|
Noel Baba"nın kurban kavurması

Sanıyorum seksenli yıllarda çok satan bir haftalık derginin unutulmaz haber başlığı şuydu: “Bu sene Kurban Bayramı hac mevsimine denk geldi.”

Ülke olarak dini konularda “birtakım medya(!)”nın aymazlığına en tumturaklı örnek olarak bu başlık yıllarca konuşulup durdu.

Nitekim “Toplu halde Cuma namazı kıldılar” gibi bir dolu dini aymazlık versiyonlarına zaman zaman rastlasak da, hiçbiri o haber başlığının yakaladığı zirve noktasına ulaşamadı.

Bu sene ise hakikaten enteresan bir “denk gelme” sözkonusu.

Kurban bayramı ile yılbaşı aynı günde çakıştı. Bu çakışma neticesinde de kafalar bir hayli karıştı.

Öyle ya, “her şeyin yeri ayrı” diye bir yöntem geliştirmiş kimi vatandaşlarımız için durum bir hayli netameli.

Sabah bayram namazına gidip, ardından tekbirler getirerek kurbanını kesip, konu komşuya, fakir gurebaya dağıtacak “birtakım yurttaş(!)”larımız, akşam olunca da fındık fıstıklarını, içi doldurulmuş hindilerini sofralarına koyup tv ekranlarında yayınlanacak bayram özel programlarında Kenan Doğulu''nun “çakkıdı”sına eşlik edip göbek mi atacaklar? En azından “göbek atma” yerine, “kasap havası” oynayarak bir orta yol bulmaya mı çalışacaklar?

Ve belki de kafalarında gecenin tam onikisinde bir şimşek çakıp da, “işte laiklik bu olsa gerek” diye yıllardır farklı kesimlerce farklı tarifleri yapılmış bu laiklik kavramının hakikatini mi kavramış olacaklar?

Bütün bu soruların henüz bir konsensusa ulaşmış net cevabı yok. Yaşayıp göreceğiz.

Yine de sanıyorum ulusal tv kanallarının pek çoğu, “kurban bayramı özel programı” ile “yılbaşı özel programı” arasında birtakım formatlar icat ederek, kafalarında bu ikircikli durumu taşıyan “arada kalmış” yurttaşlarımıza yardımcı olmaya çalışacaklardır.

Örneğin akşam bu “özel” programlarda ekranlarda boy gösterecek değerli ses sanatçılarımız daha ziyade “koyun gelir yata yata” veya “manda yuva yapmış söğüt dalına” gibi kurbanlıklara da atıfta bulunan şarkı ve türküleri repertuarlarına alarak, olaya ciddi katkılarda bulunacaklardır.

Yılbaşı ve noel baba esprileri üzerine kurulu skeçler ve parodilerin içeriği kurban bayramı ile meczedilerek her iki durum da dikkate alınacaktır.

Ne bileyim mesela Kadir Çöpdemir''e noel baba kostümü giydirilip, çoluk-çocuk ailecek noel babanın yılbaşı hediyelerini getirmesini bekleyen “kafası karışık” aileye, Kadir Çöpdemir, noel baba kostümü ile kınalı bir koç, ya da bir tencere kurban kavurması getirerek bir orta yol bulmaya çalışılabilinir.

Böylece “durum komedisi” dediğimiz ve tvlerin arayıp da bulamadığı güldürü formatı doğal olarak ekrana yansıyacaktır.

Kimi densizlerin “Yılbaşı kutlaması esnasında hindi dolması yerine kurban kavurması yiyebilir miyiz?” şeklindeki zırtapozca sorularına sevgili televizyon hocamız Zekeriya efendi Hakkı Bulut''un seslendireceği şarkıların arasında bulduğu boşluklarda cevaplar vermeye çalışması ile tam anlamıyla bir bilim-kurgu tadı içeren güzellikleri de karşımıza çıkarabilir hiç kuşkusuz.

Esas festival, hızını alamayan bir izleyicinin “Hocam hindiden kurban olur mu?” diye sormasıyla da ortaya çıkabilir.

Bütün bunlara hazırlıklı olmalıyız.

Çünkü bu yıl iş “Kurban bayramının hac mevsimine denk gelmesi”nden daha farklı bir durum içeriyor hiç kuşkusuz.

Ben kendi adıma televizyonların akşam saatlerinde yayınlanayacakları özel programları heyecan içinde beklediğimi bir kez daha belirtmek isterim.

Öyle ya da böyle, bugün bu ülkede yaşayan herkes için özel bir gün.

Öncelikli olarak fakirin, garibin-gurebanın belki de yılda bir kez bile olsa kursağına taze et girecek olmasından ötürü, annelerin babaların ellerinin öpülecek olmasından ötürü, kimsesizlerin, yetimlerin, öksüzlerin başının okşanacak olmasından ötürü, dargınların küskünlerin barışacak olmasından ötürü, akrabanın ziyaret edilecek olmasından ötürü, bayram namazında kurbanlar vesile edilerek yeryüzünde dökülen mazlum kanının durması için edilecek dualardan ötürü çok özel bir gün.

Öte yandan acısıyla tatlısıyla koca bir yılı uğurlayıp yeni umutlar ve yeni heyecanlarla 2007''ye merhaba diyecek olanlardan ötürü de özel bir gün.

Unutmayın, “Kurban Bayramı yine hac mevsimine denk gelse”de, “Hindi kessek kurban yerine geçer mi?” diye soranlarımız olsa da, bayram akşamında beş yaşındaki çocuğumuzun “Anne, Noel Baba kim” sorusuyla karşılaşacak olsak da, öyle ya da böyle biz bu güzel ülkede hepimiz aynı yağmur altında ıslanıyoruz.

TEM otoyolunda sahibinin elinden kurtulup kaçan boğanın peşinde koşturan vatandaşlarımız ne kadar bu ülkenin gerçeği ise, alışveriş merkezlerinde yirmi ytl yevmiye ile Noel Baba kılığına girip çoluk çocuğa balonlar dağıtan vatandaşlarımız da bu ülkenin o kadar gerçeğidir.

Bayramınız kutlu, yeni yılınız mutlu olsun.

٪d سنوات قبل
default-profile-img
Noel Baba"nın kurban kavurması
Budist Cengiz
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!