Trabzon Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Cemil Pehlevan, dünyada 500 istilacı böcek ve akar türü olduğunu ve bunların çoğunun bitki zararlıları olarak tanındığını belirterek bu böceklerin yılda 13 milyar dolar ürün kaybına neden olduğunu söyledi. Bu türlerle mücadele kapsamında milyarlarca dolar harcandığını kaydeden Pehlevan, son dönemde Doğu Karadeniz Bölgesi’nde sıkça görülen ’Kahverengi pis koku böceği’nin de bu istilacı türlerden biri olduğuna dikkat çekti.
Bu böcek türünün uluslararası ticaretin artmasıyla tüm dünyaya yayılmaya başladığını ve yayılışını sürdürdüğünü kaydeden Pehlevan, "İstilacı yabancı türler, hem doğal hem de tarımsal ekosistemler üzerinde çok sayıda olumsuz etkiye neden olmakta, ciddi ekonomik kayıplara ve olumsuz çevresel etkilere yol açmaktadır. Dünyada 500 istilacı böcek ve akar türü olduğu ve bunların çoğunun bitki zararlıları olarak tanındığı belirtilmektedir. Bu böceklerin yıllık ürün kayıpları 13 milyar doları bulmakta ve bu türlerle mücadele kapsamında da miyarlarca dolar harcanmaktadır. Halyomorpha halys (Kahverengi pis koku böceği), bu istilacı türlerden biri olup uluslararası ticaretinde artmasıyla tüm dünyaya yayılmaya başlamış ve yayılışını devam ettirmektedir. Türkiye’nin Kuzeydoğu sınırını Gürcistan’dan doğal yollarla ülkemize 2017 yılında geçiş yapmış ve şu anda, Artvin (Kemalpaşa, Hopa, Borçka, Arhavi, Artvin merkez) Rize (Fındıklı) ili tarım ve ormanlık alanlarında ve tespit edilmiştir. Kahverengi pis koku böceği için uçuş mesafesinin 67 ve 75 km olduğu düşünüldüğünde yayılış hızı bizi ürkütebilir. Şu an bulunduğu alanda konukçu fazlalığı nedeniyle yayılışı yavaş gerçekleşmektedir. Halyomorpha halys yüzlerce bitkinin özsuyunu emerek ağaçlarda, meyvelerde ve sebzelerde çok önemli zararlanmalara neden olmaktadır” dedi.
"DÜNYADA 50'DEN FAZLA ÜLKE HALYOMORPHA HALYS İLE MÜCADELEYİ SÜRDÜRMEKTEDİR"
Dünyada 50 den fazla ülkenin söz konusu böcekle mücadelesini sürdürdüğünü kaydeden Pehlevan, “Amerika’da 2010 yılında elma bahçelerinde 37 milyon dolarlık, İtalya’da 2014 yılında 15.5 milyon Euroluk, 2010 yılında Doğu ABD’de şeftali bahçelerinde yüzde 100 mahsul kaybına neden olduğu belirtilmektedir.Yüksek yayılma potansiyeli ve birçok meyvede oluşturduğu ekonomik zarar nedeniyle, EPPO (Avrupa ve Akdeniz Bitki Koruma Örgütü) Karantina Listesi’nde yer almaktadır. Dünyada 50 den fazla ülke Halyomorpha halys ile mücadeleyi sürdürmektedir. Yılda 1-2 generasyonu olan bu zararlı tür, 20-30 lu gruplar halinde 100 ila 220 adet yumurta bırakabilmektedir. Beslendiği türler arasında; meyve ağaçlarında; kayısı, kiraz, şeftali, erik, elma, armut, turunçgiller, dut, hurma, kivi, çalılardan ahududu, böğürtlen, üzüm; baklagillerden fasulye, bakla ve bezelye; tarla bitkilerinden; şeker pancarı, mısır; orman ağaçlarından; akçaağaç ve söğüt; süs bitkilerinden, kelebek çalısı, hanımeli, leylak, sebzelerden; domates, salatalık ve biber; birçok yabancı ot çeşidi sayılabilir. Kahverengi pis koku böceği beslenme sonrası yaralanma, tohum kaybı, delikler, meyve deformasyonu, buruşukluk, süngerimsi alanların oluşumu, meyvede verim düşüklüğü ve nekrozlar görülmektedir. Bazı bakteriyel fındık hastalıklarını da taşımaktadır. Kış aylarına yaklaşırken (kasım sonu-aralık) evlere yönelerek ev içine girip hane halkını psikolojik olarak da etkileyebilmektedir” diye konuştu.
"ARTVİN VE ÇEVRESİNDE KİVİ VE FINDIK BAŞTA OLMAK ÜZERE YÜZLERCE BİTKİ TÜRÜ İLE BESLENEBİLMEKTEDİR"
Kahverengi pis koku böceğinin yayılış gösterdiği Artvin ve çevresinde kivi ve fındık başta olmak üzere yüzlerce bitki türü ile beslendiğine dikkat çeken Pehlevan, “Kahverengi pis koku böceği yayılış gösterdiği Artvin ve çevresinde kivi ve fındık başta olmak üzere yüzlerce bitki türü ile beslenebilmektedir. Karadeniz Bölgesi için bu iki üründe ticari değere sahip ürünlerdir. Öncelikle bu ana bitkilerden Kivi ve Fındık başta olmak üzere bölgede yetişen diğer bitki türlerinin çoğunluğu da bu zararlının potansiyel tehdidi altındadır. Bölgede organik çay tarımı yapılması kimyasal mücadeleyi sınırlamaktadır. Bu böceğin populasyon yoğunluğunun fazla olduğu ülkelerde tespit edilen predatör ve parazitoidleri mevcut olsa da bunların ülkemizde görülmesi ve türü baskı altına alması çok uzun yıllar sonra mümkün olacaktır. Artvin ili tarım ekosistemleri ve yerleşim alanlarında ciddi bir istilacı tür olarak önümüzdeki yıllarda zararının daha da arttıracağı ve diğer ilçelerde de zarar oluşturacağı muhtemeldir. Başta tarım çalışları olmak üzere tarımla uğraşan herkesin bu tür hakkında bilgi sahibi olmasını sağlanmalıdır. Acilen bu zararlı türe karşı bakanlığın önderliğinde bir mücadele takvimi oluşturulmalıdır. En kısa sürede sonuç alınabilecek mücadele yöntemlerine öncelik verilerek vakit kaybetmeden mücadeleye başlanmalıdır. Bu kapsamda Feromon tuzaklarına ağırlık verilmesi önemlidir. İlaç firmaları ile projeler yapılarak türe karşı ruhsatlı bir insektisit belirlenmelidir” uyarısında bulundu.