|
İyi ki varsın Eren…
B
öyle bir acıya ne katlanılır, ne de böylesi bir acı anlatılır. Daha hayatının baharında kahpe kurşunuyla şehit olan Eren Bülbül’in acısı Trabzon’da tazeliğini korurken, Trabzonspor-Konyaspor maçı böylesine acının ve üzüntünün yoğun olduğu bir zamanda doğal olarak ikinci planda kaldı.
Eren ve şehitlerin acısı; Burak Yılmaz’ın 1919 gün sonra yeniden bordo-mavili taraftarların önüne çıkmasını, yenilenmiş Trabzonspor’un ne yapacağı merakını, geçen yıl kazandığı Ziraat Türkiye Kupası'nı bir hafta önce Süper Kupa ile taçlandırmış Konyaspor’un ortaya koyacağı futbolu kenara itti.
Bu duygu yoğunluğu içinde Süper Kupa yorgunu Konyaspor ile bu sezon zirveyi hedefleyen Trabzonspor arasında ki futbol temaşası beklenen düzeyde olmasa da zaman zaman tribünleri heyecanlandıran görüntülere sahne oldu.
Karşılıklı gollerden sonra maç klasik hal aldı ve iki takım da önce gol yememeyi düşününce oyun 80 metrede oynandı ve hal böyle olunca da gol pozisyonları kısırlaştı.
Ama Burak Yılmaz’ın muhteşem dönüşü hesap edilmedi… Konyaspor son 2 sezondur deplasman takımı gibi oynamama alışkanlığını terk etmediğini henüz maçın başında bulduğu golle gösterdi. İki takımın da savunma zaafı yaşadığı bu maçta Onazi’nin yerine ön liberoda görev yapan Okay’ın yerini yadırgaması, yeni transfer Kucka’nın takıma adapte olamaması Trabzonspor’un oyun kurgusunu zaafa uğratan ilk görüntülerdi. Henüz oyun mantalitesinin tam anlamı ile yerleşmediği ve özellikle takım savunmasında zaaf yaşayan Trabzonspor karşısında konuk ekip Jonsson, Mehdi ve Traore ile oyunu her ne kadar forse etmeye çalışıp hızlı çıkışlarla sonuç üretmeye çalıştıysa da üçüncü bölgede pas bağlantısı kuramamanın sıkıntılarını yaşadı. Buna karşın; yeni takımıyla henüz 3 antrenmana çıkan Burak Yılmaz’ın yanı sıra, Okay’ın alışılagelmiş sağ kulvar yerine sol kenarda görev yapması, sağ kenarda da yeni transfer Bongonda’nın, Yusuf Yazıcı’nın etkili olmasına katkı sağlayamaması, Trabzonspor’un üçüncü bölgede etkin olamamasına neden olan en önemli faktörlerdi.
Trabzonspor, istekli, arzulu ve bunaltıcı havaya rağmen kora kor mücadele etmeye çalışmasıyla dikkat çekti. Ev sahibi ekibin en önemli zaafı ise savunma kurgusunda yaşadığı sıkıntılar. Adam ve alan paylaşımında Durica ve Uğur’un bu zaafına bir de kademe anlayışında yaşadıkları eksiklikleri eklersek geçen yıl ki filimden farklı bir görüntü izledik. Durica hamleyi yaptığında topu müdahale etti ne ala, ama edemedi mi herkes benim gibi izliyor.
Sonuç olarak sezonun ilk maçında Trabzonspor, takım olma adına iyi sinyaller verirken, istek ve arzusunun yanı sıra mücadelesiyle de dikkat çekti. Buna futbolun gereklerini ekleyebilirse vaat edilen zirve çok da uzak olmaz. Çünkü taraftarı buna hazır.. Takım da hazır olur kuşkusuz.. 2 sezondur bu kadar hazırlık maçı oynayan bir grubun takım olması gerekir artık…
#Trabzonspor
#Eren Bülbül
7 yıl önce
İyi ki varsın Eren…
Efendimiz’in (sav) Zekatı-1
Milyonlar milyarlar havada uçuşuyor
Sandık başına giderken…
Operadaki Hayalet’in “kehaneti” gerçekleşirse…
Ayasofya’yı açan adama vefa zamanı