Enerji sektörüne pür dikkat!..

04:0023/11/2024, Cumartesi
G: 23/11/2024, Cumartesi
Ali Saydam

“Ortak Gelecek, Ortak Hedefler” temalı İstanbul Energy Forum , Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı himayesinde düzenlendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar , Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun , AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Serdar Karagöz ’ün katılımıyla düzenlenen ana oturumun ardından Bakan Bayraktar moderatörlüğünde “Dirençli Bir Gelecek için Zorluklar ve Fırsatlar” başlıklı Bakanlar Oturumu ’na geçilmiş. Geleceğin

“Ortak Gelecek, Ortak Hedefler” temalı
İstanbul Energy Forum
, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı himayesinde düzenlendi. Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan
, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Alparslan Bayraktar
, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı
Fahrettin Altun
, AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü
Serdar Karagöz
’ün katılımıyla düzenlenen ana oturumun ardından Bakan Bayraktar moderatörlüğünde “Dirençli Bir Gelecek için Zorluklar ve Fırsatlar” başlıklı
Bakanlar Oturumu
’na geçilmiş.

Geleceğin enerji politikalarının ele alındığı bölüme şu ülkelerin bakanları katılmış: Azerbaycan, Bulgaristan, Macaristan, Moldova, Libya, Sırbistan, Özbekistan…

Etkinlikte; enerji dönüşümünün finansmanı, doğalgaz arz güvenliğinde Türkiye’nin rolü ve sektördeki bölgesel hedefler gibi kritik başlıklar uluslararası kuruluş temsilcileri, akademisyenler, medya mensupları ve iş dünyasından lider isimlerle masaya yatırılmış.

14. Türkiye Enerji Zirvesi
ise 25-26 Kasım’da yine İstanbul’da düzenleniyor. Bu alandaki kamu ve özel sektör temsilcilerini bir araya getirecek Zirve,
GREDA
(Gürcistan Yenilenebilir Enerji Geliştirme Derneği),
AEC
(African Energy Chamber),
ZETA
(Zero Emissions Traders Alliance) gibi uluslararası iş birlikleriyle güçlendirilmiş. Etkinlik, elektrik, doğal gaz, akaryakıt, LPG ve sürdürülebilir enerji piyasalarını bir çatı altında toplayan tek organizasyon olma özelliğine sahipmiş.
Enerji ile ilgili konular,
millî bağımsızlık
meselesine sıkı sıkıya bağlıdır. Ülkemizin
Millî Enerji ve Maden Politikası
’nı ortaya koyan ve buna uygun adımlar atan iradenin her türden etkinlikle desteklenmesi ve Türkiye’nin enerji pazarındaki konumunu güçlendirecek faaliyetlere imza atılması çok değerli.

Dizilerde ‘kadına şiddet’ araştırması
Kadın ve Demokrasi Vakfı
’nın (KADEM) TV’lerde ve platformlarda yayınlanan dizilerdeki ‘kadına yönelik şiddet’e ilişkin araştırmasının sonuçları son derece çarpıcı. “Şiddete Seyirci Kalma” kampanyası için bir de
kamu spotu
hazırlayan vakfın düzenlediği basın toplantısında bu sonuçları dinledik…
Bahar
, Kızılcık Şerbeti,
Kızıl Goncalar
, İnci Taneleri,
Gönül Dağı
, Kuruluş Osman,
Yalı Çapkını
, Kimler Geldi Kimler Geçti,
Zeytin Ağacı
, Kuş Uçuşu,
Çekiç ve Gül: Behzat Ç
., Magarsus,
Arayış
ve Şahsiyet dizileri medya içeriği alanında uzman ekip tarafından analiz edilmiş. Buna göre; 1523’ü (%51) aile içi şiddet olmak üzere toplam
3013
kadına yönelik şiddet sahnesi tespit edilmiş. En yaygın şiddet türü,
yüzde 51
oranla
psikolojik şiddet
imiş. Onu, sözlü şiddet (%24), çok boyutlu şiddet (%11), fiziksel şiddet (%8), cinsel şiddet (%4) ve siber şiddet sahnesi (%1) izlemiş.
Dizilerde şiddet, bizce en çok ‘
yansıtılma biçimi
’ ile ele alınmalıdır. Çocukları, mağdurları etkiliyor mu, özendiriyor mu, toplumu geriyor mu?.. Tabii bir de “Şiddet karşısında çaresizsin” mesajı veriyor mu?.. KADEM’in araştırmasında bunun da cevabı var: Kurgu içerisinde kadına yönelik şiddete müdahale edilme oranı
%20,5
imiş ve sadece dört sahnede hukuki sürece başvurulduğu görülmüş.
Bu konuda
RTÜK’ün
son derece ciddi adımlar attığını biliyoruz. Yeterli midir; hayır… Reklam verenlerin de bu kampanyada üstlerine düşeni yapmaları ve yapımcılar üzerinde toplumun yararına ‘pozitif baskı’ oluşturmaları önemli… Böyle bir destek, reklam verenlerin itibarını ciddi derecede artırır…

