Fenerbahçe çok iyi yolda. Sarı-Lacivertliler, hafta içinde Galatasaray ile oynanan Türkiye Kupası maçının yorgunuydu. Gol düellosu, uzatmalar, penaltılar ve mutlu son. Fenerbahçe kendi sahasında kazanmasını biliyor önemli olan da bu. O Gençlerbirliği ki sezon başında Fenerbahçe''ye 3-1''lik skorla ilk yenilgisini tattırmış ve kendisine her zaman ters geliyordu.

Seyircisinin de desteğiyle maça çok iyi başlayan Fenerbahçe, son haftaların formda ismi Johnson''un güzel golüyle öne geçti. Burada Johnson''dan biraz bahsetmek istiyorum. Johnson bence F.Bahçe''nin son haftalarda Revivo ile birlikte en iyi ismi. Çünkü kara boğa tek başına adeta üç kişilik oynuyor. İşte o Johnson ki sezon başında takımdan gönderilmesi düşünülmüştü ama Denizli yanlıştan döndü ve ona formasını geri verdi. Bunun da karşılığını görüyor.

İlk yarıda oyun çok durdu. Orta hakem gereksiz yere çaldığı düdüklerle maçı çığırından çıkardı ve F.Bahçeli oyuncular bolca sarı kart gördüler. Bu devre F.Bahçe rakibi karşısında bulduğu pozisyonları Serhat ve Rapaiç ile değerlendirseydi maç daha ilk yarıda kopabilirdi.

İkinci yarıya başlarken F.Bahçe''yi yine baskılı gördük. Sağlı sollu ataklarla Gençlerbirliği kalesini yoklayan Sarı-Lacivertliler, Revivo''nun golüyle artık tamamen "ben bu maça alırım" mesajını vermişti. Artık Fenerbahçe''yi tutmak zordu ve nitekim G.Birliği defansı F.Bahçe''nin atakları karşısında ne yaptığını bilemez hale geldi.

Ben Denizli''ye güvenen, onun yenilgilerde bile sonuna kadar arkasında olan Fenerbahçe yönetimini ona duydukları güven ve inaçtan dolayı onları kutluyorum. Sezon başında hatta ligin ilk yarısında bile acımasızca eleştirilen Fenerbahçe''ye şimdi herkes şapka çıkarıyor. Bravo Denizli, bravo yönetim, bravo futbolcular...