Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon'da iş dünyası ile buluştuğu programda önemli açıklamalarda bulundu.
"Kefenimizi giyerek çıktığımız bu kutlu mücadelede sizlerin emanetine asla halel getirmedik, getirmeyeceğiz. Önümüze çıkartılan hiçbir engel aşılmaz değildir. Biz ulusal bir çerçeve içinde kalmış değiliz, uluslararası bir ışıltı söz konusu. Gençlerimizin sağ sol üzerinden birbirine kırdırılmaya çalışıldığı günlerde bu ülkeye sığındık. Birilerin son karakol diyerek darbeyi alkışladığı 1980'lerde biz bu prensibe sahip çıktık. Karamsarlığa kapılmadan gelecek aydınlık günlerin inancıyla davamıza hizmet ettik.
"Salamura olmaktan paçayı son anda kurtardılar"
Sabreden kimse zafere ulaşır, sabrettik sonunda ulaştık, karanlığın en koyu anının safağın söktüğü an olduğuna inanarak umudumuzu asla kesmedik. Her zorluk büyük bir ferahlamanın, zaferin müjdecisidir. Sevr'i hayata geçirmek için vatanımızı işgal etmek isteyenler Tuz Gölü'nde salamura olmaktan paçayı son anda kurtardılar.
Türkiye'nin merhum Özal gibi dirayetli ve vizyoner devlet adamlarının önderliğinde ekonomide şahlanışının önüne geçemediler. 27 Nisan bildirileriyle siyaseti dizayn etmeye heveslenenler sandıkta millet idaresine boyun eğmek zorunda kaldılar. 17-25 Aralık'ta emniyet ve yargı üzerinden milletin iradesine saldıranlar çil yavrusu gibi dağıldılar. Son bir asırdı birçok defa bu millete kefen biçenlerin tamamı eninde sonunda büyük bir hezimet yaşadı.
ABD'ye tepki: Şantaja boyun eğmeyiz
10 bin kilometre öteden bize emir vermeye kalkıyorlar. Bizi anlasalardı şantaja boyun eğmeyeceğimizi bilirlerdi, bu millet mandacılığı elinin tersiyle itmiş bir millettir. Milletimiz müsterih olsun, vatandaşlarımız gönlünü ferah tutsun.
"Sanayicilere uyarı: Döviz alma yoluna gitmeyin"
Sanayicilerimize sesleniyorum. Bankalara saldırarak, oradan döviz alma yoluna gitmeyin. Battık, bittik işi sağlama alalım gibi yollara tevessül etmeyin. Eğer böyle bir yola tevessül ederseniz, yanlış yaparsınız. Bu milleti diri tutmak, sadece bizim görevimiz değil, tüccarın da sanayicinin de görevidir. Aksi taktirde başta şahsım B planını C planını uygulamak zorunda kalırım. Bu da böyle biline."
