Zeytinyağı Tanıtım Komitesi'yle işbirliğine giden bölgedeki zeytin üreticileri, sanal sosyal paylaşım ağları Twitter ve Facebook'u da kullanmaya başladı. İlçe, önümüzdeki ay Japon ve Çinlilerden oluşan 30 kişilik bir alım heyetini ağırlayacak. Tanıtım konusunda atağa geçen zeytinyağı ihracatçıları aynı zamanda Dış Ticaret Müsteşarlığı'yla yaptıkları anlaşmayla şu anda 250 bin dolar olan zeytinyağı tanıtım bütçesini 2011 yılında 750 bin dolara çıkarma sözü aldı.
Sofralık zeytin üretiminde lider konumda olan ve meyve veren 12 milyon zeytin ağacına sahip Akhisar bölgesindeki üreticiler ürünlerinin tanıtımı için yurtiçi ve yurtdışında atağa geçti. Tanıtım faaliyetleri kapsamında geçen yıl ilki yapılan Akhisar Zeytin Hasat Şenliği'nin ikincisi geniş bir gazeteci grubunun katılımıyla düzenlendi. Akhisar Ticaret Borsası, Akhisar Belediyesi, Akhisar Ticaret ve Sanayi Odası, Akhisar Ziraat Odası, Zeytinliova Belediyesi, AK-SEK Vakfı, Akhisar Aktif İşadamları Derneği, Dış Ticaret Müsteşarlığı, Türkiye İhracatçılar Meclisi, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği, Zeytin ve Zeytinyağı Tanıtım Komitesi, Zeytindostu Derneği'nin ortaklaşa düzenlediği organizasyonda, zeytin hasadından, zeytinyağı tadımına, zeytin fidanı dikiminden helikopterle fidanlıkların gezimine kadar birbirinden renkli etkinlikler yapıldı.
Burada gazetecilerle bir araya gelen Akhisar Ticaret Borsası Başkanı Emin Demirci, Akhisar bölgesini zeytinde marka haline getirmek istediklerini söyledi. Demirci, "Nasıl ki kayısı denince akla Malatya geliyorsa, zeytin dendiğinde de akla Akhisar gelsin istiyoruz. Bölgemizde 12 milyon kayıtlı zeytin ağacı var. 2 milyon kadarının da orman arazisinde olduğu tahmin ediliyor. Akhisar'dan dünyaya 13-14 milyon dolarlık ihracat yapılıyor. Türkiye'nin toplam zeytin ihracatı 100 milyon dolar, zeytinyağında ise 150 milyon dolarlık ihracatımız var. Bölgemiz bundan yüzde 10-15 arasında pay alıyor. Bu oranı pazarı da büyüterek yükseltmek istiyoruz." dedi.
Akhisar Ticaret Borsası Meclis Başkanı Fettah Gürmen de ihracatın önündeki döviz kuru sıkıntısına değindi. İhracatçının döviz kuru karşısında zararına ürün satar hale geldiğini belirten Gülmen, "Bir hafta önce zeytinyağının kilosu 1,10'ken şimdi 1,50'ye çıktı. Aradaki fark ihracatçının cebinden çıktı. Biz daha fazla pazar kaybetmek istemiyoruz. Ben sırf bu nedenle 2007'de 180 olan çalışan sayımı bugün 27'ye düşürmek zorunda kaldım." diye konuştu.
Zeytin Dostu Derneği Başkanı Metin Ölken, Zeytinyağı Tanıtım Komitesi olarak Türk zeytin ve zeytinyağını dünyaya tanıtmak için çalışmalarına hız verdiklerini söyledi. Türk zeytinyağını dünyaya tanıtmak için bugüne kadar twitter ve Facebook gibi sosyal paylaşım ağları da dahil olmak üzere pek çok alandan faydalandıklarını kaydeden Ölken şöyle konuştu: "5 Kasım'da da Japonya ve Çin'den 30 kişiden oluşan bir alım heyetini ağırlayacağız. Bu ekibe Türk zeytinyağını tanıtıp pazarımızı genişleteceğiz."
Zeytinyağı tanıtım bütçesinde de bir artışa gitmeyi planladıklarını kaydeden Ölken, Dış Ticaret Müsteşarlığı'yla yaptıkları anlaşma kapsamında halihazırda 250 bin dolar olan zeytinyağı tanıtım fonunu 750 bin dolara çıkarma sözü aldıklarını ifade etti.
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Nedim Güreli, zeytinyağını tanıtmak için yapılan kampanyaların sonuç vermesi için Türkiye'nin zeytin üretimindeki sorunların da çözülmesi gerektiğini söyledi. Bugün Türkiye'nin zeytin üretim politikalarında ciddi sıkıntılar yaşandığını bu nedenle ihracatçının hammadde temininde sürdürülebilirliği sağlayamadığına işaret eden Güreli, şunları söyledi:
"Babamın 'Kendine hayrı olmayanın başkasına hayrı olmaz' diye bir sözü vardı. Bugün ben 24 milyar dolarlık ihracat hacmine sahip olan bir birliğin başkanıyım ama kendi sektörüm olan zeytin ve zeytinyağına hayrım dokunmuyor. Bunun da sebebi ihracattaki yanlış politikalar. DİR kapsamında ithalat olmadığı için ihracatçı dönemsel olarak ürün bulmakta zorluk çekiyor. Bu nedenle ihracat yapamaz hale geliyor. Yani bugün tanıtımlarımız sonuç verse bile içeride ürün bulamamaktan korkuyoruz. İçeride ürün yok ithalat yapalım' dediğimizde ise vatana ihanetle suçlandık. Ancak Türkiye'nin ihracat problemi Kemalettin Tuğçu edebiyatıyla bir yere varamaz." dedi.
Güreli, TARİŞ'e atıfta bulunarak, "Sektördeki bu oligopol yapı değişmezse, hele de bu oligarklar yabancı sermayenin eline geçerse zeytin ve zeytinyağı gibi dünyada gelişen bir sektörü elimizden kaçırırız." ifadelerini kullandı.