|
Kimin enflasyonu

Vatandaşın tek gündemi enflasyon kendisinden konuşturmaya devam etmekle kalmıyor her geçen gün vatandaşın omuzları üstünde günahını hafifletiyor. Enflasyon denince insanların tüylerini diken diken eden, heyecanlandıran, aşka getiren, yine mi sen dedirten, akıllardan çıkmayan elbette TÜİK, İTO ve ENAG bir de Fenerbahçe. Hem Fenerbahçeli olup hem de enflasyonla mücadele etmek gerçekten Mayıslarda dipsiz kuyuda ömür geçirmek gibi.


YAKAN TOP ENFLASYON

TÜİK tarafından açıklanan yıllık enflasyon %69,8 ile yılın zirvesine doğru tırmanışını sürdürüyor. Aylık enflasyon ise %3,18 seviyesinde. İstanbul Ticaret Odası ücretliler geçinme endeksindeki yıllık artış %78,81 iken, aylık artış ise 4,89’larda. Yüksek enflasyonun ekmeğini yiyen, puslu havasını kollayan, insanları en kırılgan olduğu zamanlarda verisiz ve serisiz etkileyen araştırma grubuna göre ise yıllık enflasyon %125’lerde, aylık enflasyon ise %5’lerde.

Vatandaşın gündelik hayatını en çok etkileyen ürün grubu gıda ürünlerinde TÜİK’e göre aylık gıda enflasyonu %2,78. İTO ücretliler geçinme endeksinde İstanbul için gıda enflasyonunu %4,84 olarak ölçümlüyor.
Detaylı verisi olmayan, TÜİK’in sepetiyle aynı sepetim var deyip TÜİK’i sepetsizlikle suçlayan, süslü bir aylık bülteni ve metodolojisi ile enflasyon ölçümü yapan, mahallesi fark etmeksizin soru soranları banlayan gruba göre
ise aylık gıda enflasyonu %3,58.
Yüksek enflasyonla yüksek nam salan bu grubun bu ara kendilerine sosyal medyada soru soranları engelleyici tavırları, aslında ulaşılmaz erişilmez bir gerçeği ortaya çıkarıyor.
Aradığınız kişiye şu an ulaşılamıyor, eğer ulaşmak isterseniz yıllar yıllar önce gündeme gelen şu sesli mesaj örneği ile belki ulaşabilirsiniz. “Erkan, enagtarlar koltuğun altında kalık, beni ara”.

BEKLENTİLER TÜİK’TEN YANA
Bugün gerek resmi gerekse özel bankalar başta olmak üzere neredeyse tüm piyasa oyuncuları beklentilerini resmi kurum TÜİK tarafından açıklanan enflasyon rakamlarına ve Merkez Bankası tarafından ilan edilen faiz oranlarına bakarak şekillendiriyor.
Her ne kadar tekil bazlı ürün fiyatlarındaki değişmeler üzerinden manipüle edilen ve yüksek fiyat artışlarının bozduğu beklentiler henüz normalleşmemişse de, ekonomik politikalar, küresel gelişmeler, doğal afetler ve risk primlerindeki hareketlenmeler de göz ardı edilmemelidir. Dolayısıyla
enflasyona yakın ya da enflasyonun üzerinde getiri elde etmek, para kazanmak için resmi kurumların istatistiklerine kulak vermek, beklentilerini iyi okumak bu aralar avantaj sağlayabilir.

NEPOTİZM VE ENFLASYON
Nepotizm ve enflasyon doğrudan bir ilişkiye sahip olmasa da toplum üzerinde bıraktıkları etki açısından benzerlik gösteriyor. Her ikisi de toplumsal ve ekonomik düzeni olumsuz etkileme potansiyelini taşıyor.

Nepotizm dediğimiz kişisel ilişki veya ile bağlarına dayalı ayrıcalıklı fırsatlar, avantajlar sağlama eğiliminden başkası değil. Yaşadığımız enflasyon da sabit gelirli ve tasarruf sahiplerini olumsuz etkileyen ama satıcısını güldüren, kar enflasyonunu, fırsatçılığı beraberinde getiren bir tür nepot. Böylesine avantajlı durumu simgeleyen nepotizm kurumlara olan güveni zayıflatabiliyor, yüksek ve istikrarsız enflasyon da benzer şekilde güveni sarsabiliyor. Nepotizm yetenekli bireylerin önünü kesip verimliliği azaltıyorken enflasyon da sabit gelirlide tasarruf yapma motivasyonunu azaltmanın yanı sıra yatırımların ötelenmesine yol açabiliyor.

Nepotizm de enflasyon da toplumsal algı ve duyarsızlık açısından vatandaş üzerinde haklı olarak olumsuz bir algı oluşturabiliyor
. Ama bunun sorumlusu iktidar ise.
Eğer muhalefette iseniz daire başkanı yaptığınız baldızınız eşinizin kardeşi, yeğeniniz abinizin oğlu ya da kızı olabiliyor. Öz yeğeniniz biraz uzaktan olsun diye babanızın oğlunun oğlu olarak bile tanıtılabiliyor. Sonuçta genç yetenekleri kazandırmak, ailenin yükünü hafifletmek için büyük bir özveriyi de gerektiriyor.
Tüm bunlar yetmemiş gibi tartışmalara mahal vermemek adına vaz geçmek ise büyük bir erdem olarak ortaya konabiliyor.
Bizde enflasyon, gelecek umutlarını eriten sessiz bir nepotizm gibidir.
#Ekonomi
#Enflasyon
#Özgür Bayram Soylu
12 gün önce
Kimin enflasyonu
Avrupa’nın maskesi düştü: Şimdi toparlanma vakti...
“Biz bir Uganda olamadık, ABD ise elli yedi ülkeye yardım gönderdi!” yahut “Çıldırmaya az kaldı, doktorum nerde?”
Kadınların anlatılan ve anlatılamayan hikâyesi
İyi Ki Varsınız
Bir Başka Mesele: Neden cinsiyet değiştiriyorlar?