indirerek yüzde 8,25'e çekmesi, Kovid-19 önlemlerinin kademeli olarak kaldırılacağı ve ekonominin hızlı bir şekilde toparlanacağına yönelik beklentiler pay piyasalarındaki alımların güçlenmesini sağladı.
Borsa yatırımcısı 13 günlük ralli ile ortalama yüzde 10,9 kazanırken, bu dönemde ticaret hisselerine yatırım yapanların getirisi yüzde 17,8, gayrimenkul hisselerindeki getiri 16,70 ve holding hisselerine yatırım yapanların kazancı yüzde 11,9 oldu.
Borsanın yükselişinde lokomotif görevi gören ve BIST 100 endeksinde en büyük ağırlığa sahip olan Bim Birleşik Mağazalar Zinciri bu süreçte yüzde 22,50'lik getiri sağladı.
Büyük holding pay piyasalarının performansına bakıldığında en yüksek getiriyi yüzde 18,52 ile Koç Holding sağlarken, onu yüzde 18,8 ile TAV Havalimanları ve yüzde 11,4 ile Sabancı Holding izledi.
Şubat ve marttaki kayıplar telafi ediliyor
BIST 100 endeksi, 2020'nin başında yükseliş eğiliminde hareket ederek tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 124.537 puana kadar çıksa da, Kovid-19 salgının ortaya çıkardığı belirsizliklere paralel Şubat ve Mart aylarında satış ağırlıklı bir seyir izlemişti.
2019'u 114.425 puandan tamamlayan BIST 100 endeksi, Kovid-19 salgının küresel ekonomide tedarik zincirinde olası kırılmaları beraberinde getireceği endişeleriyle martın ortasında yüzde 24 düşüşle 86.853 seviyesine kadar indi.
Endeks, küresel bazda merkez bankalarının sınırsız likidite imkanları ve hükümetlerin trilyonlarca dolarlık teşvikleriyle yükseliş eğilimine geçen küresel pay piyasalarına paralel kayıplarının büyük kısmını telafi etti ve dün itibarıyla 2019'un yüzde 3,85 altında 110.021 puandan kapanış yaptı.
Bu 4 sektör endeksinin 2019 kapanışına göre getirileri yüzde 30'u aşarken, hesaplanan 22 sektör endeksinden sadece 7'sinin negatif performans göstermesi dikkati çekti.
Bu dönemde yatırımcısını en fazla üzen sektör, yüzde 20,15 ile bankacılık olurken, onu sırasıyla ulaştırma, holding, metal eşya makina, kimya petrol plastik, metal ana sanayi ve inşaat takip etti.
Endeksin en az 10 gün süren yükseliş rallileri tarihsel bazda incelendiğinde, yüzdesel olarak en fazla getirinin yüzde 49,6 ile 1997 yılında sağlandığı görülüyor.
Endeks tarihinde 2012, 2016 ve 2019'da 11 günlük üç ralli gerçekleşirken, bu yükselişlerde değer kazancı sırasıyla yüzde 6,1, yüzde 6,9 ve yüzde 10,8 oldu.
1993'te 12 gün üst üste yükselen endeks bu dönemde yüzde 29,4 değer kazanırken, o dönemde kaydedilen en uzun ralli rekoru 27 sene sonra kırılabildi.
BIST 100 endeksi 15 Mayıs'tan 5 Haziran'a kadar üst üste 13 iş gününde de yükselerek, endeksin en uzun soluklu rallisini kaydederken, bu süredeki getiri yüzde 10,9 oldu.
Analistler, 2020 yılının geri kalanına ilişkin değerlendirmelerinde risk faktörleri olarak Kovid-19 salgınında ikinci dalganın yaşanması, ABD ile Çin arasında yaşanabilecek bir başka ticaret savaşı, jeopolitik gelişmeler ve piyasalarda artabilecek oynaklıkları öne çıkarırken, ABD'de kasımda yapılacak başkanlık seçimleri ve Türkiye'nin kredi notlarına ilişkin değerlendirmelerin de piyasaların yönü üzerinde belirleyici olacağını kaydediyor.
Fed ve Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) piyasalara likidite sağlamak amacıyla attığı adımların pay piyasalarını desteklemeye devam etmesinin olası olduğunu anımsatan analistler, makro ekonomik göstergelerdeki iyileşmenin de risk iştahını artırmasının beklendiğini bildirdi.
Analistler, dün ABD'de açıklanan istihdam raporunun beklenenden oldukça iyi geldiğini ve ABD ekonomisinde "V" şeklinde bir toparlanma ihtimalinin arttığını, Çin'de imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verisinin tekrar 50 seviyesinin üzerine çıkarak güçlü bir toparlanmaya işaret ettiğini belirtti.
ECB'nin, Pandemi Acil Varlık Alım Programı'nı (PEPP) 600 milyar avro artırarak 1 trilyon 350 milyar avroya çıkardığına dikkati çeken analistler, Çin Merkez Bankası'nın (PBoC) da bankaları desteklemek adına 20 milyar dolarlık ek bir paketi uygulamaya almayı düşündüğünü kaydetti.
Analistler, Fed'in halihazırda sınırsız varlık alımı taahhüdünün devam ettiğini ve diğer majör bankalarının da gerekli adımları atmaya devam etmekten geri kalmayacağına ilişkin açıklamalarının varlık fiyatları üzerinde etkili olmayı sürdüreceğini ifade etti.
Bununla birlikte, alınan önlemlere rağmen küresel ekonomide önemli bir daralma yaşanmasının beklendiğine işaret eden analistler, St. Louis Fed'in ABD ekonomisinin yılın ikinci çeyreğinde çeyreklik bazda yüzde 35 küçülebileceğini, ECB'nin Avro Bölgesi Gayri Safi Yurtiçi Hasılası'nın (GSYH) 2020'de yüzde 8,7 daralabileceğini tahmin ettiklerini hatırlattı.
Analistler, Avro Bölgesi'ndeki ekonomik gelişmelerin Türkiye'nin en önemli ticari ortaklarından olması sebebiyle Türkiye açısından büyük önem arz ettiğini, bu bölgedeki ekonomik gidişatın pay piyasaları üzerinde etkili olabileceğini kaydetti.
Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 111.000 seviyesinin direnç konumunda olduğunu, bu seviyenin aşılması durumunda dolar bazlı 17.000 seviyesinin gündeme gelebileceğini dile getirdi. Dolar bazlı 17.000 seviyesi cari kurla (6,77) 115.090 seviyelerine denk geliyor. Endeksin tarihi zirvesi ise 22 Ocak 2020 tarihinde gördüğü 124.536,60 puan seviyesinde bulunuyor.
Olası düşüşlerde endeksin 100.000 puan üzerinde tutunup tutunamayacağının takip edilmesi gerektiğini vurgulayan analistler, bu seviyenin altında 92.500'in önemli destek konumunda olduğunu söyledi.