2014 yılında Rafet El Roman'ın prodüktörlüğünde çıkardığı "Gidiyorum" adlı albümüyle uzun süre listelerde kalan Hakan Kahraman, Harun Kolçak ile yaptığı "Vermem Seni Ellere" düetiyle de büyük beğeni toplamıştı. Single çalışması "Son Dakika" ile müzikseverlerle buluşan Kahraman, ortaokul yıllarından itibaren müzikle iç içe büyümüş. Lise yıllarında sektöre atılmak isteyen Kahraman'a ailesi engel olsa da o bu isteğinden vazgeçmemiş. Üniversitede okurken başladığı müzik çalışmalarına yurtdışında da devam ederek farklı etnik müzik türlerini inceleyen Kahraman, Türkiye'ye döndüğünde şan eğitimleri almış. Şimdilerde şarkı sözü yazarlığı yapmaya devam eden Kahraman, müziğin yaradılışımızı anlamamız için çok iyi bir araç olduğunu söyleyerek "Müzik, bazen insanı olduğu ortamdan ve şartlardan uçurup kalbine yoğunlaştır. Kalbi güçlendirir. Sonrasında sen onda o da sende ses bulur" diye konuşuyor.
Yaptığı müziğin pek çok kişi tarafından sevildiğini ifade eden Kahraman, "Bu durum emeklerimin boşa gitmediğini gösteriyor. Bana bir sonraki projem için enerji kaynağı oluyor adeta. Bir şarkının ortaya çıkması için pek çok aşama gerekiyor. Bazen gecemizi gündüzümüze katıyoruz. Bunun sonucunda ortaya bir ürün konuluyor ve insanlar tarafından takdir edildiğinizde yaşanılan bütün sıkıntılar yok oluyor" diyerek şöyle devam ediyor: "Müzik içe dönüş ve dışa vuruş aynı zamanda. İnsan ilk önce içinde başlatmalı güzellikleri. Önce güzel hissetmeli, güzel görmeli ve güzel bakmalı. Bunun için kendini fark etmeli ve hissetmeli. O eşsiz yaradalışı da görmeliyiz. Müzikle birlikte farklı ülke ve şehirleri keşfetmeyi seviyorum. Yeni yerler keşfedip farklı kültürleri tanımak ruhumu besliyor."
Harun Kolçak ile "Vermem Seni Ellere" şarkısıyla düet yapmanın hayatının en değerli anılarından biri olduğunu dile getiren Kahraman, "Müzikal anlamda bir duayen ile bu şarkıyı seslendirmek her şarkıcının hayal ettiği birşey olmalı. Harun Beyin yapımcısından gelen teklif ile kendimi proje albümün içerisinde buldum. Harun Kolçak ile stüdyo sonralarında arkadaşlığımız çok güzel bir dostluğa dönüştü. Onunla türlü türlü anılar biriktirdim. Bana, hayata ve müziğe karşı farklı bir açısı kazandırdı" diye konuşuyor. Kolçak'ı kemoterapi ve kontroller için zaman zaman hastaneye götürdüğünü de sözlerine ekleyen Kahraman, "Zaten albüm sonrasında neredeyse her anında yanındaydım. Yakın çevresi ile birlikte onu hiç yalnız bırakmıyorduk. Vejeteryan olduğu için et ürünleri yemiyordu ama bir süre onu yumurta ve tavuk yemeye alıştırmıştık. Birlikte çok güzel ve şaşalı konserlerimiz yapmıştık" diyor.
- Bizi eserlerimiz yaşatır
- * Şu sıralar söz yazarlığına devam ettiğini dile getiren Hakan Kahraman, "Seyirciyle buluşturmak istediğim çok sayıda şarkım var ve bunları büyük bir titizlik ve özenle seçip hazırlıyorum. Durumlar ve şartlar bizleri nereye götürür bilinmez ama bu sektörde hem müzik adamı olarak hem de pozitif bir kişilik sergileyerek dinleyicilerin duygularına cevap vermek istiyorum. Bizler müzisyenler olarak gerek bestelerimizle ve şarkılarımızla gerekse duruşumuzla insanları iyiye, doğruya ve güzelliklere yönlendirmeliyiz. Aksi takdirde sadece dinlensin ve geçilsin diye müzik yapmak hiç bir şeye yaramaz. Ardımızdan bırakacağımız güzel eserler bizleri yaşatır. İnsanlar eserlerimde kendilerinden bir şeyler bulabiliyorlarsa birilerinin kalbine dokunabiliyorsam ne mutlu bana" diyor.
