|

Kandil'i de başlarına yıkacağız

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimsenin Türkiye’yi terör örgütleriyle tehdit etmesine izin vermeyeceklerini söyledi. Erdoğan, “Kuzey Irak’taki terör yuvalarını zaten her fırsatta yokluyoruz. Yakında çok daha güçlü şekilde oraları da teröristlerin başına yıkacağız” dedi.

Yeni Şafak ve
04:00 - 15/03/2018 Perşembe
Güncelleme: 09:15 - 15/03/2018 Perşembe
Yeni Şafak
​Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kandil mesajı
​Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kandil mesajı

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen 46. Muhtarlar Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Afrin’e biraz daha yaklaşıldığını, akşama kadar kuşatma çemberinin tamamlanmış olacağını bildirdi. İşlerinin kolay olmadığını dile getiren Erdoğan, şu mesajları verdi:

Biz Batı gibi gidip de sivilleri vurmuyoruz. Ruanda’da, Libya’da onbinleri, yüzbinleri öldürdüler. Önce onlar bunun hesabını versinler. Bunların hesabını veremeyenler, kalkıp da Türkiye’ye hesap sormaya yeltenmesinler. Türkiye, eğer sivilleri öldürmeyi hedef alsaydı, şu anda Afrin çoktan bitmişti. Her türlü hassasiyet gözetiliyor, dikkat ediliyor. Bakın şu anda önce siviller, arabalara bindirilerek özel bir koridordan Afrin’den çıkarılıyor.

BUNLARIN AKİBETİ BELLİ

Bunlar öyle alçak, öyle katil ki benim Mehmet’im, yere atılan Kur’an-ı Kerim’i yerden kaldırırken el yapımı bomba ile şehit ediliyor. Bunlar imansız, kafir, bunların akıbeti belli. Ama Mehmet’im her türlü hassasiyeti gösteriyor. Biraz uzuyor, neticesi hayrolacak. Dünyanın en iyi askeri eğitimlerinden geçirilen teröristler girdiğimiz her yerde kuyruklarını kıstırıp önümüzden kaçtılar. Güya müttefiklerimizin bizden esirgenen savunma ve tahkimat yöntemleriyle donatılmış yerler birer birer ele geçirildi.

BU KADAR AKILLARI YOK

Görüyorsunuz o dağlarda ne tüneller açmışlar. Bunları o teröristler mi yaptı? Koalisyon güçleri olarak hep beraber bu işleri yaptılar. O teröristlerde bu kadar akıl yok. Bölücü örgütün saflarında sadece PKK ve PYD’liler değil, aynı zamanda DEAŞ’lılar ve dünyanın çeşitli ülkelerinden gelmiş ‘cani ruhlu haçlı artığı tipler’ de bulunuyor. Hiçbiri de bizim Mehmetçiklerimizin karşısında varlık gösteremedi. Güya Afrin şehir merkezinde direniş yapacak olan teröristler de daha biz gelmeden arkalarına bakmadan kaçmaya başladılar.

DOĞU DA KAPANACAK

Teröristler bu durumda bile alçaklığı elden bırakmadı, kaçarken şehirden çıkmak isteyen sivilleri canlı kalkan olarak kullanmak için engelledi. Teröristlerin bölgeye girmek ve çıkmak için kullandıkları doğu tarafı da bugün yarın kapanacak. Zeytin Dalı Harekatı’na başlandığı günden beri sürekli gündeme getirilen Afrin şehir merkezinin rejim güçlerine devredilmesi projesi, kuşatmanın tamamlandığı şu günlerde dahi köpürtülmeye devam ediliyor. Bu amaçla Afrin’e gidecek konvoylar yola bile çıkarıldı. Peki ne oldu? Bu konvoyları, içlerindeki sivillere zarar vermeden yollarda imha ettik ve oyunu bozduk. Bakın, şimdi de buradan söylüyorum, şimdi de yapacağımız aynısıdır.

KANDİL’E OPERASYON YAKINDA

Bu böyle bilinmeli. Afrin’i de teröristlerden temizleyeceğiz, Münbiç’i de temizleyeceğiz, Fırat’ın doğusunu da Kuzey Irak sınırımıza kadar aynı şekilde teröristlerden temizleyeceğiz. Hedef, topraklar değil, hedef tamamen teröristlerden bölgeyi arındırmaktır. Kuzey Irak’taki terör yuvalarını zaten her fırsatta yokluyoruz. Yakında çok daha güçlü şekilde oraları da teröristlerin başına yıkacağız. Artık kimsenin Türkiye’yi terör örgütleri vasıtasıyla tehdit ve tedip etmesine, kimse kusura bakmasın, izin vermeyeceğiz.

