İslam İşbirliği Teşkilatı’nın İstanbul’daki toplantısının devam ettiği saatlerde, Müslüman ülkelerin liderlerinin İsrail işgaline ve ABD haydutluğuna öfkesini dile getirdiği dakikalarda yaşanan birkaç gelişmeye baktığımızda dahi çok yakın bir gelecekte bu mücadelenin şartlarının daha da ağırlaşacağının sinyallerini alıyoruz.
Yeter ki doğru okuma yapalım.
Sürpriz mi? Değil. Desin.
Tam daha arakasından ne gelecek derken, gözümüz kulağımız İstanbul’daki zirveye yoğunlaşmışken bu kez Ermenistan çıktı sahneye. Ermeni Dışişleri Bakanı, Türkiye ile 2009 yılında imzalanan ilişkileri normalleştirme protokollerini iptal edeceklerini söyledi.
Şaşırdık mı? Hayır. Etsin.
Oynanan şu iki adım bize bir kez daha gösterdi ki durmayacaklar.
Ellerinde bulunan tüm kozları masaya değil, bir adım da ötesi sahaya sürmeye başlayacaklar.
Olağan dışı mı? Değil. Isıtsın.
Devam edelim.
İstanbul’da İslam İşbirliği zirvesinin başladığı dakikalarda, Suudi Arabistan Yemen’de bir hava saldırısı gerçekleştirdi; onlarca kardeşini katletti.
Bitmedi.
Suudi Arabistan’ı İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısında İslam Bakanı Nizar Bin Muhammed Medeni temsil etti.
Riyad’dan bu zirveye gelecek mesajlar önemliydi.
Saatler içinde yaşanan onca gelişmede çünkü Suudi Arabistan hep başroldeydi.
Oğlu veliaht prensle tamamen ters düşen bir açıklamaydı bu.
İsrail İstihbarat Bakanı, Suudi Veliaht Prensi Muhammed'i acilen İsrail'e davet etti.
Sürpriz mi? Yalan yok, şaşırdık.
İsrail’in istihbarat bakanı üstten bakan bir pencerede hem de diplomasi kurallarını da ayaklar altına alarak resmi bir davette bulunmuştu Suudi Arabistan Kralı’na değil, Suudi Arabistan Kralı’nın ölümünden sonra tahta geçecek isme.
Büyük ihtimalle oğul Selman’ın kulağına, baba Selman’ı nasıl saf dışı bırakacaklarını fısıldayacaklar.
Görünen şu ki; İsrail, Kral Selman’dan ve Selman gibi düşünenlerden rahatsız. Bunu saray içi darbe ile gördük. Veliaht prensi ise kucaktan indirmiyorlar.
İsrail’in bu davetini bir de bu pencereden okursanız, Suudi Arabistan’ın çok yakın bir gelecekte İsrail yönetimindeki oyunda başrolü kapma çabasının nasıl hüsranla son bulduğuna şahit olacaksınız.
Çok sancılı doğumlara ve ölümlere gebe bir coğrafyada yaşıyoruz.
İşaret fişekleri bu sancıların daha da artacağı haberini veriyor.
Bunun ülke liderleri nezdinde başarılı olamayacağını görüyoruz ve biliyoruz.
Ve reçete olarak da temennimiz liderler nezdinde sağlanamayan o birliğin halklar arasında vücut bulması.