Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek, sponsorluk anlaşmasında basın mensuplarının sorularını cevapladı. Fenerbahçe ile yaşanan gerginlik hakkında konuşan Özbek, sarı-lacivertli kulübün başkanı Ali Koç'la ilgili çarpıcı ifadeler kullandı. "Rakip takımın başkanı proje" diyen Dursun Özbek'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle...
"Yeni seçilmiş bir TFF'nin desteklenmesi gerektiğini daha önceki konuşmalarımda ifade etmiştim. TFF'nin yapmış olduğu uygulamalar neticesinde Kulüpler Birliği üyelerinin çoğunluğu devam etmemesi gerektiğini düşünüyordu. Biz süre verilmesi gerektiğini düşünerek arkasında durduk. Son dönemdeki olaylar öyle seviyeye geldi ki Galatasaray'a göre bu TFF'nin Türk sporuna fayda getiremeyeceği kanaatine ulaştık. Yapılması gereken en önemli şey yenilenme, yeniden yapılanma. Bunun arkasındayız."
"VAR sisteminin Türk futboluna gelmesiyle birlikte bazı tartışmaların bitmesi hedefleniyordu. Hala uygulamalarda, VAR'ı yöneten kişilerde tereddütler var. Tüm kulüplerin tüm maçlarında büyük hatalar olduğu kanaatindeyim. Bu spekülasyonlar ve tartışmalar öyle seviyeye geldi ki artık hiçbir kulüp memnun değil. Bunun daha büyük boyuta gelmesini engellemek lazım, bunun için de yenilenmeye ihtiyaç var."
"Urfa'daki sahanın yarı otomatik ofsayt sistemine uygun olmadığı konusunun muhatabı TFF. Bunu görmediler mi, düşünmediler mi bilmiyorum."
"Ben anadan doğma Galatasaraylı bir ailenin ferdiyim. Galatasaraylı olarak Galatasaray'ın her konumunda talep edildiği zaman görev aldım. Galatasaray, Dursun Özbek Başkanlığı ve yönetimine ihtiyaç duyuyorsa hiçbir zaman bu görevden kaçmam. Çok önemli bir dönem geçiriyoruz. Şampiyonluk yarışı kafa kafaya gidiyor. Sonraki dönemde de bu hedefimiz var, 5. yıldızı bir an evvel takmak istiyoruz. Seçim polemikleriyle bu yarışın etkilenmemesini istiyorum. Bunu kaçamak bir cevap olarak düşünmeyin. Biz kenetlenmiş olarak bu sezonu götürmek zorundayız. Seçimin konuşulacağı bir tarih vardır, vakti gelince düşüncelerimizi ortaya koyarız. Sportif yarışın etkilenmemesi lazım."
"Galatasaray, birçok cephede savaşıyor. Bir koalisyona karşı savaşıyoruz, yarışmayı sürdürüyoruz. Bunun mevcudiyetini herkes biliyor, isim açıklamaya gerek yok. Camiamın bunu görmesini istiyorum. Aynı abilerimizin Çanakkale'de, Kafkaslar'da şehit düştükleri dönem gibi. Bir koalisyona karşı mücadele veriyoruz."
"Icardi olayında tartışılması gereken husus bence şu; düşünün ki biz dün akşam saatlerinde bir maça çıkacağız, taktik çalışmalar Icardi ile yapılıyor ve otobüse biniliyor. Otobüste Icardi'nin 1 maç ceza aldığını öğreniyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi?"
"Konu Galatasaray yönetim kurulunun gündemine geldi. Bir üyemiz Mehmet Büyükekşi'nin faaliyetleri doğrultusunda Galatasaray Spor Kulübü üyesi olması hasebiyle disipline sevk edilmesini istedi. Bizim tüzüğümüz gereği yönetim kurulları kendisine iletilen bu tür talepleri disiplin kuruluna sevk etmek zorundadır. Neticede kararı disiplin kurulu verecektir. Neticede yönetim gereğini yapmıştır. Disiplin kurulunun vereceği karara bütün Galatasaraylıların saygı duyması gerekir."
"Biz gerçeklerle uğraşıyoruz, gerçeklerle hareket ediyoruz. Rakiplerimizin gerçek dışı söylemlerine ve Galatasaray'ı yıpratma çabalarına nezaketimiz çerçevesinde cevap veriyoruz. Bu demek değildir ki bunu sürekli devam ettireceğiz. Bir konuda dikkatli olmamız lazım, bugün toplumu gerecek ve düşman edecek bir dil kullanmak son derece sakıncalı. Söylemlere benzer şekilde cevap vermenin tahmin edilmesi güç olaylar yaratacağı endişemiz var. Galatasaray taraftarlarına itidal tavsiye ediyorum. Diğer taraftarlara da."
"Hacivat ile Karagöz gibi oyun sergileniyor. Perdeye her gün birisi çıkıyor, gerçek dışı konularla ilgili Galatasaray'a bir şey söylüyorlar, söylüyorlar ve aşağıya iniyorlar. Biz de benzer şeyleri söyleriz. Ancak tuzağa düşmemek lazım. Rakip takımın söylemleri, başkanları proje... Bu sözlerimi sürdürüyorum. Cinayet mahallini önce katil gelir. Google'a girin, bu sözlerime bakın. Google'da ananası, teşvik, şike, halı sahada dostluk maçları yazın, bakın karşınıza ne çıkıyor! Bunlar yokmuş gibi, sanki ben yapmışım gibi adamlar çıkıp Karagöz ile Hacivat gibi bir şeyler söylüyor. Onlara bir ağabey tavsiyesi, boşuna uğraşmayın, içinde bulunduğunuz ateş üfleyerek sönmez. Bunu kafanıza yazın."
"Yaşanan rezilliği unutturmak için Galatasaray ile ilgili konuları gündeme getirmeye çalışıyorlar. Ne alakası var 1997'deki şampiyonluğun? O zaman tüm şampiyonlukları inceleyelim? O zaman neler ortaya çıkıyor. Bunun incelemesinde de Galatasaray en başarılı kulüp olarak öne çıkacaktır. İçinden cımbızlayarak 1997... 1908'de ne oldu? Böyle saçma bir şey olur mu? Herkes kendi önüne bakmalı."
"Bizim için en önemli şey ülkemizin mutluluğu ve birliği. Rakiplerimize çağrı yapıyorum, saha içinde kalalım. Sürekli kaşıyarak bizi çekme çabanız kötü. Bunun sonuçları kötü olur. Google'da tarayın bakın! Toplumu gerecek şeyleri sürekli gündeme getiriyorlar. Bir defa daha söylüyorum, bu ateş üfleyerek sönmez. Herkes aklını başına alsın."