|

Mimari geleceği fethetmektir

Günümüz mimarisini belgeleyen bir sergi olma özelliği taşıyan ‘Güncel Türkiye Mimarlığı’ Galeri Işık Teşvikiye’de başladı. Seçkideki yapıları fotoğraflayan Cemal Emdem, varolan mimari yapıların dışına çıkmayı başarmış, entelektüel içeriğe sahip, dünya mimarisine entegre olabilmiş özgün mütevazı yapıları sergilediklerini anlatırken kuratör Saitali Köknar "Mimari geleceği fethetmek gibidir. Bu yüzden Türk mimarisini oluşturabilmek için cesur ve açık olmak gerekiyor. Bu örnekleri herkes görebilmeli" diyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 15/10/2017 Pazar
Güncelleme: 04:02 - 14/10/2017 Cumartesi
Yeni Şafak
Cemal Emdem - Saitali Köknar
Cemal Emdem - Saitali Köknar

Endüstriyel tasarım ve mobilya sektöründe 90. yılını kutlayan Nurus, Mimarlık Haftası etkinlikleri kapsamında, günümüz mimarisini belgeleyen bir sergiye öncülük etti. Sanatçı Cemal Emden’in mimari fotoğraflarından oluşan ‘Güncel Türkiye Mimarlığı’ sergisi, Galeri Işık Teşvikiye’de ziyarete açıldı. 21 Ekim tarihine kadar görülebilecek olan sergide farklı mimarlık ofisleri tarafından tasarlanan ve 2010’ların Türkiye mimarlığını yansıtan 35 fotoğraf yer alıyor. Küratörlüğünü İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'nden Doç.Dr. Sait Ali Köknar’ın yaptığı etkinlikte, mimari fotoğrafların derlendiği özel bir kitap da sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sergi, çağdaş mimarlar, mimarlık ve tasarım öğrencileri ve genç nesillerin dikkatini çekmeye devam etmek için yakın zamanda Ankara ve Almanya’da da ziyare açılacak. Günümüz mimari örneklerini kayıt altına alan sanatçı Emdem ve akademisyen Köknar, Türkiye'nin güncel mimarisini değerlendirdi. Emden, varolan mimari yapıların dışına çıkmayı başarmış, entelektüel içeriğe sahip, dünya mimarisine entegre olabilmiş özgün mütevazı yapıları sergilediklerini anlatırken kuratör Köknar da "Mimari geleceği fethetmek gibi. Bu yüzden Türk mimarisini oluşturabilmek için cesur ve açık olmak gerekiyor. Bu örnekleri herkes görebilmeli" diyor.

GÜNÜMÜZDE TÜRK MİMARİSİ YOK
Sergide gördüğümüz eserler güncel Türkiye mimarisinin örneklerini taşıyor. Seçim nasıl yapıldı?

Cemal Emden: Bu bir jüri seçkisi. Yayınlanacak eserlere akademisyenlerden oluşan bir ekip karar verdi. Jüri değişse seçki başka olur. Kendi çapında mütevazı bir seçki. Bunları seçen kişiler Türkiye'deki mimariyi iyi bilen isimler. Seçki, bu konular üzerinde hem pratiği hem de akademik geçmişi olan kişilerin beğenisidir.


Sergiyi gezerken nasıl bir okuma yapıyoruz?

C.E: Sergide varolan yapıların dışına çıkmayı başarmış, biraz daha entelektüel içeriği olan, biraz daha dünya mimarisine entegre olabilmiş yapılar var. Bunların dışında kalan günümüz mimari, Türk mimarisi değil. Sergi yaklaşık altı aylık bir çalışmanın ürünü. Fotoğrafları çekerken yapıların mimari değerini yansıtmaya çalıştık. Nasıl bir coğrafyada, nasıl bir kentin içinde yer aldığını, iç mekânlarının ne tür özellikleri olduğunu fotoğraf karelerine aktarmak için gayret gösterdik.

Saitali Köknar: Son 10 yıl içinde Türkiye'de üretilen farklı yapı örneklerini bir araya getirdik. Tasarımı ve içinde bulunduğu ortama uyabilmeyi başarmış yapılar yer alıyor.

Geçmişten günümüze mimarimiz nasıl bir değişim sergiliyor?

C.E: Bana kalırsa kötü bir değişim geçiriyoruz. Çünkü şu an yapılan şeyler geçmişi taklit etmekten başka bir şey değil. Yeni bir şey üretmiyoruz. Önceki dönem mimari yapılarla övünüyoruz ama onları da tam bilmiyoruz. Onların üzerine bir şey koyamıyoruz.

S.K: Bir kere mimarlık çok zor bir iş. Geçmişten geleceğe doğru devam ediyor. Çok derin bir geçmişi olmakla beraber geleceği de tarif eden bir iş. Geçmiş formaları yeni malzemeyle tekrar etmek yerine o malzemenin getirdiği yeni formaları keşfetmek ve onların sahibi olmak gerekiyor. Geleceği fethetmek gibi.

ESKİ VE YENİ HARMANLANMALI
Bu sergi ile Osmanlı, Selçuklu, Cumhuriyet mimarisi gibi artık günümüz Türk mimarisini de sınıflandırabilir miyiz?

S.K: Günümüzde geleneği yeni malzemelerle nasıl yorumlayarak sürdürdüğümüze baktığımız zaman Türk mimarisi hergün yeniden tarif ediliyor. Yeni formlar tekrar tekrar kullanıldığında etiket alır. Günümüz Türk mimarisini oluşturabilmek için cesur ve açık olmak gerekiyor. Bunu eski formları reddedelim diye demiyorum. Eski ve yeniyi harmanlayabilmeliyiz.