  • Yeter ki ayağımıza dolaşmayın
  • Erdoğan, Suriye ve Irak’ta önce rejim, ardından terör örgütleri, daha sonra da onlarla mücadele adına bölgeyi kana ve ateşe boğanların 1 milyon insanın ölümüne neden olduğuna işaret ederek, “Terör örgütlerine her türlü desteği sağlayanlara hatta ülkelerinde büro da açtıranlara benim söyleyecek hiçbir sözüm yok. Bir taraftan terörle mücadele diyeceksin, öbür taraftan Suriye’de terör örgütleriyle beraber olacaksın. Senin NATO’daki stratejik ortağınla beraber olmayacaksın. Ondan sonra da kalkıp terörle mücadelede bize ders vereceksin. Bunlardan bizim bir isteğimiz var. Gölge etmesinler başka ihsan istemeyiz. Bizim hem kendi güvenliğimizi sağlayacak hem de Suriyeli kardeşlerimizi PYD ve DEAŞ gibi terör örgütlerinin zulmünden kurtaracak gücümüz ve imkanımız var. Yeter ki birileri ayağımıza dolaşmasın” dedi.

MHP kurultayına üç kişilik heyet

AK Parti, hafta sonu yapılacak MHP’nin 12. Büyük Kurultayı’na ‘güçlü’ temsil heyeti gönderme kararı aldı. MHP’nin 18 Mart Pazar günü gerçekleştireceği 12. Büyük Kurultayı’na AK Parti’den bugüne kadarki en üst düzeyde ve kalabalık katılım olacak. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın, MHP’yi 2019 seçimlerine taşıyacak yönetim kadrolarının da şekilleneceği kurultayı izlemek üzere, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı başkanlığında üç kişilik bir heyet görevlendirdiği öğrenildi. Heyette, Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop ve AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı da yer alacak.

  • İstiklal Marşı’na yeni beste sinyali
  • İstiklal Marşı’nın sıradan bir şiir olmadığını vurgulayan Erdoğan, marşın anlamını ve önemini çocuklara iyi öğretmek gerektiğine dikkati çekti. Erdoğan, “İstiklal Marşı’mızın anlamını dilimizle birlikte kalbimizle de okuduğumuzda anlayabiliyoruz. En büyük üzüntüm, bu emsalsiz marşın hakiki manasını yüreklere nakşedecek bir bestenin yapılamamış, bulunamamış olmamasıdır. O besteyle güftenin birbirini tamamlaması çok önemli. Tabii ki burada da bestekarlara görev düşüyor. Güfte var ama maalesef istenilen beste yok. Temenni ederiz ki o da çıkar, inşallah bir gün o da olur” dedi. Hayıflanacak başka meseleler de olduğuna dikkati çeken Erdoğan, “Mesela 34 yıllık terörle mücadele dönemimizi şöyle hakkıyla ifade edecek bir şiirimiz, bir marşımız da yok. Şu anda Fırat Kalkanı, Afrin, biz bununla ilgili, adeta bir İstiklal Marşı gibi demeyeyim ama oraya belki tırmanamazlar, yetişemezler, hiç olmazsa bir Mehter Marşı gibi bir marşı da yazamazlar mı? Bunu hazırlasınlar. Aynı şekilde 15 Temmuz gibi büyük bir destanı anlatacak bir şiirimiz, bir marşımız da mevcut değil” diye konuştu.

Yerli ilaç sanayisinin önü kesilemez

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezinde Tıp Bayramı dolayısıyla hekimleri kabul etti. Burada yaptığı konuşmada sağlık alanında ciddi bir millileşme ve yerlileşme hamlesi başlatılması gerektiğini ifade ederek yerli ilaç sanayisinin önemine vurgu yaptı. Sağlık çalışanlarına da yıpranma payı müjdesi veren Erdoğan satır başları ile şunları kaydetti: Her alanda olduğu gibi sağlıkla ilgili hususlarda da kapsamlı bir millileşme, yerlileşme hamlesi gerçekleştirmeliyiz.


KARA DELİĞE DÖNÜŞMESİN

Sağlık Endüstrileri Yönlendirme Komitesi tarafından takip edilen sağlıkta yerli üretim konusunu önemsiyoruz. Bilhassa yerli ilaç ve plazma üretiminde atılan adımlar stratejiktir. Son zamanlarda atılan ve ilaçta yerlileşme anlayışımızla asla uyuşmayan birtakım adımların da en kısa sürede düzeltileceğini ümit ediyorum.


Türkiye, yerli ilaç sanayinin önünün kesilmesi pahasına, küresel ilaç sektörünün önünü açarak milyarlarca dolarını havaya savuracak bir ülke değildir. İlaç meselesinin yerli bir karadeliğe dönüştürülmesine kesinlikle izin veremeyiz. Kurulumuzun da gayretleriyle bu konuda önümüzdeki dönemde çok önemli adımların atacağına inanıyorum.


YIPRANMA PAYI MÜJDESİ

İnşallah tüm sağlıkçılarımızın, özellikle de daha önce söylediğim yıpranma payı konusunu, Sayın Başbakanımızla da paylaştım. Bu konu da hükümetimizin şu anda programı içerisinde. Bir diğer konu da özellikle yine emeklilikle ilgili sorunların da yine bu paket içerisinde halli hususunu hükümetimiz masaya inşallah yatırmış vaziyette. Temenni ediyorum ki en kısa zamanda bunun da neticesini almış oluruz.

#Cumhurbaşkanı Erdoğan
#Afrin
#Kandil
#Yerli İlaç
6 yıl önce