Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Amerikan The Atlantic dergisine verdiği röportajda, Ortadoğu’da kurulmak istenen yeni düzene dair açıklamalarda bulundu. Suudi Veliaht Prensi Selman, The Atlantic’ten Jeffrey Goldbery’ye verdiği röportajda, İran’dan Filistin-İsrail meselesine kadar Ortadoğu’daki dinamikler hakkında değerlendirmelerde bulundu. Selman’ın Ortadoğu’yu “şeytan üçgeni” ve “ılımlı ülkeler” olarak ikiye bölmesi dikkat çekti. Veliaht Prens Selman’ın Filistin meselesine ilişkin, “Filistinlilerin ve İsraillilerin kendi topraklarına sahip olma hakları olduğuna inanıyorum” ifadelerini kullanması, İsrail’in bölgedeki varlığını dolaylı yoldan tanıması olarak değerlendirildi. Prens Selman, ülkesi ile İsrail arasında ortak çıkarların olduğunu belirterek iki ülke arasında var olduğu konuşulan gizli ittifakı da su yüzüne çıkarttı.
İŞGALCİYİ SEVİNDİREN SÖZLER
Veliaht Prens, Filistin topraklarını işgal altında tutan İsrail’i sevindirecek ifadeler kullanarak, “Filistinlilerin ve İsraillilerin kendi topraklarına sahip olma hakları olduğuna inanıyorum fakat normal bir ilişkiyi garantiye alacak bir barış anlaşmasına varılması gerekiyor” yorumunu yaptı. Söyleşiyi gerçekleştiren Goldbery, Selman’ın İsrail’e ilişkin sözlerinden duyduğu şaşkınlığı, “Daha önce hiçbir Arap lider böyle bir hakkı dile getirmemişti” diyerek gösterdi.
Muhammed bin Selman, İsrail’e ilişkin “İsrail büyük bir ekonomi ve büyümeye de devam ediyor, eğer barış gelirse, elbette İsrail ile birçok ortak çıkarı paylaşıyoruz, İsrail ve Körfez İşbirliği Konseyi, Mısır ve Ürdün gibi ülkeler arasında birçok ortak çıkar noktası bulunabilir” İfadelerini kullandı. Veliaht Prens, röportajda, ülkesinin karşı karşıya olduğu tehditler arasında, “DEAŞ, El-Kaide, Hamas, Hizbullah ve İran rejimini” sayması dikkat çekti. İsrail merkezli Jerusalem Post gazetesi de 26 Mart’ta benzeri bir liste yayınlamıştı.
‘ŞEYTAN ÜÇGENİ’
Prens Selman, Ortadoğu’da kurulmak istenen düzenin karşı cephesinde konumlandırdığı ülke ve grupları ise ABD yönetiminin bir dönem kullandığı “Şer ekseni” terimini hatırlatan “şeytan üçgeni” şeklinde tanımladı. Selman, “İran, Müslüman Kardeşler Hareketi ile terör örgütleri El Kaide ve DEAŞ’ı” aynı torbaya sokarak “Şeytan Üçgeni” olarak tanımlamaktan geri durmadı. Mısır’da Müslüman Kardeşler adayı Muhammed Mursi, cumhurbaşkanı seçildikten bir yıl sonra, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin desteklediği General Abdülfettah es-Sisi’nin gerçekleştirdiği askeri darbe ile devrilmişti.
‘İSLAM’I YAYMAK İÇİN SAVAŞMAMALIYIZ’
Selman ayrıca, “şeytan üçgeni” olarak nitelendirdiği İran, Müslüman Kardeşler Hareketi ile terör grupları El-Kaide ve DEAŞ’ın İslam’ı zorla yaymaya ve halifeliği tekrar geri getirmeye çalıştığını savundu. Selman, “Allah sadece İslam’ı yaymamızı istedi. Bu görev ise yerine getirilmiştir. İslam’ı yaymak için savaşmak görevimiz artık yoktur fakat bu şeytan üçgeni, Müslümanların böyle bir görevi olduğunu söyleyerek Müslümanları manipüle etmeye çalışıyor” dedi.
KIZILDENİZ’DEKİ PROJE ÜLKELER
“Şeytan üçgeni” şeklinde yaptığı tanımın karşısına, “ılımlı ülkeler” olarak nitelediği Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, Bahreyn, Umman, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Yemen’i koyan Selman, bu ülkelerin BM kriterleri doğrultusunda “iyi ilişkiler” kurmaya çalıştığını savundu. Selman’ın saydığı ülkelerden Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, Bahreyn ve BAE’nin 2015 yılında Kızıldeniz’de bir yatta, Washington-Tel-Aviv himayesindeki proje kapsamında Ortadoğu’da yeni bir eksen kurma amacıyla buluştuğu ortaya çıkmıştı.
Goldbery’den Gazze yorumu
The Atlantic adına Bin Selman’la görüşen Jeffrey Goldbery, bu mülakatın son günlerde Gazze Şeridi’nde yaşanan olaylardan önce yapıldığına vurgu yaparak, röportaj anında bu konuların gündeme getirilmediğini kaydetti. Goldbery, “Fakat Veliaht’ın bu konular üzerine görüşlerini belirteceğini de zannetmiyorum. Birçok Arap ülkesi gibi Suudiler de Filistinlilerden yoruldu” notunu röportaja ekledi.
Hamaney’e Hitler benzetmesi
Veliaht Prens, İran’ı bölgeye yönelik en büyük tehdit olarak değerlendirerek, ülkenin dini lideri Ali Hamaney’i hedef aldı. Selman, İran dini lideri için, “Hitler, Hamaney’in yanında daha iyi görünüyor. Hitler, Hamaney’in yapmaya çalıştığını yapmadı. Hitler, Avrupa’ya hükmetmeye çalıştı, bu kötü fakat Hamaney bütün dünyaya hükmetmeye çalışıyor” dedi. Veliaht Prens, The Atlantic dergisinden önce Time dergisine verdiği röportajda, Amerikalı askerlerin Suriye’de “İran’ı durdurma” noktasındaki son durak olduğunu savunmuş ve ancak bu şekilde İran’ın bölgedeki etkisinin artmasının engellenebileceğini belirtmişti.