Altın üreticileri, yaklaşık 1 yıl önce getirilen altın kotası uygulamasına, üretim ve ihracatını daralttığı gerekçesiyle itiraz etti. Takı Üreticileri ve İhracatçıları Derneği (TÜİD) Başkanı Mustafa Kamar, Ağustos 2023’te altın ithalatına getirilen kotanın ihracata ağır bir darbe vurduğunu ve kaçakçılığın arttığını söyledi.
2023 ÖNCESİ MEVZUATA GERİ DÖNÜLSÜN
Kamar, Türkiye’nin mücevher ihracatında lider ülke konumuna dönebilmesi için kotanın bir an önce kaldırılmasını ve Ağustos 2023 öncesindeki mevzuata dönülmesini önerdi. Sektördeki sorunları değerlendirmek için 100 kadar takı üreticisi ve ihracatçısı bir araya gelerek TÜİD’i kurdu. Kurucu Başkanlığa ise Mustafa Kamar seçildi.
20 MİLYAR DOLARLIK KATMA DEĞER
Türkiye’nin 2003 yılında dünya mücevher ihracatından sadece binde 5 pay aldığını hatırlatan Kamar, şöyle devam etti: "2004 sonrası teşvikler sayesinde 2020’de sektörün dünya pazarından aldığı pay yüzde 10’a yaklaştı. İtalya’yı geride bıraktık. Orta Doğu ve Orta Asya’nın cash and carry pazarını ele geçirdik. Birçok yabancı firma Türkiye’de mağaza açtı. 'Laleli ihracatı' dediğimiz cash and carry ticareti de yine bu dönemde oluştu. Sektör 10 milyar doları ihracattan, 10 milyar doları da turiste ve Laleli’den yapılan satışlardan olmak üzere toplamda 20 milyar dolarlık yüksek katma değerli ihracat hacmine ulaştı."
ALTIN ÇAĞI ARIYORUZ
Kamar, "Merkez Bankası’nın aldığı, Darphane’nin işlediği altın miktarı artarken üretim ve ihracatta kullanılan altın azalıyor. 2022’de 185,1 ton olan mücevher ihracatımız 2023’te 173,3 tona geriledi. Verilerden de anlaşılacağı gibi altın ithalatının artmasında üretici ve ihracatçıların payı bulunmamakla birlikte kota uygulaması nedeniyle özellikle KOBİ'lerimiz büyük bir mağduriyet yaşıyor. Sektöre kulak vermeden, aceleyle getirilen kota uygulamasıyla imtiyazlı konuma gelen ve sayıları 10-15’i geçmeyen firmaya servet transferi başladı" ifadelerini kullandı.