|

İnsan hayatının keşfedilişi

Ercüment Cengiz’in Yazmaya Devam Et adlı romanı Everest Yayınları etiketiyle raflardaki yerini aldı. Daha önce de Gırnatacı romanıyla iyi bir çıkış yakalayan, Çellocu romanıyla da kendinden söz ettiren Ercüment Cengiz, bu defa ünlü kalp cerrahı Sarp Özkan’ın merak dolu hayatını ele alıyor.

Yeni Şafak
04:00 - 10/11/2018 Cumartesi
Güncelleme: 17:12 - 9/11/2018 Cuma
Yeni Şafak
Gündem
Gündem
METİN KIRLANGIÇ

Milan Kundera, Roman Sanatı kitabında, “Roman, yazarın bir itirafı değil, bir tuzağa dönüşen dünyada insan hayatının keşfedilişidir,” der. Bu minvalde, Ercüment Cengiz, Yazmaya Devam Et kitabında, ünlü kalp cerrahı Sarp Özkan’ın hayatı üzerinden insanın keşfine çıkıyor. Bu keşifte, insanın bütün karanlık dehlizlerinde dolaşırken, kayıpları, tutkuları, tükenişleri, yabancılaşmaları, günlük hayat içindeki ayrıntıları da soluksuz bir şekilde dile getiriyor. Kundera’nın işaret ettiği, “...insan hayatının keşfedilişidir,” kısmından yola çıkarsak, Cengiz, Sarp Özkan üzerinden hem bir yazım serüvenine dikkat çekiyor hem de okuyucuyu da olayların içine dahil ederek, insanın farkına varmadığı yönlerini hissettirip, muazzam bir bekleyişe sürüklüyor. İş, aile, geçmiş arasında roman ilerledikçe, ünlü ressamların tabloları eşliğinde, bir karaltının ve renk cümbüşünün içinde de kendinizi bulacak, İstanbul’un yokuş aşağı denize inen sokaklarında, şehrin gizemli taraflarını yeniden keşfedeceksiniz. Sosyo-kültürel yapıların keskin bir biçimde hissedildiği romanda, yan yana olan insanların birbirlerine olan uzaklığı da ara olaylarla öne çıkıyor. Ünlü kalp cerrahı Sarp Özkan’ın iç monologlarında, her şeyden kaçma isteği, yeni bir arayışa girişmesi, şöyle açığa çıkıyor, “Ne çok tekrarlanıyor son zamanlarda. Yoksa, bana mı bir haller oluyor da mızıldanıp duruyorum devamlı. Hayat bu kadar çekilmez değildi önceden, hatta yakın zamana kadar.”

YAZACAK CESARETİ BULMAK

Ercüment Cengiz, bu romanında ayrıca bir yazma serüveninin yollarını da okura sunuyor. Bir yandan kendi mesleki tecrübelerini diğer yandan da yazıyla olan ilişkisine de bir nevi göndermelerde bulunuyor. Bunu yaparken, aşırıya kaçmadan, kendine biçmiş olduğu yoldan ilerliyor. Bu ilerleme aynı zamanda ileriki dönemlerde yazacaklarına dair birer örtülü izler de bize veriyor. “Yazdıklarını okuyunca, bunların kendi kaleminden çıkmış olabileceğine şaşırıp kaldı. Bunları yazacak cesareti nerden bulmuştu ki? Bir şeyi, bir hikâyeyi, hikâyesi olmasa bile bir düşünceyi anlamlı bir biçimde başında sonuna sayfalarca anlatmaya çalışmanın ne kadar zor olduğunu artık biliyordu.”

Yazmaya Devam Et, Sarp Özkan’ın tutunamadığı yaşamında teselliyi yazmakta ararken, kopuşa doğru yol alan bir hikâyenin katmanlı yapılarında gizli karşılaşmalara kapı aralıyor. Bu roman, insanın her çırpınışının, her çabasının beklenmedik sonlara gebe olduğunun ve her şeyin değişime açık olduğunun göstergesidir.

Ercüment Cengiz’in Yazmaya Devam Et kitabıyla bireylerin çıkmazları içinde yaratmış olduğu bu yabancılaşma ve tükeniş evreni, aynı zamanda yolların bitmeyeceğini de gösteriyor.

#Ercüment Cengiz
#Yazmaya Devam Et
5 yıl önce