C.E: Özgün Türk mimarisi diyebileceğimiz durum geçmişe bağlı kalıp yeni malzemelerim formlarını kullanmakla olur. Seçkide de bunun bir iki örneği var. Eskiyi günümüze uyarlıyabilirsek özgün Türk mimarisi oluşturabiliriz. Bu sergide sergilenen seçkinin özelliği yapıların hepsinin modern olması. Buradakilerin geçmişle bir hesaplaşması yok. Yeni bir şey söylüyor.

  • Malzeme değişim gösteriyor ama tekniğimiz bir değişim göstermiyor mu peki?
  • C.E: Bir tuğla tuğla olmak ister. Beton da beton olmak ister. Taş taş olmak ister. Onları garip biçimlere sokmanın anlamı yok. Bunu mimar tarihçileri her zaman eleştirir. Anadolu Selçuklu motiflerinin günümüzde tekrar yapılmaya çalışılması yüzeysellikten başka bir şey değil. O, o gün içinde bir şey anlatıyordu.
  • S.K: Yeni formlar ülkemizde çok az deneniyor. Böyle olunca geçmişteki anlayışa sahip çıkmış oluyorsunuz. Geçmişten tamamen kopmadan kimliğimizi kaybetmemeliyiz tamam ama yeni malzemenin getirdiği yeni formlara da ayak uymak gerekiyor.
Karanlık odada büyüdüm Mimarken fotoğraf çekmeye nasıl yöneldiniz?

C.E: Babam da fotoğraf işleriyle ilgileniyordu. Bu işin içinde büyüdüm. Çocukken benim yatağım karanlık odadaydı. Fotoğraf benim geçmişimden gelen bir şey. Yaşam tarzım oldu. Üniversiteye başlamadan önce fotoğrafın bütün inceliklerini biliyordum. Sonra mimarlık okudum, mimarlık yaptım. Çok iyi mimarlarla çalışma imkanım oldu. Bir 10 yıl kadar mimarlık yaptım. 20 yıldır da fotoğraf çekiyorum.

Mimar olmanızın fotoğrafçılığınıza katkısı oldu mu?

C.E: Kesinlikle. Mimarlık, güzel sanatların her dalıyla eşleşebilecek nitelikte. Dünyada tanınmış mimar fotoğrafçılarının yüzde 90'ı mimardır. Bir gazeteci mimari fotoğraf istemez. O yaşamla ilgili bir şey ister. Mimarların dünyasını yansıtabilecek bir gözünüzün olması gerekiyor. Bu yüzden mimarlık okumamın ve belli bir süre mimarlık yapmamın fotoğraflarımda etksi büyük.

Mimari fotoğraflar çekerken neye dikkat ediyorsunuz? Neyi göstermeye çalışıyorsun?

C.E: Mimarın ne yapmak istediğini göstermeye çalışıyorum. Mimar bu yapı ile ne söylemek istemiş, ne düşünmüş bunu vermeye çalışıyorum. Taklit edilmemiş, kendi özgünlüğünü yansıtan bir şeyi göstermeye çalışıyorum her zaman.

Modern mimari dışında geleneksek yapıları fotoğraflamıyor musunuz?

C.E: Ben modern yapıları fotoğraflamayı seviyorum. Aslında üniversite yılları ve sonrasında çok fazla geleneksel yapı çektim. Üniversitede harçlıklarımla Anadolu'nun birçok köyüne gidip gezdim. İstanbul'dan Diyarbakır'a kadar olan şehir ve köylerin bende şu an bozulmamış arşivi var. Dönüp baktığımızda her şehirde öyle kayıplar var ki inanılmaz.


Yapı kredi kültür sanat ve zeyrek ssk çok güzel
Güncel Türkiye mimarisi içerisinden sizi heyecanlandıran yapılar var mı?

S.K: İstiklal Caddesi'nden yer alan Yapı Kredi Kültür Sanat binası beni en son heyecanlandıran bir yapı.

C.E: Güncel olmasa da SSK Zeyrek beni her zaman heyecanladıran bir yapı olmuştur. Her geçişimden hayranlıkla bakarım. Maalesef o da yıkılacakmış.


Güncel mimari örnekleri kayıt altına alınmalı
Seçkide de görüldüğü gibi yapılar yatay çalışılmış. Çok yüksek yapılar yok.

S.K: Yatay yapıları sergi için özellikle seçelim diye bir şey düşünmedik ama yatay yapılar günümüzde dikkat çekiyor. Bu mimarların fikirleri ile alakalı bir durum.

Seçkideki yapıları neye göre seçildi o zaman?

S.K: Bu sergideki yapıların günümüz mimarisinin mütevazı örnekleri. Bu örnekler çoğaldıkça Türk mimarisi güçlenecek. Seçkideki her yapı temas ettiği duruma örnek olabilmekle beraber ders olacak heyecan verici çözümler ürettikleri için seçici kurulun dikkatini çekti. Ulusal ve uluslararası mimari yarışmalarında derece almış ya da takdir görmüş yapıları göz önünde bulunduruldu. Bu yapıyı şu sebeple koyduk bunu bu sebeple koyduk diyemiyoruz. Sadece hepsi bulunduğu ortamda heyecan oluşturan birbirinden farklı çalışmalar.

#Mimari
#Askeriye
#Cemal Emdem
#Saitali Köknar
6 yıl önce