|
Trump’ın kulağı

Bir insanın kabiliyet ve yeteneklerini keşfedemeden yaşaması, Mercedes marka lüks aracıyla sokakta seyyar satıcılık yapması gibi bir şey.

Kendisini özel kılan bir yeteneği olmayan insan yoktur.

Kendi potansiyelini bulamamış insan vardır.

Her insan özeldir ve kendine has özel yeteneklere sahiptir.

Ve her insana kendi hayatında başrol verilmiştir ama milyarlarca insan ne yazık ki başkasının başrol oynadığı yerde figüran olmakla yetinir.

Milyarlarca insan yeteneklerinin farkına bile varmadan ömrünü tüketir.

Milyarlarca insan, aile, mahalle ve okul çevresinin etkisiyle, “
Sen yapamazsın, senden bir şey olmaz”
cümlelerinin dışına çıkmaya cesaret edemez.

**

Milyarlarca insan kapasitesinin binde birini bile kullanamadan kendini fakir yaşamaya mahkûm eder.

Ancak kendi kapasitesini keşfedip bundan faydalanmasını bilenler ise hem dünyayı hem de kendilerini güzelleştirir.

Başkalarının hayatında figüran olarak oynamak yerine kendi hayatının başrolünü oynayan adamlardır bunlar.

İşte onlardan biri.

Sosyal medya kanalı
Linkedin’de
şöyle anlatmış kendini;

“Bir gün kahve dükkanından çıkarken aklıma karton bardaklara çizim yapıp satarak dünyayı gezme fikri geldi. Karton bardağı seçme nedenim, her yerde fazla tüketiliyor ve kolay taşınabiliyor olmasıydı.

Buraya 12 bardak çizerek geldim. Bir karton parçasına
“Dünyayı gezmek için çizdiğim bardakları satıyorum. Bana destek olmak ister misiniz?”
yazdım.
7 bardağımı satabildim. Bunun karşılığında Makedonya’ya gidiş dönüş bileti aldım. Sosyal medyada beni, hayalimi ve sanatımı yansıtan “
seyyahart
” ismiyle içerikler üretmeye başladım. Bu sayede çizim yaparak 29 ülkeyi gezdim. Zamanla bardaklar dışında farklı yüzeylere de çizim yapar hale geldim. Binlerce bardak, yüzlerce termos ve pek çok yüzeye çizim yaptım. Dünyanın farklı yerlerinde çizim yapmak hayatımın anlamı haline geldi.
Sevdiğiniz her neyse, hayatınıza bir anlam katıyorsa ne yapıp edin peşini bırakmayın.
Bu tek kullanımlık bir bardak olsa bile. “

**

Anne ve babasının iteklemesiyle liseyi çok zor bitiren birini tanıyorum uzun süre öncesinden.

Liseyi bitirmişti ama kendine olan özgüvenini de yitirmişti.

Anne baba askerlik dönüşü evlendirdiler ve evlerine yakın küçük bir işletmede işçi olarak hayata başladı.

Uzaktan da takip ediyordum kendisini.

O liseyi zor bitiren çocuk işletmede kısa sürede usta oldu.

Bir süre sonra da işletmenin yöneticilerinden biri.

Sonra işletme ekonomik krize girip kapanınca işsiz kaldı.

Ama o işyerinde potansiyelini hem kendisi keşfetmiş hem de başkaları keşfettiği için
özgüvenini
kazanmıştı

Piyasada ne iş olsa yapmaya başladı.

Elinden her iş geliyordu; Badana boya, alçı, duvar, çatı, elektrik ve su tesisatı döşemesi, bahçe işleri.

En son televizyon tamirciliği yaptığını duyduğumda şaşırmadım.

Bunların hiçbirinin eğitimini almamıştı ama piyasada neye ihtiyaç varsa her işe gidiyor ve hepsini ustaca yapıp para kazanıyordu.

50 yaşında kendine gelmişti.

**

Dünya genelinde kuru meyve ve kabuklu meyvelerin en üst istişare platformu
Uluslararası Kuru ve Kabuklu Meyveler Kongres
i (International Nut and Dried Fruit Council-INC), Z kuşağının beslenme tercihleri üzerine, fındık ve kuru meyve tüketimine odaklanan kapsamlı bir çalışma gerçekleştirmiş.
Z Kuşağının en çok tükettiği kuruyemişler
yer fıstığı, badem ve ceviz
olurken, bunu kaju, fındık ve antepfıstığı takip ediyormuş.
Kurutulmuş meyvelerde de
kuru üzüm, kurutulmuş kızılcık ve kuru erik
önde geliyormuş.
“Atıştırmalık kuşağı”
olarak bilinen Z kuşağının yüzde 96’sı, öğünler arasında atıştırmalıklar tükettiğini, yoğurt, süt ürünleri ve taze meyveleri tercih ettiğini bildirmiş.

Araştırma bizim Z kuşağında olsaydı çok sevinecektik ama değil maalesef.

INC’nin araştırması, Arjantin, Brezilya, Şili ve Meksika’da
yapılmış.

Bu 4 ülkenin Z Kuşağı en çok yer fıstığı (%99), badem (%97) ve ceviz (%94) tüketiyormuş.

Bizim Z kuşağı bunların hiçbirini yemiyor.

Tercih ettikleri ürünlerin çoğu hazır işlenmiş ve paketlenmiş gıdalar.

Hem ülkenin hem gelecek nesilleri korumak için pahalı ve sağlıksız gıdalarla beslenen Z kuşağını acilen sağlıklı atıştırmalıklara yönlendirmemiz gerekiyor.

Milli bir meseledir bu.

**

ABD başkan adayı
Trump’ın
kulağının suikast silahından çıkan kurşunla delinmesinin ilahi hikmeti,
“Çocuk katili israili durdurun, Gazze’deki vahşetin sesini artık duyun”
olabilir mi?
Trump’ın vurulan kulağı
Gazze’nin
sesini duymayan tüm siyasetçilerin ve iş adamlarının kulağını temsil ediyor.

Durdurun şu soykırımı artık.

#Trump
#Toplum
#Yaşar Süngü
#Politika
2 ay önce
Trump’ın kulağı
Transfer kaosu
Bu oyun gelişir
Gannuşi’den Gazze’ye giden yolu kim kapatıyorsa?
Dünya bize gebe, biz hakikate…
“Ya kezzabi ya a’milil Amrikani / yallah irhal ya Sisi”