|
Dünya bize gebe, biz hakikate…

İngilizler, Tanzimat’tan itibaren iki asırdır ülkeyi içeriden ele geçirecek mekanizmaları kurdular, başarılı da oldular, ne yazık ki: Türkiye, fiilen işgal edilmedi, zihnen işgal edildi.

Türkiye bizim elimizden alındı: Bir avuç devşirme ve devşirmelerin devşirmesi zihinsel köle, ülkenin kaderini değiştirdi iki asırdır. Ülke yönünü, yörüngesini ve ruhunu yitirme, yeni bir endülüsleşme (tarihten silinme) tehlikesi ile karşı karşıya…

Bu ülke, emperyalistlerin kölesi olmadı, bundan sonra da olmayacak. Emperyalizme karşı olduğunu söyleyip de bu ülkenin kültürüne, inançlarına, değerlerine ve tarihine savaş açanlar, kendi ayaklarına kurşun sıktıklarını göremeyecek kadar celladına âşık tasmalı çekirgeler olduklarını görünceye kadar bu varoluş mücadelemiz sürecek…

Emperyalistler ve onların epistemik kölelere dönüşen entelektüel felçleşme yaşayan celladına âşık gönüllü acentaları, Türkiye’nin medeniyet kurucu ve medeniyeti koruyucu tarihî rolünü yeniden üstlenmesini engelleyemeyecekler…

Çocuklarımızı mankurtlaştırmaya, celladına âşık tasmalı çekirgelere dönüştürmeye çalıştılar iki asırdır... Tarlayı sürdüler... Fiilen işgal edemedikleri ülkeyi zihnen işgal ettiler!

Ama bu ülkeyi de, bu ülkenin İslâm’ın bayraktarı ve yeryüzünün mazlumlarının koruyucusu olma tarihî rolünü yok edemeyecekler!

Bu ülkede İslâm’la savaşan, çocuklarımızı bizim İslâmî medeniyet değerlerimizi eksene alarak ve çağdaş dünyayı da çok iyi tanıyarak yetiştirmek yerine mankurtlaştırarak yetiştirmeye çalışanlar, bu ülkenin çocuklarını Batılıların kölesi yapmaktan, kendi ülkesine, inançlarına ve değerlerine önce yabancılaştırmaktan sonra da düşman yapmaktan başka bir şey yapmış olmadıklarını ve olmayacaklarını göremiyorlarsa neyi görüyor olabilirler ki?

Ne’yi görüyor olabilirler gerçekten de bu sulanmış, metamorfoz yemiş, köleleşmiş zihinle?

Türkiye’de iç cephe açmak, bu toplumu emperyalist Batı’dan devşirme, onların karikatürü, din katına yükseltilen laikçilik gibi pespaye, döküntü ideolojilerin kölesi yaparak bizi birbirimize düşürmek istiyorlar!

Bunu aslâ başaramayacaklar!

Bu toplum bin yıl İslâm’ın bayraktarlığını yaptı: Osmanlı’yı o yüzden durdurdular!

Bu toplum, farklı dinlerin, kültürlerin ve etnisitelerin, kendileri olarak ve kendileri kalarak barış içinde, bir arada nasıl yaşayabileceklerini gösteren en evrensel ve aşılamamış medeniyet tecrübesini insanlığa armağan etti.

Batı uygarlığı, Gazze’de barbarlığın dibini buldu ve Gazze sadece İsrail’in değil, İsrail’e her tür soykırım, katliam desteğini veren Batı uygarlığının da mezarı oldu!

Medeniyetimiz, barbarlığın değil insanlığın en güzîde, en zirve örneklerinin temsilcisidir. Kudüs 5 asır kimsenin burnunun kanamadan herkesin kendi olarak ve kendi kalarak yaşayabildiği “cennetin iz düşümü” bir dârüsselâm’dı / barış yurduydu! Bunu size unutturdular ama tarih unutmaz! Aslâ!

Oysa Kudüs, Yahudilerin ve Hıristiyanların kontrolüne girdiğinde herkes için cehenneme dönüştü: Şimdi İsrail bunun en ürpertici örneğini yaşatıyor gözümüzün içine baka baka!

Biz insanlığın, varlığın, tabiatın ve bütün mazlumların hakkını sonuna kadar koruyan insanlığın yüzakı medeniyetimizi yeniden inşa yolculuğumuza, bu aziz ve leziz medeniyeti inşa edecek parlak öncü kuşakları yetiştirme seferimize, seferberliğimize yılmadan usanmadan devam edeceğiz…

Emperyalizme ve uşaklarına karşı verdiğimiz direniş, diriliş ve varoluş mücadelesi insanlığın yüz akı yeni Gazâlî’ler, Râzî’ler, İbn Arabî’ler, İbn Haldun’lar, Sinan’lar, Yunus’lar ve Itrî’ler yetiştirinceye kadar sürecek…

Dünya bize gebe, biz hakikate…

Vesselâm.

#Türkiye
#medeniyet
#Yusuf Kaplan
10 gün önce
Dünya bize gebe, biz hakikate…
Eşyanın tasallutundan kurtulmak ve eşyaya tasarrufta bulunmak...
Dünün mutlu yarının umutlu olabilmesi için...
Faiz kararları ne anlama geliyor?
OVP’de kamu personeline ve kamu yönetimine ilişkin yeni yol haritası
Medyanın gerçekliği ve toplumsal hadiseler