Öte yandan şiddet içermeyen olumlu örneklerin teşvik edilmesi de yerinde olacaktır.


Yerli ve millî ‘haberleşme cihazı’ geliyor
Türk Dünyası Parlamenterler Vakfı
çatısı altında faaliyet gösteren
Türk Dünyası İş Konseyi
tarafından hayata geçirilecek ‘
yerli ve millî
’ haberleşme cihazı projesi kısa bir süre sonra lanse edilecekmiş. Çalışma hakkında bilgi alan Maliye Bakan Yardımcısı
Dr. İsmail İlhan Hatipoğlu
, projeye her türlü desteği vereceklerini ifade etmiş.
Ülkemiz için
stratejik
öneme sahip,
siber vatanımız
ve güvenliği açısından son derece değerli olduğu anlaşılan bu türden faaliyetlerin aynı anda ekonomik kalkınmamıza da olumlu yansıyacağını, yerli inovasyonu teşvik ederek
istihdamı
artıracağını da unutmamak gerek…

Fakat çok önemli bir pürüz var… Bu cihaz nedir anlayabilmiş değiliz… Uydu sistemine ilişkin bir proje mi olacak, yoksa telsiz mi… Vakfı arayıp sorduk, “İlgili kişi yok” dediler… Basın bültenini ulaştıran nazik hanımefendiye başvurduk, kendisinde de daha fazla bilgi olmadığı için “Başkan’ı aradığını” söyledi ama o da bir şey öğrenemedi; Başkan, “Yakın zamanda lansman olacak, sizi oraya davet edelim” demiş… İyi mi?..


6,2 milyon dolara muz var, yer miyiz?
Büyük olay! İtalyan sanatçı
Maurizio Cattelan
’ın “Comedian” adlı eseri(!), New York’taki Sotheby’s müzayedesinde 6,2 milyon dolara alıcı bulmuş. Eser, gri koli bandıyla duvara yapıştırılmış bir muz… Evet evet, tam olarak bu… Satın alan da kripto para platformu
TRON’un
kurucusu Justin Sun imiş. Sun, muza yaklaşık 5,2 milyon dolar, müzayede komisyonu olarak da 1 milyon dolar ödeyince hesap 6,2 milyon doları bulmuş.

Sun şöyle konuşmuş: “Bu sadece bir sanat eseri değil; sanat ve kripto para topluluğu dünyaları arasında köprü kuran kültürel bir fenomeni temsil ediyor. Bu eserin gelecekte daha fazla düşünce ve tartışmaya ilham vereceğine ve tarihin bir parçası olacağına inanıyorum… Ayrıca önümüzdeki günlerde, bu eşsiz sanatsal deneyimin bir parçası olarak muzu bizzat yiyeceğim ve hem sanat tarihindeki hem de popüler kültürdeki yerini onurlandıracağım…”

Yemezse hatırımız kalır…
İbretlik
çok olay gördük ama bunun kadar akıl ve vicdan yoksununa az rastladık…

Bu ve bunun gibi ‘ilginç’ olanın peşinden koşulduğu olaylara rastladığımızda; aklımıza, J. W. von Goethe’nin “Faust” eseri gelir. Kitapta Mefistofeles’in yani Şeytan’ın Faust’u baştan çıkararak ruhuna el koyabilmek için izlediği yöntem çok basittir… Ona, nefsine hitap edecek hazları, en ilginç şeyleri sunar… Sun için artık çok geç gibi görünüyor ama ruhunu Şeytan’a teslim etmek istemeyenlerin ‘ilginç’ şeyler karşısında dikkatli olmalarında yarar var…

#enerji
#Ekonomi
#Ali Saydam