Boğaziçi Üniversitesi'nde, Afrin'de şehit düşen askerleri anmak için stant açan ve program düzenleyen öğrenci grubuna saldıranlara yönelik yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve hakimliğe sevk edilen 15 şüpheli 9'unun ''terör örgütü propagandası yapmak'' suçundan tutuklanmasına karar verildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, 19 Mart'ta Boğaziçi Üniversitesi'nin kuzey kampüsünde Afrin'de şehit düşen askerleri anmak için stant açan ve program düzenleyen öğrenci grubuna saldıranlara yönelik yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve savcılıkça tutuklama talebiyle hakimliğe sevk edilen 15 şüphelinin işlemleri sona erdi.
Nöbetçi İstanbul Sulh Ceza hakimliği, şüphelilerden 9'nun ''PKK, KCK, YPG silahı terör örgütünün propagandasını yapmak'' suçundan tutuklanmasına karar verdi. Hakimlik diğer 6 şüphelinin ise adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakılmasına hükmetti.
''Şüphelilerin ifadeleri yalan''
Sevk yazısında, ''Şüphelilerin PKK, KCK, YPG silahlı terör örgütlerinin genel tavrı ve stratejisi doğrultusunda Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa ve terör ile terörist faaliyetlerle mücadele haklarını kullanan bir devlet değil de bölgede işgal gerçekleştiren, şiddet uygulayan bu suretle gayrimeşru faaliyette bulunan gayrimeşru bir güç olarak gösterme çabası içerisindedirler'' denildi.
Şüpheliler, TSK ve Türkiye'yi işgalci olarak lanse etmişler''
Şüphelilerin ayrıca "bölgedeki terör örgütlerinin cebir, şiddet ve tehdit kullanmadığını, mazlum olduklarını" uluslararası kamuoyuna sergilemeyi amaçladıkları belirtilen sevk yazısında şu ifadelere yer verildi:
Şüphelilerin bu şekilde gerçekleştirmiş oldukları eylem Anayasada sınırları ortaya konan düşünce ve ifade özgürlüğü yahut toplantı ve gösteri yapma hakkı kapsamında değerlendirilemez. Şüpheliler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, işgalci, gayrimeşru, şiddet uygulayan bir güç olarak lanse ederek, PKK, KCK, YPG silahlı terör örgütünün ise cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini meşru göstererek terör örgütünün propagandasını yaptıkları anlaşılmıştır.''